Bilge Önder

1-Yakın gelecekte karakollarınızı korumak için bilge önderimizin merhametine sığınacaksınız.

2- Hoca gelmesin burası diktatörün ülkesi , Amerika  özgürlükler ülkesi.

Bu  yorumlar  cemaat mensubu  iki  değişik kişiye ait,

Karakollarınızı diyor yorumunda, yani bu vatanın sınırlarının beklendiği karakollardan bahsetmektedir. O karakollar sayesinde bulunduğu yerde hayatını huzur içinde idame ettirirken, nasıl bir mantık sonucudur ki, kendilerini ülkenin üzerinde görmektedirler. O karakollarda yaz , kış ayrı ayrı zorluklar yaşanırken, oralarda bu vatanın evlatları görev yaparken siz kendinizi hangi vatanda görmektesiniz.

 Bilge önderinizin merhametine sığınılacağından bahsederken, onun oturtulduğu makam peygamber seviyesinde bir noktadan bahsedilmektedir. Bütün insanlara merhamet etmek, bireyin ,bireye veya herhangi bir canlıya merhamet etmesi anlaşılır da, bir kişinin tüm topluma merhamet etmesi noktası biraz uçuk kalmaktadır.

‘’Kendisi Rahman ve Rahim olan Allah, merhamet ve şefkat duygusunu yarattıklarının en üstünü olan insanın fıtratına da koymuştur. İnsanlara şefkat ve merhamet duygusu en üst düzeyde Allah’ın hidayet rehberi olarak gönderdiği peygamberlerde bulunur. Allah'ın kalplerine yerleştirdiği bu şefkat hissiyle peygamberler bütün gayretlerini ümmetinin kurtuluşu yolunda sarf etmişlerdir. Ümmetine acıma ve şefkat konusunda en fazla öne çıkan Allah elçisi ise şüphesiz son peygamber olarak görevlendirilen ve âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed (sav)'dir’’

Siz bilge önderinizi, peygamber efendimizle eşit seviyede mi görmektesiniz. Bu nasıl bir akıl tutulmasıdır.

 Aynı bilge önderin, Neden Abd’de kaldığı  ve gelmediği sorusuna verdiğiniz cevapta ülkemizin diktatörlükle yönetildiği ve Abd’nin özgürlükler ülkesi olduğundan dem vurmaktasınız. Nasıl bir diktatörlüktür ki bu rahatlıkla küfür edebiliyorsunuz yada ona muhalefet edebiliyorsunuz.

İster bilge önderiniz olsun, isterse binlerce aliminiz olsun, bilmeniz gereken bir şey var.

 Bayrak olmadıktan sonra ezan okunmaz, bayrak olmadıktan sonra bir mermi havayı yararak gelir ve uyuşturulmuş beynine girer, sen gidersin de ardında göremeyeceğin şeyler kalır. Mesela  bu ülkenin kadınları , kızlar herkesin kadını olur, bebekler ölür, aileler parçalanır, 100 bin yıllık düşmanlık halkın içine sokulur. Bundan sonra  kurtarmaya  çalışacağın vatan başkalarının kontrolünde olur ki, sen merhametten, bilgelikten bahsetsen de, halkın göz yaşına boğulur. Ülkede bitmeyen kan akar. Kardeş kardeşe düşman edilir, herkes vatanı kurtaracağız diye birbiriyle savaştırılır.

Hiçbir şey göremiyorsanız sadece çevrenizde olup bitene bakmalısınız. Bir Irak meselesinde o ülkenin yöneticisine diktatör adı verilmiş, o ülkede demokrasi olmadığından bahsedilmiş, halkın ve tüm toplumun beyini bu şekilde yıkandıktan sonra, o ülkeye sadece kan hakim olmuştur.

Camide ibadetini yapmaya çalışan insanlar patlayan bir bombadan sonra kan gölü içerisinde kalmıştır. Silahı eline alan bir başka unsurun yönlendirmesiyle kardeş kardeşin kanını akıtmıştır. Oradan alması gerekeni alanlar çekildikten sonra, sefalet o ülkenin kaderi olmuştur. Ne bahsedilen demokrasi oraya uğramıştır, nede kardeş kavgası bitmiştir.

Bunların hiç birisinden ders alma ihtimaliniz olmadı mı? Bir yerde durmayı bilin, sakin olun, bu vatan bizim, bu iktidar gitse yerine  kim gelirse gelsin,  kontrolünüzde dahi olsa halkın % de kaçı sizi istiyor. Desteklediğiniz iktidardan desteğinizi çektiniz adamlar yine iktidar.  Neyi paylaşamıyoruz ? 700 yıldır bu insanlar bir arada yaşamaktadır. Neden kendinizi bu insanlardan soyutluyorsunuz ?