Bir velimizden gelen mektup!...

Adı bende saklı kalan bir okurumdan bir mektup aldım ve mektubu bizzat siz okurlarımla paylaşmak istedim. Çocouklarımı üniversiteye  gönderdikten sonra servis işlerinden   ve dershane işlerinden bir müddet  uzak kaldım. Okurum ve arkadaşım olan öğrenci velisi bir babanın sıkıntılarını sanıyorum sizlerede çok net bir şekilde yaşamaktasınız. Hepinizinde okutmakta ıolduğu çocukları var.  Bizim dönemimizde çocuklarımızı hangi derahaneye hangi servise vereceğimizi biz kendimiz belirlerdik. İşimize gelirse servise yazdırıdık. En ucuz olanına veriyorduk.  Gelen mektupta ise Atatürk  İlköğretim okulunda  okul yönetimi resmen ticarfete başlamış. Okulda öğrencisi olan neredeyse tüm veliler  servis ve beslenme konusunda yakınmaktalar.  Daha fazla söze gerek kalmadan okurumdan gelen mektubu  okuyalım. Eğer sizlerde aynı şaikeyetlere maruz kalıyorsanız sizlerinde sesi oluruz. Şimdi mektubumuzu okuyalım...   Mektubumun konusu genelde okullardaki servis problemi ve çocukların beslenmelerine ilişkin sıkıntılarıdır.

Sizlerde biliyorsunuz ki artık okullar servislerle ilgili ihale açıyor ve ihaleyi kazanan şirket o okulun servis hizmetini veriyor. Bu durumdan okullar da nemalanıyor. Yani MEB okulların kendi kazançlarını sağlamaları için bu tür yönlendirmeler yapıyor ki sırtındaki maddi yükü hafifletiyor. Okullarımız da eğitim öğretim yerine ticari işlerle uğraşıyor.

Konunun özünde de Atatürk İlköğretim Okulu var. Benim kızım o okulda okuyor ve henüz ilköğretim  ilkokul öğrencisi. Bu okulda idare yukarıda bahsettiğim ihaleyi beceremediği için servis hizmeti kendi doğal koşullarında devam ediyor. Kısacası herkes başının çaresine bakıyor. Fakat asıl problem şu; Okul idaresi ihale işleminde başarısız oldu ve başarısızlığın faturasını biz aileler ve çocuklara çıkartıyor. Önceden servisler okul bahçesine girebiliyordu ancak ihale olayından sonra izin verilmiyor. Çocuklarımız sokak aralarında, pazar yerinde hiçbir güvenlik olmadan servis aramak zorunda bırakılıyor. İdare ise doğacak bir problemde sorumluluk almıyor.

Başka bir problem ise yemek ve beslenme durumu. Bu okul tam gün eğitim veren bir okul. Yani öğlen de çocuklar yemek yemek  zorunda. Fakat okulda yemekhane yok. Çocuklarımız okul dışına çıkmasın diye

(güvenlik ve sağlıklı beslenme açısından) bizlerde yemek yapıp öğlende okula getiren bir kadın bulduk. Velilerin denetiminde çok sağlıklı şekilde yürüttüğümüz bu organizasyonu da okul idaresi yasakladı. Bu durumu çözmek için de okulda bir çaba yok. Sadece yapılan açıklamada, bütün çocukların o mahallede ikamet etmiş olduğu düşünülerek, “herkes evinde yesin” denmekte. Bütün çocuklar o mahallede oturmuyor (yasal olmasa bile). Orada oturanlarında öğle arasında eve gidip gelmesi aileler için ciddi bir organizasyon oluşturuyor. O mahallenin yüzölçümü oldukça büyük. Yani gidip gelmek bile zaman açısından oldukça zor. Ayrıca  İlköğretim 1, 2, 3. Sınıftaki çocukların yaşlarını düşünürsek tehlike bir kat daha artıyor. Biliyoruz ki ailelerin çoğu çalışmakta ve böylesi bir durumda çaresiz kalmaktalar. Bizler de yine bir alternatif çözüm düşündük ve öğle arasında çocuklarımızı, yemek yapan kadının evine götürmesine izin verdik. Fakat gidiş gelişlerde trafik, güvenlik, hijyen vs. vs. gibi bir çok problem çözümsüz kalmış durumda. Okul idaresinin bu durumdan haberdar olmasına rağmen hiçbir şey yokmuş gibi davranması akıl alır gibi değil.

Benim sizden ricam ise bu durumun araştırılması yönündeydi. Sanırım bu problemler sadece bu okulda değil, eminim birçok okul bu durumdadır. Eğer böyleyse sorunun çözümü doğrultusunda bir kamuoyu oluşturulmalıdır. Böyle bir konunun yazılıp yazılamayacağını bilmiyorum ama araştırma yapıldığında sanırım bazı gerçekler hemen ortaya çıkacaktır. Ben kişisel olarak sorunun üzerine gittim. Fakat sonuca varamadım. Sizden ricam durumun araştırılmasını sağlamak ve çözümü için gerekeni yapmanızdır. Şimdiden çok teşekkür ediyor ve saygılarımı bildiriyorum.    Okurumdan gelen bu mektubu okuduktan sonra  yukarıda da ifade etiiğim gibi sizlerden gelecek her türlü taleplerinizi yayınlamaya çalışırım. Umarım okullar kimin hangi şirketin servisi çocuğunu okula gönderreceğine kendisi karar veriri. Hangi servis güvnli ise hangi servisgte tanıdığınız çocuklarınızı o servise verin bakalım hang baba yiğit okul yönetimi çıkıpta bizim dediğimiz servislerle çocuklarınızı göndereceksinzi diyebilecek. Çok merak ediyorum.Okul yönetimleri benim paramın kahyası mı?  Yoksa okul yönetimleri servis parasını kendisimi verecekte serviscilere ihale açıyorlar.  Saygılarımla....

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Arşivi
SON YAZILAR