DOĞRU BESLENME İLE GÜNEŞTEN NE KADAR KORUNABİLİR?
Güneşten korunmak için neler yapıyorsunuz? Güneş kremi sürmek, koruyucu giysiler giymek, belirli saatlerde güneşe çıkmamak… Artık bizler için klasikleşmiş bu önlemlerden çokça sayabiliriz fakat biz bugün alışılmışın dışında bir önlemle geldik! Yediğiniz besinlerin güneşten korunmaya yardımcı olabileceğini daha önce duymuş muydunuz? Sizi daha fazla merakta bırakmadan buyurun yazımıza geçelim.
Çalışmalar, karotenoidler, polifenoller, bazı vitaminler gibi yiyecek ve içeceklerde bulunan belirli bileşiklerin, cildin UV hasarı ve güneş yanığı ile mücadele etme yeteneğini geliştirebileceğini veya UV ışınlarının neden olduğu hasarlardan kurtulma sürecini hızlandırabileceğini göstermektedir. Gelin bu söylediklerimize bir büyüteçle bakalım. İlk olarak yukarıda adı geçen UV ışınından bahsedelim:
Dışarıda zaman geçirmek ruh halinizi iyileştirebilir ancak uygun cilt koruması olmadan dışarıda geçirilen süre, güneşten gelen ultraviyole radyasyonun neden olduğu güneş yanığı ve cilt kanseri riskinde artış, erken cilt yaşlanması gibi olumsuz sonuçlara neden olmaktadır.
Güneş ışığı üç tür UV ışını üretir: UVA, UVB ve UVC. UVA ışınları cildin en derinlerine nüfuz eder ve güneş lekeleri, kırışıklıklar ve sarkmalar gibi erken yaşlanmaya katkıda bulunur. UVA'nın iki formu vardır: UVA1 ve UVA2; UVA1 ışınları cilde UVA2'den daha derin nüfuz eder. Üç ana UV ışını türünden UVA, UV maruziyetinin %95'ini oluşturur ve UVA1 bunun %75'ini oluşturur. UVB ışınları ise güneş yanıklarına neden olur ve cilt kanserinden büyük ölçüde sorumludur. En tehlikeli tür olan UVC, dünyanın ozon tabakası tarafından engellenir ancak civalı lambalar veya lazerler gibi bazı yapay ışık kaynaklarında da bulunur.
Birçok kişi güneşten korunmanın yalnızca güneşli günlerde geçerli olduğunu düşünürken, UV ışınları bulutların arasından geçerek kar, kum, beton ve sudan yansıyabilir ve UVA ışınları özellikle camdan geçerek yıl boyunca güneşten korunmayı gerekli kılar.
Aynı zamanda bizim için çok kısa ve önemsiz görülen sürelerde bile dışarı çıkmak cildimize ciddi zarar verebilir. Bu süre 15 dakika kadar kısa bir süre… Bu nedenle, Amerikan Dermatoloji Akademisi, UV ışığına maruz kalan bireylerin; somon, yumurta, mantar gibi doğal kaynaklar ve portakal suyu, süt ürünleri, tahıllar gibi D vitamini ile güçlendirilmiş besinler de dahil olmak üzere gıdalardan D vitamini alınmasını önermektedir.
Daha koyu cilt tonlarına sahip kişilerde daha düşük güneş yanığı insidansı, büyük ölçüde zararlı UV ışınlarını engellemeye yardımcı olan bir cilt pigmenti olan melaninden kaynaklanmaktadır. Bir kişinincilt tonu ne kadar koyu olursa, o kadar fazla melanin içerir, daha açık tenliler daha az melanin içerir.
Melanin UV ışınlarına karşı korunmaya yardımcı olurken, diğer önlemlerle de cildi güneşten korumak her cilt tonundan insan için önemlidir. Bazı dermatologlar, yalnızca beyaz insanların cilt kanseri ve güneş hasarı geliştirdiğine dair yanlış kanıya ek olarak, tıbbi önyargının da rol oynayabileceğini düşünmektedir. Daha koyu cilt tonları olan insanlar kolay kolay yanmayabilir, ancak cilt kanseri ve güneş hasarı tüm ırklardan, etnik kökenlerden ve cilt tonlarından insanları etkileyebilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.