Ekinoks
Hepimiz buradayız değil mi, hala ayaktayız, hala direniyoruz, hayatta kalmayı başaranlardanız, yıkılmadık ayaktayız mı dersiniz gerçekten? Yoksa yıkıldık ama geçti mi dersiniz bu duruma? Yamalı yamalı yola devam etmek mi ya da bizimkisi?
Hepimiz hazır buradayken tek bir sorum var? Bugün hayatınızın son günü olsaydı ne yapardınız? Kime seni seviyorum derdiniz, kime elveda derdiniz, kime affet derdiniz, kime helal et derdiniz, kime defol hayatımdan derdiniz? İçimizde tuttuğumuz o kadar çok şey var ki söyleyemediğimiz. Bazen nezaketten, bazen mecburiyetten, bazen utandığımızdan. Haydi, doğruyu söyleyelim, tam şimdi söyleyelim. En iyi zaman şimdi, çünkü sonra şimdiyi geçmiş olacak ve gözlerimiz uzaklara saracak
21 Mart bizim yarımkürede ilkbahar ekinoksu olurken, dengeler değişir belki de bir gecede. Belki tam da bu gecede dengeyi yakalarız. Gündüz ile gece bile zamanı bölüşmeyi becerebiliyorsa biz neden beceremiyoruz. Ekmeğimizi bölüşürüz ama duygularımızı asla. Hepsi bize kalmalı. Çok adaletsiz ve cimri dağıtırız üstelik. Belki diyorum ekinoksun etkisiyle falan hayatınızda sevginizi en çok hak eden insanlara bu gece bunu eşit olarak bölebilirsiniz?
Bazen aceleci davranıp yanlış tercihler yapmakta, bazen girdik bir kere bir yola diyip geri dönemez hissetmekte ve neticesinde de hayatımızı kendimiz mahvedebilmekteyiz. İlk yirmi beş otuz senede ne yaptıysak yaptık çünkü gelecek hayatımızı bu yıllar belirliyor bence. Otuz senede biriktirdiğimiz sermayenin faizini yiyoruz sonraki yıllarda. Eğer iyi değerlendirememişsek batıyor hayatımız. Kendimizi başladığımız noktada bile bulamayabiliyoruz. Gençken verilen akılları bu yıllarda daha iyi anlıyoruz. Aynı akılları verecek yaşa ve deneyime gelmiş olmaktan olsa gerek artık o hataları yapmayı bırakıp şimdi bir sonraki jenerasyonun hataları üstünde duruyoruz ve söylenenler yine bir kulağımızdan girip ötekinden çıkıyor. Çünkü bazen insan sadece yaşayarak ders alıyor hayattan. Kendi acı tecrübesi daha akılda kalıcı oluyor. Sonra dönüp bunlara da bakıyoruz kendi gözlerimizden ve hayıflanıyoruz şimdiki aklım olsaydı diye. Şimdi ki aklıyla şimdiyi çözebilmiş çok az insan var bu hayatta. Kaldı ki geleceği çözümleyen gözlerden düşünün kaç tane olur olsa olsa
Hayatta her şey bir kumar gibi. En büyük kumarı da kendi hayatlarımızla oynuyoruz üstelik. Cesurca Peki, sonra neden çember daralıyor gibi hissediyoruz zaman zaman?
Masallar anlattık kendimize bile. Kendi etrafımızda dönerek, çizdiğimiz çemberi de başkalarının üstüne yükledik. Hep suçlu diğerleriydi. Biz hep hakkı yenilendik. Hadi canım sende! Bizim hayatlarımızda da Afrika"da ki doğa kuralları geçerli işte; hızlı olan kazanır zayıf olan halka elenir bu zincirden. Akıllıysan ayakta kalırsın. Ders almazsan elenmeye mahkûmsun. O zaman aklını kullan sende. Geriye sadece ders almak için bak takılıp kalmak için değil. Önündeki hayat hala yaşanmak için seni bekliyor. Sen hala neyi bekliyorsun o zaman! Gelecek bilinmezlikleri yüzünden korkutuyor hepimizi. Ama bu iş bir kumarsa sende işini şansa bırakmayacaksın, ya iyi bir oyuncu olacaksın ya da zar tutacaksın.
Kolay olacağını kimse söylemedi zaten!
Günün özlü sözü;
"HİÇBİR ŞEY AYAĞINIZA GELMEZ; EN AZINDAN İYİ OLAN HİÇBİR ŞEY. HERŞEYİ GİDİP ALMANIZ GEREKİR."
CHARLES BUXTON