Hayali Operasyon
ABD derin devlet eliyle organize ettiği 11 Eylül saldırıları sonrası 10 yıl süren bir arayışa girmişti Usame Bin Ladin arayışı
Tüm ülkeler yakından dikkatle takip etti, destekler çoğalarak devam ederken, Burada uygulanan stratejiyi yakın geçmiş zamanda yine izledik; ABD aleyhine çalışan Julian Assange isminde bir adam ABD, Dışişleri Bakanlığı'nın milyonlarca gizli belgesini ele geçirerek yayınladı ve ABD yine kovalamaca peşine düştü. Yerden yükselen bir tenis topunu bile uydudan tespit edebildiği söylenen, dünyanın en gelişmiş istihbarat imkanlarına sahip olan ülke, bu kişiyi aynı Ladin'de olduğu gibi yakalamakta zorlandı. İnanılması güç olayın şokunu atlatamadan ezber bozan bir gelişme ile sunumu hazırlanan görüntüler ortaya çıktı. Her şeyin başı olarak gösterilen isim, Usame Bin Ladin'i öldürme iddialarıyla ABD, yeni bir numara ile dünyanın karşısında.
CIA'nın dünyayı saran ajan ağına sahip ülke (Koca Amerika), Usame Bin Ladin'i 10 yıla aşkın bir sürede bulamadı. Dağlar taşlar bombalandı, Afganistan işgal edildi, siviller "yanlışlıkla" öldürüldü. Afganistan'a yerleşim sağlandı. Ve sonunda yakalanan Usame Bin Ladin olay yerinde öldürüldü. Bu durum, merakla okunan roman sonunda, kişinin hayal kırklığı yaşaması gibi bir şey. Yetkililer, cesedin denize atıldığını bildirerek kutlamalara başladılar. Sokakta kutlama yapan Amerika vatandaşının bile acaba öldü mü? Sorusu aklından geçerek yapılan kutlamaların yapay görüntüleri
Haberlerde en anlamsız kişilerin canlı görüntülerine yer verilirken dünyanın ilgi odağı olan bu görüntülerin bilgisayar ortamında hazırlanarak sunulmuş olması gülünç. Tarihi bir olayı bu şekilde hatırlayıp nesillere aktarmada anlamlandırma zorluğu çekileceği kesin.
Özgürlükler ülkesi Amerika, cesedini bile kimsenin istemeyeceği düşüncesiyle bu hakkı kendinde bulmuşken, dış ülkelerin tepkileri de destekleyici nitelikte olunca kabullenmek biraz daha kolaylaşır oldu tabi. Ama kaçınılmaz gerçek de şu ki; akıllarda cevapsız sorular yanıtını arıyor;
Acaba, Öldürülmeden yakalanamaz mıydı? Yakalansa ve konuşsaydı. Öldürülmesi ve cesedinin bile kaybolması mı istendi? El Kaide'nin baş isminin yerine geçecek isim nedir? Bu sorular bitmez, cevaplayan da bulunmaz. Gelişen türlü senaryolarla engel olunmaya devam edilecektir.
İnsanlarda, Saddam'ın asılmadığını, canlı yayında verilen görüntülerin onun dublörüne ait olduğu iddiası bile söz konusu iken, hiç görünmeyen cesedi denizde olan Ladin'in öldüğüne kim, nasıl inanacak? Ama ne fark eder, insanlar ister güvensin ister güvenmesin, fark etmiyor, güçlü olan, zihinler üzerindeki hegemonyasını sürdürüyor. Şu an yaşanan da bu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.