HAYIRLI BAYRAMLAR
Müslümanların önemli iki bayramından birisi olan bir Kurban Bayramına daha erişmiş olmanın mutluluğu ve huzuru ile hepinizin Bayramını tebrik ediyor, nice Bayramlara erişmenizi Cenabı Hak’tan niyaz ediyorum. Yaklaşık 35 yıldan beri alışageldiğimiz kurban kesme işini bu yıl farklı icra eyledik. Daha önce aile boyu tek bir hayvan keserek ifa ettiğimiz ibadetimizi bu yıl vakıflara vermek suretiyle ifa eyledik. Rabbim hepimizin Kurban ibadetini makbul eylesin. Hacca giden kardeşlerimizin de Haccını kabul buyursun. İslam Dini çok yönlü bir Dindir. Müminlerin hem dünyevi mutluluğunu hem de uhrevi mutluluğunu temin eden kurallar koymuştur. İbadetler, mali, bedeni ve hem mali hem bedeni olmak üzere üç bölüme ayrılmıştır. Mali ibadetler zekât, fitre, sadaka gibi ibadetlerdir. Bedeni ibadetler namaz, oruç gibi İbadetlerdir. Hem mali hem de bedeni olan ibadetler ise Hac ve Kurban ibadetleridir. Bu ibadetler sayesinde hem ekonomik sirkülasyon devam ederken hem de manevi huzura erişmiş oluruz.
Bayramlarda dikkatimi çeken en önemli şey insanların bir kısmının bayramlarda tatil beldelerine gidip zamanlarını oralarda geçirmeleridir. Oysa bayramların en önemli özelliklerinden birisi Müslümanların yılda iki kez buluşup bayramlaşıp, hasbihal etmeleridir. Bayramları tatil gibi addedip, bu zaman dilimini tatil beldelerinde geçiren insanların bayramın lezzetini almaları mümkün değildir. Ayrıca bayramlar sadece dirilerin değil, ölmüşlerimizin kabirlerini de ziyaret edip, onlara Kuran okuyup dua etme bayramlarıdır. Bayramlarda ölülerimiz dirilerimiz gibi ziyaretçi beklerler, mezarlarına gidilip Kuran okunup dua edilip dönülünce mutlu olurlar. Bazılarına göre ölülere kuran okunmaz, okunsa da ruhlarına gitmez, onlar istedikleri gibi düşünsünler, bizim ölçümüz Resulullah efendimizdir. Efendimiz Cuma günleri, bayramlarda sürekli olarak kabir ziyaretleri yapmış, her kabre gidildiğinde ölülere selam vermiş ve akabinde ‘siz öldünüz, burada yatmaktasınız, yakında inşallah bizler de gelip sizlere komşu olacağız’ buyurduğunu sağlam hadis kitaplarından okumaktayız. O nedenle biz her Cuma günü ve bayramlarda ölülerimizi ziyaret eder, dua ve niyazda bulunuruz, bu geleneği de çocuklarımıza vermeye çalışırız.
Bayramları inancımıza uygun yaşamak zorundayız, zengin olanlarımız kurbanlarını kesecekler, fakir olanlarımız zenginlerin verdiği etleri yiyecekler, bu arada yılda bir kez hayvanlarımızın kesilip yenilerinin büyütülmesi için ekonomik sirkülasyon devam edecek. Bu alışılagelmiş gelenek gerçekten çok güzel bir gelenektir. Bunu nesillerden nesillere devam ettirmek lazım, aksi halde ruhsuz bir bayram geçirmiş oluruz ki onun da tadı tuzu olmaz. Bir de bayramda küskünlerimizin barışması meselesi var ki bu konuda maalesef hepimiz sınıfta kaldık dersek abartmış olmayız. Küs olduğumuz insanlarla barışma noktasında öyle nefis yapıyoruz ki dersiniz konuşmadığımız insanlar yedi sülalemizi öldürmüşler. Oysaki insanlar eften püften konularda küsüyorlar ama barışmaya sıra geldiğinde şeytan öyle tahrik ediyor ki sanki barıştığımızda tüm benliğimizi yitirecekmişiz gibi davranıp şeytanın dediğini yapıyoruz. Oysaki üç günden fazla küs olmayı yasaklayan bir Dinin mensupları olarak küs olmamamız gerektiğini insanlara anlatan da bizleriz. Allah’tan temennim bu bayramda hepimizin nefsini bir kenara bırakarak dargın olduklarımızla barışmamızdır. Bayram olması hasebiyle sözlerimi çok uzatmadan tekrar hepinizin bayramını tebrik ederek sözlerime son veriyorum. Allah’a emanet olunuz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.