Hijyenin Unutulduğu Yer: Eğitim ve Araştırma Hastanesi
Sağlık sistemimiz, insan onuruna yakışır bir hizmet sunmayı vaat eder. Ancak Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde ortaya çıkan manzaralar, bu vaatlerin ne kadar uzağında olduğumuzu gösteriyor. Koridorlarda dolaşan kediler, tıbbi atık alanlarında gezinen fareler ve tahtakurusu iddiaları... Bunlar, bir hastaneden çok terk edilmiş bir yapıyı andırıyor. Bu görüntüler sadece hijyen eksikliğini değil, aynı zamanda bir yönetim krizini işaret ediyor. Soruyorum: İnsanlar şifa aradığı bir yerde, sağlığını daha büyük bir tehlikeye atmamalı mı?
Bir Hastane Düşünün
Hastane denince aklınıza ne gelir? Hijyenik ortamlar, disiplinli çalışanlar, tedavi bekleyen hastalar... Ama Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki görüntüler bunun tam tersi. Kediler ve köpekler koridorlarda özgürce dolaşıyor, fareler tıbbi atık alanlarında cirit atıyor, tahtakurusu iddiaları ise işin tuzu biberi. Şifa dağıtması gereken bir kurumun, hastalığı büyüten bir yer haline gelmesi kabul edilebilir mi?
Elbette burada sadece hayvanları suçlamak haksızlık olur. Hayvanlar, bulundukları ortamın bir yansımasıdır. Onları koridorlara çeken şey, hastane yönetiminin denetim ve temizlik konusundaki ihmalleridir. Sorun, sadece bu hayvanların varlığı değil, onların neden orada olduğu ve bu durumun nasıl düzeltileceğidir.
Denetim Nerede?
Bir kamu hastanesinin düzenli denetlenmesi gerektiğini söylemeye bile gerek yok. Ancak bu denetimlerin yapılmadığını görmek için uzman olmaya gerek yok. Vatandaşların kaydettiği görüntüler açık bir şekilde bir şeyi gösteriyor: Yönetim uyuyor.
Peki, bu sorunu nasıl çözeriz? Öncelikle, sağlık müdürlüğü ve hastane yönetimi, bu krizi ciddiye almalı. Kamuoyuna tatmin edici bir açıklama yapmanın ötesinde, kapsamlı bir temizlik ve hijyen politikası oluşturulmalı. Bununla birlikte, denetimlerin daha sıkı yapılması için bağımsız denetim mekanizmaları kurulmalı.
İnsan Sağlığı Her Şeyden Önce Gelir
Sağlık, ihmal edilmesi en tehlikeli şeydir. Bir insanın, sağlığına kavuşmak için geldiği bir hastanede daha büyük risklerle karşılaşması ne kadar acı verici. Hayvanlara yaşam alanı yaratmalıyız, evet. Ancak bu alan bir hastane değil. Samsun, bir zamanlar “Sağlık Kenti” olarak anılıyordu. Bu unvanı ne yazık ki her geçen gün kaybediyoruz. Sağlık tesislerinde yaşanan bu tarz sorunlar, şehir halkının güvenini sarsıyor. Eğer yeniden bu unvanı kazanmak istiyorsak, sadece hastane binalarını değil, zihniyetimizi de temizlemeliyiz.
Birlikte Çözüm Üretmeliyiz
Samsun İl Sağlık Müdürlüğü ve hastane yönetimi, sorunları çözmekle yükümlü. Ama biz vatandaşlar olarak, eleştirmek kadar çözüm için destek olmayı da bilmeliyiz. Çünkü bu sorun sadece bir hastanenin değil, hepimizin sorunu. Sağlık tesislerimizi temiz, düzenli ve güvenilir yerler haline getirmek için sesimizi yükseltmeli ve çözüm önerilerimizi paylaşmalıyız. Unutmayalım, sağlıklı bir toplum için sağlıklı kurumlar şarttır. Samsun, bunu hak ediyor. Ve umuyorum ki yetkililer, bu sorumluluğu daha fazla ertelemez.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.