Başka partilerin sempatizanları;
Gazetemizi okurlar.
Sağolsunlar;
Ama benden en fazla hoşlanmadıkları;
Başbakan sevdamız olmaktadır.
Ben aşırı sempatizan değilim;
Bir zamanlar Erbakan hayranıydık;
Ama sonra Erdoğan'ı yetiştirdi;
Kalfası ustayı geçti.
Partiye sahip olmak cesareti arttı.
Bu cesaretini Oğuzhan celladı kırdı.
Yeni parti kurdu.
Ama Erbakan merhum hissiyatı ağır bastı.
Kocamışlığına rağmen parti lideri oldu.
Gülünçlükleri çoğaldı;
Öylece rahmetlik oldu.
Ama ben asla duygusal olmadım.
Bir zamanlar da Özalcı olmuştum.
Refahçıların da o zaman tepkilerini almıştım.
Hiç tereddüt etmeden Erdoğancı oldum.
Ama duygusal bağlılık değildir;
Davam için daha etkin kişi çıkarsa;
Hiç tereddütsüz ondan yana olurum.
Ben Erdoğan'ın gönlünü… cesaretini…
Büyük konuşma severliğini…
Türkiye'yi büyük görmesini…
Türkiye'yi… insanını;
büyütmekten başka beklentisinin olmadığını;
gördüğümden;
istemeyerek de olsa övüyorum.
Ama benim mesleğim gereği;
Kur'an kültürünü de büyük görüyorum.
Kur'an tefsiri denince;
Kimsenin göremediği büyüklüklerini
Görüyorum.
Kur'an kültürü konusunda büyük konuşuyorum.
Ama Fatma Halacılar…
Fatma Hala'nın cukkasındaki paracuklarına
Göz diken Kur'an tefsircilerinin;
Tefsirlerini Fatma halalara indirgemelerini…
Büyük insanların….
Gönlü büyük;
Kanaat önderlerinin hissiyatına;
Tercüman olmamaları;
Üniversite hocalarına…
Üniversitelerin değişik fakültelerindeki;
Büyük insanlara seslenmeyerek;
Cahil cühelanın kucağına düşmeleri;
Beni asla mutlu etmemekledir.
Cahil cühela deyimiyle;
Kimseyi küçüksemek asla dillendirmem;
Ancak cahil cühela ikinci kademede gelmekte;
Her zaman halk kesimi; kendisine büyük insan aramakta…
O büyük insanın ders halkasında rahle;
Talimi yapmakta;
O büyük adamın rahle-i tedrisinde;
Bulunmaktan hoşlandıklarını görmekteyiz.
Öyleyse biz büyük konuşacağız.
Halkı ders halkasına çekebilenleri;
Harekete geçireceğiz.
O büyük insanlara yeni büyük şeyler aşılayacağız.
Onlara yenilikler vereceğiz.
Böylece yeni büyük sözlerle;
Daha güzel bir Kur'an kültürü sahibi olacağız.
Bana göre bütün tefsirciler;
Büyük makam olan fakültesinden öteki fakültelerin
Büyük insanlarına seslenmesi gerekirken;
Fatma Halalaşmaktadırlar…
Ali Amcacı olmaktadırlar.
Hep küçük konuşmakta…
Hep küçülmektedirler
İşte Başbakanımız hep büyük konuşmakta…
Hiçbir siyasinin dillendiremediği.
2023 hedefini de 1073'e ulaştırmayı salık vermektedir.
Başbakanımız kadife eldivenli…
Sosyal devlet adamı…
Vatandaş hizmetkarı insan olmaktadır.
Bahçeli gibi demir eldivenli…
Hep masabaşında…
Yan gelip yatan insanları yandaş etmemektedir.
İmralı canisini de uysallaştırmaktadır.
Uysallaşınca 42 ekran…
12 kanallı televizyonu da;
armağan etmektedir.
Belki de iyi hal gösteren mahkumlar gibi;
Merdivenaltına da alabilecektir.
Üç tane Paris maktulesi
Alevi hanımefendileri de;
Cenaze namazlarını kılmadan;
Cemevlerinden toprağa sokacaklardır.
Hem de Diyarbakırdakiler;
Nevruz kutlamalarını andıran;
Canavarca Diyarbakır sokaklarını
kana bulayacaklar.
Başbakanımız MİT yetkilileriyle
durumu konuşuyorlar.
Acaba Başbakanımız çok mu yumuşak!
Bahçeli hop kalkıyor; hop oturuyor.
Kürtlere bunca ödün neden?
Anadilde eğitim;
TRT ŞEŞ…
Kürtçe Enstitüleri neden?
Acaba bir korku ürünü mü?
Yoksa müşfik devlet mi oluyor.
3. Yargı Paketi…
4. Yargı Paketi neden?
Kürtleri başımıza taç mı edecek?
Cephede büyük başarılar var;
Yan gelip yatan asker….
Yan gelip yatan polis yok artık…
Dağdakiler hiç rahat değil artık.
Acaba Başbakanımız şunu mu diyor PKKlılara:
Artık kökünüzü kazıyacağım;
Artık görüyorsunuz.
Ama canınızı tam almadan…
Dağdaki mağaralarınızda da
Size rahatlık vermeden;
Kökünüzü kazımadan defolun gidin.
Yoksa iyi bilesiniz ki kökünüz kazınacaktır.
Çeketiniz mermilerle delinmeden;
Çeketinizi gugara asın… delinmesin mi diyor.
Bu kadar ödün;
Şeffaf devletin görevi…
Sizden korktuğumuzdan değil;
Şeffalık yolundaki ilerlemelerimizin ürünü mü;
Demek istiyor Başbakanımız.
Bunları yakın günlerde göreceğiz.