KÂHİN!
Amerikalı inşaat mühendisi Watkins'in 112 yıl önceki kehanetlerinin çoğu doğru çıktığını yazdı önceki gün gazeteler. Watkins, dijital renkli fotoğrafı, mobil telefonu, televizyonu, hazır yemeği öngörmüş. Yaa bu kadar uzağı görebilmek ve ABD'de 1900 yılında John Elfreth Watkins isimli tanınmamış bir inşaat mühendisinin, 2000 yılında dünyanın nasıl olacağına dair öngörülerinin çoğunun doğru çıkması herkesi şaşkınlığa sürüklüyormuş.
Watkins, 1900'ün Aralık ayında merkezi Indianapolis'te bulunan Evening Post gazetesinin kadın eki Ladies' Home Journal'da, "Gelecek Yüzyılda Neler Olabilir?" başlıklı makalesine başlarken, "Bu kehanetler tuhaf gelebilir, hatta imkansız" ifadesini kullanmış. Makaleyi yeniden gündeme getiren Evening Post gazetesinin tarih editörü Jeff Nilsson, Watkins'in öngörülerinin doğruluğuna işaret etti ve 112 yıl önceki kehanetlerinden en vurucu 10 tanesini yeniden yazmış.
Watkins kehanetlerinde, fotoğrafların her türlü mesafeden iletileceğini, "Çin'de savaş olursa bunun en çarpıcı karelerinin bir saat sonra gazetelerde, hem de tüm doğal renkleriyle yayımlanacağını" belirterek, şimdiki "dijital renkli fotoğrafları ve inernetten bilgiye erişimi" tahmin etmiş. Günümüzden 100 yıl sonrasını söyleyebilen var mıdır? Ben Samsun'un 100 yıl sonrasını merak ediyorum!
YALİ YALİ TAFLAN YALI
Taflan Yalı İlköğretim Okulu Müdürü Mustafa Şener eskiden beri tanıdığım çalışkan ve başarılı bir öğretmen ve yöneticidir. Duydum ki, Taflan Yalı İlköğretim Okulu 2011-2012 Eğitim- öğretim Yılı I.Dönem için hedeflenen, 8 hafta süren 7-19 Yaş Aile Eğitimi Semineri düzenlemiş. Seminer Rehber öğretmen Mine Şahin tarafından başarıyla gerçekleştirilmiş.
Seminere katılan tüm velilere katılım belgeleri, Atakum İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Hüseyin Aksakal, çevre Okul Müdür ve müdür yardımcıları ile öğretmenler tarafından verilmiş. Biz de velileri, Taflan Yalı İlköğretim Okulu müdür ve yöneticilerini kutluyoruz. Konuya ilişkin haberimizin detayları gazetemizin diğer sayfalarında var. Mustafa Müdürüm başarılı çalışmalarınızın sürekli olmasını dileriz.
BİR TAŞLA KAÇ KUŞ?
Bu bir köşe yazısının başlığı. Recep Yazgan yazmış kendisine ait internet sitesinde. Recep Yazgan kim? Gazeteci, yazar AK Parti Samsun il örgütünün de bir nevi basın danışmanlığın yapan arkadaşımız. Eee peki ne yazmış diyorsunuz haliyle ve merakla. Diyor ki, "Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz'ın siyasi çizgisi AK Parti ile hiçbir zaman tam anlamıyla birleşmedi.." yani, "Samsun Büyükşehir Belediyesi'nin AK Partili Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, önümüzdeki seçimlerde şimdiki partisinden kendisine teveccüh olmayacağı düşüncesi ve ihtimali ile CHP ile dirsek teması hazırlıkları yapıyor..Yani, CHP'den gelen açıklamalara bakılırsa, CHP, Yusuf Ziya Yılmaz'ın yeniden seçilmesini istiyor üstelik bu sefer kendi partisinden.."
Haydi buyrun. Bizim parça parça aldığımız yazı böyle. Siz söyleyin haydi, AK Parti'nin basın görevlisi ile Sosyal Demorat olduğunu etrafındakilere söyleyen aslında MHP'li olduğu herkesce malum bir yazar neden aynı senaryonun içinde? Filmin vizyona girmesine daha 2 yıl varken, bu senaryo neden ezberletilmeye çalışılıyor? Haydi çözün bu denklemi. Taşı, kuşu siz bulun! Ama sakın unutmayın, sözü edilen kişi bir Thamate'dir.
GÜLÜP GEÇİYOR
Şehit Yüzbaşı Yücel Ünsal İ.Ö.Okulu Judo Kulübü sporcuları Atakum Belediye Başkanı Metin Burma'yı ziyaret ederek, kendilerine bugüne kadar verdiği desteklerden dolayı teşekkür etmiş. Fotoğrafa baktığınızda Başkan Burma'nın Atakum üzerine kopartılmak istenen yaygaranın kendisini zerre kadar ilgilendirmediğini görürüsünüz. O işlerini en iyisiyle yapmanın huzur ve güveni içinde Türkiye Judo 1.Ligi'nden süper lige çıkan Şehit Yüzbaşı Yücel Ünsal İ.Ö.Okulu Judo Kulübü sporcuları ile mutluluk paylaşımında. Başkan Burma, judoculara "Siz de müdürünüzde eğitmeninizde ve tüm eğitim camiası biliyor ki yalnızca sizlere değil, ilçemdeki bütün okullara ve öğrencilere elimden gelen desteği veriyorum, vermeye de devam edeceğim. Atakum eğitim alanında çok gelişiyor ve daha da gelişecektir. Bunda benim de katkım olduğu için sevinçliyim, gururluyum. Çünkü görüntü değil, katkı veriyorum" diyor. Atakum'a hizmetten gayrısına gülüp geçeceksiniz!
MAKYAVELSIFAT
Hayvanlar çok saftır, en kurnazları tilki, insanın yanında solda sıfırdır.
Hayvan tek boyutludur; deve kin tutar, tavşan korkaktır, bülbül güzel şakır, karga uzun yaşar, köpek sadıktır, at ürkektir, boğa kösnüktür, yarasa ışıktan kaçar, sırtlan leş yer, kaplumbağa yavaştır, koyun aptaldır, akrep zehirlidir, yılan soğuktur, maymun taklitçidir, kedi nankördür..Hepsinin bir niteliği var; ancak iki ayaklı insan renkten renge, kişilikten kişiliğe girebilir, sağı solu hiç belli olmaz... Ne diyorlar: - Babana bile inanma!..
Hele günümüzde sağıma soluma sobe!..
Hepimiz öyle akıllandık ki şeytana külahını ters giydirebiliriz.
Eskiden bir ara İran'a gitmiştim, Tahran'ın büyük bir lokantasında dostlarla yemek yiyecektik, sordular: - Ne yiyeceksin?..
- Sen seç!..
Yanımdaki Azeri dost, garsona döndü: - Beye bir bukalemun!..
Bozuldum: - Ben bukalemun yemem!..
Güldü Azeri: - Bizim burada hindiye bukalemun denir...
- Peki, bukalemuna ne denir?..
- Makyavelsıfat!..
Sonra açıkladı:
- Vaktiyle bir politikacı varmış; yerine, durumuna göre renk değiştirirmiş, bir bakarsın liberal, bir bakarsın sosyalist, ertesi gün kapitalist!.. Bukalemun da yerine ve zamanına göre renk değiştirdiğinden bu hayvana makyavelsıfat adını vermişiz.. Harika bir açıklama değil mi!..O yıllarda bu öyküyü konu edinen bir yazı yazmıştım; bukalemun çok sevimsiz bir hayvandır. Ya insan?..
İnsanlara göz atınca içlerinde makyavelsıfatlar hemen belli oluyorlar. Adama bir bakıyorsun, akrepleşiyor, fırsat bulunca sokmaya çalışıyor. Sırasında ödü kopuyor, tavşanlaşıyor. Ya köpekleşene ne dersiniz?..Karşınızda finolaşıp kuyruk sallayandan korkun, bir süre sonra yılanlaşabilir. Peki, eşekleşene ne diyeceksin?..
Timsahlaşıp gözyaşı dökenlere de mukayyet ol, hayat bir tiyatrodur, ağlamasına kanma!..
(İlhan Selçuk)
DEMEK Kİ NEYMİŞ?
İlçe gezilerini sürdüren Canik Belediye Başkanı Osman Genç, bu kez de AK Parti 19 Mayıs İlçe Başkanı İbrahim Eren ve yönetimini ziyaret etmiş. Başkan Genç'e ziyaretinden dolayı teşekkür eden Eren, "Canik ulusal ve uluslararası yatırımların merkezi haline geldi. Aslında Canik'te anlatılacak çok şey var. Meşe Kültür Tesisleri ve Canik Kültür Merkezi gibi bir çok tesisi biz de kullanıyoruz, bize çok faydası var. Canik'in yıldızını parlatan Sayın Başkan Osman Genç, AK Parti'nin ve Samsun'un onuru, gururu oldu" demiş. Aynen böyle demiş. İnanmıyorsanız bugün gazetelerin tümünde okuyabilirsiniz!
PİŞMANLIK
İki arkadaş hem içiyor, hem de karılarından yakınıyorlar. Biri:
"-Ben, evliliğimizin ilk yıllarında işten eve geldiğimde karımı kucaklar,
nefesi kesilene kadar kollarımda sıkardım"
Diğeri içini çekerek:"-Ya şimdi"
"-Şimdi mi? Daha fazla sıkmadığım için pişmanım"
SAYMAKLA BİTMEZ
Oğlan okuldan koşarak eve girer, daha kapıdan annesine bağırır:
"- Anne çok acıktım, yemekte ne var?"
"-Ooo saymakla bitmez oğlum"
"-Süpersin anne, ne var yemekte?"
"-Pirinç pilavı
"
KADINLARI NASIL ANLARIZ?
Adamın biri yolda giderken Alaaddin'in Lambası'nı bulmuş, ovmuş, içinden cin çıkmış: "-Dile benden ne dilersin" demiş. Adam da:
"-Ben Kıbrıs'ı çok merak ediyorum, ama ne uçağa, ne de gemiye binebiliyorum. Bana oraya bir köprü yapsana" der.
Cin ise, "-Kardeşim senin işin gücün yok mu? Şimdi yol için oraya bir sürü asfalt, çimento, kamyon, iş makineleri, demir, çelik, halat lazım. Onunla kim uğraşacak? Sen başka bir şey iste." demiş.
Adam: "O zaman bana kadınları nasıl anlayacağımı söyle" demiş.
Cin adama ters ters bakmış ve, "- Senin şu yol kaç şeritli olsun?" diye sormuş.
GÜZEL SÖZ
Yakınlık, uzaklıktan daha sıkıntılıdır...Çünkü her yakınlıkta kaybetme korkusu, uzaklıkta ise kavuşma ümidi vardır...
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.