O günlerdeyiz.Dün'ün İmralı canisi,Bebek katili ,Teröristbaşı,Bölücübaşı'sı ; önce Sayın'landı ,sonra Muhatap alındı, şimdi ;Barışın ,Kardeşlik projesi'nin,Kahraman'ı yapılıverdi.Mehdilik de yakışır. . .

Ülkemiz  ne zaman kaotik ortama girse,toplum “kurtarıcı”sını bekler.Toplum mühendisleri kıyamet senaryoları kurgular,iktidarın saltanat seçkinleri ya muharref İncil'den(!), Kabala'dan  Evangelist şifre yorumları çıkarıp kamuoyunu uyuturlar.Asr-ı saadet'te kendisini “peygamber” ilan eden böyle meczuplar  gibi,çağımızda yerini  Mehdiciler aldı..

Suç, “Medya denen hipnotik dünya''ya kendini kaptıran insanda.Küreselleşmenin yoğun baskısı altında ezilen -geleneksel -toplumlar modernitenin cazibesinde ötenaziye başvururlar.Öncekilerin yaptıkları kötüdür.Tek doğru kendileridir.Aşağılama ,itibarsızlaştırma, hor görme ve karalama  kullanılan en etkili silahtır.Eski ideolojik düşünce kalıplarına,yeni anlam yükleyerek  ezberletilir. Tarihi olaylar ve kişiler “ezber bozma” -adına ters yüz edilir.Kendi tarihine düşman edilir.Hainler kahraman,kahramanlar cüceleştirilir.Toplumsal hafızası zayıflamış  bireyler,tasmalı demokrasi havarilerinin yalanlarına kanarlar.Oysa ”Tarihte ve halde hiçbir ülkede hiçbir yerde ceryan eden olaylar, bir fikir verebilir.Ama ,”bir başka ülkeye” mutlak bir model değildir.”diyor Prof.Dr.İlbey Ortaylı; Osmanlı Barış'ında...

Hakkında, onlarca kitap yazılmış,ifadeleri Mahkeme tutanaklarına geçmiş,itirafları yayımlanmış, toplu ve bireysel infazlara emir vermiş,tanık ve itirafcıların şehadetiyle Cibilliyeti tescillenmiş biri'nin nasıl olup ;Barış  kahramanı konumuna getirildi.Marksistolmasına karşılık “ihdida “etmiş gibi “dindarlığı” tezgahlanıyor..Okul yıllarında camiye giden üç kişiden  biri imiş.! Yapılmak istenen şu:  Öcalan'ı sistem mağduru göstermektir! “Ben olsam asardım!”lafı da öylesine  söylenmiş bir sözdür...  ABD 'nin “asılmaması kaydıyla” teslim ettiğini cümle alem bilmektedir. Ama,köşe başlarında “akan kanın durması”temennisinde bulunanlar, o günlerde nasıl “Kurtarma operasyonunda  “ durumdan vazife” çıkardıkları sır değildir.Şimdi ayni cenah,canilerle,katillerle birlikte güvercin uçurma yarışındalar..

Biz ,bu filmi, defalarca izledik, amenna ve temenna ile  tempo tuttuk..Gün geldi umutlandık..Ama her seferinde bir yerden çatlak verdi.Umutlar bir başka bahara ertelendi.Provakasyon denildi, baltalandı denildi.Ama gerçekler hiçbir zaman yüksek sesle dillendirilmedi.Örgüt hep bir adım önde oldu.Kaç kez af çıkarıldı?Yasalar yapıldı/değiştirildi ?Sayısı unutuldu.Hep 30 yıllık silahlı mücadeleden   bahsediliyor,son 11 yılından AKP'nin sorumlu olduğunu hatırlayan var mı? İç ve dış baskılarla /talimatlarla ,raporlarla düzenlemeler yapıldı?Adam,İmralıdan talimat üstüne talimat yağdırıyor,kendini TBMM üzerinde “Vesayetci “yerine koyuyor.Anayasa komisyonuna  emir  veriyor. Gazeteci  Ruşen Çakır belgeledi.Adam,açıkça ,Milli Egemenliğin paylaşımına,ortakçılığına  işaret ediyor.Yazılacak maddenin içeriğine madahil oluyor,nasıl, kimin yazabileceğine dair isimler öneriyor.Ve bunun adına “vesayetsiz,sivil Anayasa” denilecek öyle mi?!

Hani,seçimler sonrası Prof. Ergün Özbudun'a hazırlatılan Anayasa ;Okyanus-ötesine giderken(!) buz dağına mı çarptı?Kadük mü kaldı?Meşhur Başkanlık sisteminin keskin müdafii Burhan Kuzu Hoca'ya verilen talimatlı Anayasa'nın yazılırken mürekkebi mi kurudu,yoksa ihale  İmralıya mı bırakıldı?

 Birileri kuyruklu yalan söylüyor,ya da birileri bu Milletle maytap geçiyor.Ama ,bir  gerçek var ki  gizlenemiyor. Artık,Kürt sorunu ile Terör sorunu “Azınlık hakları-Egemenlik temelli bir mücadele sürecine dönüştüğü”algısı kanıtsandı.Sonuç alınmaz denilen Silah, tek ve en etkili araç olduğu kabul edildi.Doğu ve G.Doğu'nun Ekonomik ve kültürel sorunlarının  önüne geçildi.Bugüne değin haklar gasbedildi, verilmedi,ama örtgüt aracılığı ile –silahla- ,zorla alındı.Barış süreci ,ortaklık  haklarının eşitlenme sürecinin adıdır. “Demokratikleşme”nin özü budur.dir.Artık,kürt halkının Osmanlıdan başlayan tarihsel kalkışma hareketi Türkiye ile sınırlı değildir.Uluslararası güçlerin gözetiminde , bölgesel ve stratejik öneme haizdir.İktidarın sırtı sıvazlanarak,taraflar/muhataplar kahramanlaştırılarak  masasına oturtulmaya mecbur bırakılmıştır. Buna delil,Öcalan'ın“ yayımlanmış ifade tutanakları, yurtdışı kirli ilişkileri ,yabancı istihbarat örgütleri ile münasebetleri dir.Bunlar ortada iken ;Başbakan Erdoğan'ın ASKON toplantsında Fransa'da katledilen 3 PKK kadın militanını kutsayıcı bir yaklaşım sergilemesi ,Fransa 'ya Jargon kesmesi ,asabiyetten öte bir anlam taşımaz.Bu süreçte muhatap alınan Öcalan'ın yargısız infazlar yaptırdığı,isimlerle örneklemesi malumun ilamıdır.Ama,aynı hassasiyet İstanbul'da Çecen komutanlar infaz edildiğinde gösterilmemiş olması,Afrika'da Hollanda ve Fransa'ya salvolar atılması,Mali'nin işgaline engel olamamıştır.

Hülasa ,Genel seçimlerden bu yana kamuoyu mechul ölümlerle,siyasi cinayetlerle, idamlarla, darbelerle,derin yapıların araştırılması ile umutlandırıldı.Mezarlıklarda dolaşıldı;sur diplerinde faili mechullerin kemikleri araştırıldı,komisyonlar kuruldu,gizli tanıklar dinlendi,bavullar dolusu belgeler incelendi.Börtü-böcek haşarat kuşkusuyla,suikast paranoyaları ile kozmik odalara girildi sonuç? Kocamaaan bir hiç!Aksine mağdurlar yanında Kahramanlar yaratıldı.Sıra Öcalan'a geldi.....