Profesör, evrensel anlamda öğretmen demektir. Bu değerli sözcük, medeni dünyaya yön vermiştir. Fransızca kökenli bir sözcük olan profesör, ülkemiz Türkiye'de terimsel bir ifade ile yüksek okul (üniversite) öğretmeni sıfatı kazanmıştır. Bu kişiler, üniversitede çocuklarımızı bilime ve ileri çağa hazırlamaktadırlar.
Biliyorum ki onlar, kendi ilerledikleri alanlarında bilimin geldiği noktayı dağ gibi yükselen kitapları yutarak öğrenirler.
***
Profesörler!...
Onlar modern ve medeni dünyaya, insanoğluna, yön vermek için öğrendiklerini daha ileriye taşıyanlardır. Ve dogmalardan uzak pozitif bilime dayanarak hiçbir etki altında kalmadan özgürce araştırırlar. Bilgiye ulaşırlar, insanlık adına; insanoğlunun mutluluğu, özgürlüğü, hak ve eşitliği için aklını çalıştırır ve vicdanının süzgecinden geçirirler.
Profesörler !...
Onlar bilim adamlarıdır! Onlar bilim kadınlarıdır!
Asla, herhangi bir gücün baskısına, yönlendirmesine boyun eğmezler. Hazırladıkları ve sundukları tezleriyle insanoğlunu ve halkını daima ileri, daha ileri götürmeye uğraşırlar.
Sınıfsız, sömürüsüz, baskısız! Kapitalist dünyayı, ezenin ve ezilenin olmadığı “BİR BAŞKA DÜNYAYA” taşıma görevleri vardır.
***
Fakat son yıllarda, bazı profesörlerimizin asli görevlerinden ayrışır hale geldiklerini görüyoruz. O dağlar kadar akademik kitapları sanki, onlar okumamışlar; yüzlerce makaleyi, onlarca tezi, bilmem ne kadar kitabı sanki kendileri yazmamışlar…!
Peki o; konferanslara katılıp, panelleri hazırlarlarken neyi anlatıyorlardı,acaba nelerden bahsediyorlardı? Merak ediyorum; akli melekelerini?
Son günlerde görüyoruz ki; bu yüce ünvan, bir siyasi iradenin elinde kolayca aşındırılabiliyor.
Geçenlerde, Adana'nın Seyhan ilçesinin Profesör olan Belediye Başkanı Dr Sn.Azim Öztürk ,yaptıkları hizmetleri ve sosyal belediyeciliği uyguladıklarını, projeleri kısa zamanda hayata geçirdiklerini, haklı öğünçle anlattıktan sonra ardından sözünü çok ilginç bir cümleyle bitiriyor; “Hizmetlerimizin ilhamını Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan alıyoruz.” diyor.
Bir profesör için ilham almaya gerek var mı? Nerede o dağlar kadar okunan kitaplar?! Nerede o özgür irade?! Nerede pozitif bilim?!
Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın acaba bilmediğimiz bir ünvanı mı var? Örneğin , geçmişte kaldırılan yüksek bir ünvan; “ORDİNARYÜS PROFESÖR!?”
Saygılarımla