ÖZ ÇEKİM

ÖÇ ÇEKİM

Uzun yıllar oldu kumsalda yürürken dalgaların sesini dinlemeyeli, Bu hafta sonu  fırsatım oldu, Kurupelit’te sahile indim. Kızılay Kampı'nın hemen altında betondan bir yol yapılmış. Hatta yıllar önce o yol şimdiki Denizevler Mahallesi'nin başlangıcından Kurupelit istikametine yapılmaya başlamış, bir seçim öncesi partililerin büyük hizmet amaçlı bir dönemin başbakanının  adını o bulvara vermiş ve açılış için başbakan oraya gelmişti. Seçim konuşmalarında size bulvar yaptık da denmişti. Hatta Kars’lı bir vatandaş haberleri izlerken ‘’Samsun’ da bulvar yaptı helâl olsun ‘’da demiştir.  O dönem halk arasında ki adı ‘’Çıkışı olmayan bulvar’’dı. Girişi de bir garipti ama .

İşte bu bulvarın devamı beton bir yolla yapılmaya çalışılıyor ve ben oradan sahile iniyorum. Yolun birkaç noktasında belirli aralıklarla araçlar park etmiş, gençler araç içinde dalgalarla oluşan romantik havada biralarını içip yol kenarına boş kutularını atıyorlar.

Daha önce aynı noktalarda içenler cam şişe ile bunu yapmışlar, boş şişeyi çöpe kadar getirirken trafik polisine yakalanırsa cezası çok yüksek, çevrede çöp tenekesi de olmadığından en iyisi şişeleri çevreye atmaktı. Bu esnada kamu spotu adı altında  çöplerin doğaya atılmamasının anlatılması da devletin zaman kaybı idi.

O bölgede ki öğrenci yurdundan geldikleri belli olan iki kız çocuğu ortalama 50 m.  ara ile sahilde  öz çekim  yapıyorlar. Birinci kız çocuğu ben yanından geçene kadar en az aynı pozu on kez çekmişti. Sonra benden yardım istedi 10’na yakın resimde ben çektim. Her çekimde resme bakıyor beni yönlendiriyor, resimde kilolu çıkıyormuş, gerçek hayatta da kilolu bir kızımızdı. Sonra çektiğim resimleri beğenmemiş olacak ki resim çekmeye devam etti. Her resimde gülümseme, kafayı geriye ve yana doğru çekme, yan durarak poz verme. Ve hayatı anlık durdurma...

Biraz ileride türbanlı bir başka kızımız elinde öz çekim çubuğu ile kendisine fotoğraf çekiyor. Yukarıdan, sağdan ,soldan defalarca çekilen resimlerden sonra çubuğu yere dikti ve birkaç metre açılıp koşarak havaya sıçramaya başladı. Sıçradığında kollarını ve başını geriye çekiyor, dizlerden bacaklar bükük ve yere düştüğünde dizleri üzerine düşüyor. 5. Atlayışta havada durma süresini daha iyi ayarlamaya başladı, 8. Atlayıştan sonra o çekime son verdi. Resimde havada hayatı durdurmuştu bu uğraş sonunda.

O bölgede Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nden bir doktor olsaydı eğer, 112’ yi  aramış ,  bira kutularını yerlere atanlarla, iki kızımızı ambulansa doldurarak hayatı durdurmuştu..

Aynı gün Ankara’da yaşanılan katliamın fotoğraflarına bakarken bir gencin gazetelere fotoğrafı ile haber olduğunu görüyorum. Çevresinde insan kalabalığı, herkes şokta, yerlerde kızıl ,Hdp, halkevleri, disk vs.vs flamaları ve ölenlerden akan kanların gölleştiği bir noktada resim çekiniyor. Oldukça mutlu bir poz için gülümsemeyi ihmal etmiyor. O ânı durdurdu ve ânın bir parçası oldu.

Barış yürüyüşünü örgütleyen sivil toplum kuruluşları, patlamadan sonra ‘’Hayatı durduruyoruz’’ çağrıları yaptı. Öz çekim yapan kızların çevresindeki insanları hiçe sayarak yaptığı çekimler gibi , sendikalar da yaşanan olayları hiçe sayarak ‘’Hayatı durduruyoruz’’ dediler. Sonra elektrik, su, telefon faturalarını ödemeyin dediler. Tüm bunlar yapılırsa sanırım devlet masaya oturup barış imzası atacak ya da hayal dünyasında yaşayanlar gibi açık alanda bağdaş kurup barış çubuğu içecek.

Öz çekim yapanlar ile, ‘’Hayatı durdurun eylemi’’ yapanlar arasında benzerlik "durdurma" iken, bireysel hareket edenler bunu başarır, toplumu kullanmaya çalışanlar söylemden ileriye gidemiyorsa eğer, o toplumun yalanlara karşı artık karnının tok olduğu ve halkın öncelikli derdinin geçim derdi olduğu ortaya çıkmaktadır.                                                                                                                                                                                    

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Bayram Ocak Arşivi

ALGI

24 Kasım 2019 Pazar 10:30

TBMM

05 Ekim 2019 Cumartesi 11:50

KUKLA

31 Ağustos 2019 Cumartesi 12:42
SON YAZILAR