Merhaba,

Seçimler yapıldı…

Güzel ilimizin daha da güzelleşmesine seçimlerin katkı sağlaması tüm Samsunlular gibi benimde en büyük temennim. Ancak Samsun"da Türkiye"nin diğer illerinden çok farklı yaklaşımların seçimle beraber artmasını Samsunun güzelleşmesinin önündeki en büyük engel olarak görüyorum. Sevginin yerini hakaretlerin almasının Samsuna yapılacak olan en büyük zarar olarak görüyorum. Güzel Samsunumuzun güzel insanlarının Samsunlu ve Samsunlu değil olarak ayrıştırılmasının Samsunun güzelleşmesinin önündeki en büyük engel olarak görüyorum. Samsunlusu, Kavaklısı, Gümüşhanelisi,Rizelisi, Trabzonlusu, Giresunlusu, Ordulusu, Gazi Anteplisi, Elazığlısı hepimiz bu şehirde yaşıyoruz ve bu şehir için çalışmıyormuyuz?

Ama son zamanlarda özellikle seçimlerle beraber istenmeyerek de olsa ayrıştırmaların yapıldığı gözden kaçmıyor. Yada seçimlerle beraber bu ayrışmalar gün yüzüne çıkıyor. Samsunda yayın yapan gazetelerin sitelerindeki yorumlara bakmanız bu ayrışmanın halk arasında ne kadar da arttığını göreceksiniz. Trabzonlu Samsunluya kızıyor, Samsunlu Rizeliye kızıyor, Antepli Gümüşhaneliye kızıyor. Siyasilerin ve yerel yöneticilerin ilk yapması gerekende Samsunluluk bilincini yerleştirmek olmalıdır. Samsundaki insanların “Samsun sevgisi” ortak noktasında buluşmasını sağlamalıdır. Yoksa Samsunun gelişmesi zor görünüyor.

“Bedesten Çarşısı” Samsunun bir zamanlar ki ticaret merkeziydi. Burada üniversite yıllarında çalışma fırsatı buldum. Buradaki bir çok imalatçının daha kolay iş yapabilmek ve daha çok para kazanmak için İstanbul"a gittiklerini gözlemledim. Bunların içinde her memleketten insanımız vardı. Ama bunların hepsi Samsunluydu ve Samsuna hizmet ediyorlardı. Onların ortak paydası Samsun olsaydı gider miydiler? Bu ortak payda kazandırılmalı insanlarımıza.

Trabzonlular Samsunlulardan üstün müdür? Tabi ki hayır. Peki ya Trabzonlular Samsunu bırakıp gitmelimidir? Tabi ki hayır. Antepliler Samsunu terk mi etmeli? Tabi ki hayır. Gümüşhaneliler köylerinin yolunu mu tutmalı? Tabi ki hayır.

Bugün Samsunda çok büyük bütçeler ile iş yapan, parasını ve yatırımını Samsuna yapan insanlar Samsunda doğmuş bir kişiden daha mı az Samsunludur. Samsundaki insanları doğunun güzel yemekleriyle tanıştıran, burada ev almış yatarım yapmış bir Antepli Samsunda doğmuş bir kişiden daha mı az Samsunlu. Şoförlük yapan Gümüşhaneliler, fırıncılık yapan Rizeliler Samsunda doğan bir kişiden daha mı az Samsunludur.

İstanbul da yaşayan İstanbul"a katkı sağlayan şu ünlülerin (Orhan Gencebay - Samsun, Özcan Deniz - Ankara, Burhan Cacan - Agri, Hülya Kocyigit - Bulgaristan, Candan Ercetin - Kirikkale, Özlem Tekin - California, Acun Ilicali- Erzurum, Sebnem Ferah- Yalova) evlerine dönmelerini sizce İstanbullular ister mi? Yada onlar buralı değil, diyerek mi yorum yaparlar. Bu ünlülerde kendilerini dışlanmış gibi hissedip hakaret mi yaparlar?

Herkes birilerini beğenmeye bilir? Birileri kendi bölgesinin insanına kıyak çekiyor olabilir. İşi bilmediği halde birilerine makam vermiş olabilir. Ama bunlar memleketler üzerinden değil yanlışlık üzerinden tartışılmalı. Ortada bir yanlış varsa kim yapıyorsa yanlıştır. Yanlış, yapanın memleketine göre doğru olmaz.

Samsunda yaşayan herkes şuna karar vermeli Samsun hepimizin ve onu geliştirmek ve güçlendirmek için kenetlenmeliyiz. Ayrışmalar Samsunda yaşayan Samsunlu, Trabzonlu, Rizeli, Artvinlinin çocuklarının geleceğine kısaca Samsuna zarar verir. Memleketlerin değil hedeflerin ve ideallerin önemli olduğunun en büyük göstergesi hiç kuşkusuz Çanakkale şehitliğidir. Memleketimizin her köşesinden insanımız yatar oradaki topraklarda.

Memleketlerin değil hizmetlerin ve Samsuna nelerin yapıla bilineceği, gençlere nasıl iş sahası açılına bilineceğinin yolları tartışılmalı insanımız tarafından. İnsanımız tarafından Samsunun orta göbeğinde iş yapamadığı için kapanan kitapçılar tartışılmalı. Samsunda köşe başında boş boş duran her memleketten gençlerimizin geleceği tartışılmalı. Belediyelerde insanımızı azarlayan, yol göstermeyen memurlar tartışılmalı. İş bilmediği halde makam verilen kişiler tartışılmalı. Otobüs, banka kuyruğunda sırasını beklemeyen insanlarımızın eğitimi tartışılmalı. Çevre iller ekonomik olarak büyürken Samsunun en az onlar kadar neden büyümediği ve nelerin yapılabilineceği tartışılmalı. Gazetelerin internet sitelerinde kültür, ekonomi, eğitim konularına neden hiç yorum yapılmadığı tartışılmalı. Samsunda kitap okuma oranın neden düşük olduğu tartışılmalı.

Kısaca SAMSUN"un geleceği tartışılmalı.