SENİNLEYİZ REİS.

Samsun otogarında başlatılan yeni uygulamaya göre Otobüs firmalarının ücretsiz olarak koymuş oldukları servis araçları maliyetleri düşürmek adına kaldırıldı. Özellikle gece otogara gelecek olan yolcuların evlerine nasıl gideceğini kimse hesaba katmamış anlaşılan. İki saat otogarda beklemenin yanı sıra özellikle Tekkeköy’e gidecek olanlar daha fazla beklemek zorunda kalıyor. SAMULAŞ A.Ş in koymuş olduğu otobüs seferleri saat başı hareket etmekte bazı güzergâhlarda neredeyse hiç hat yok. Gece tarifesinden taksiye binsen otobüs biletinden fazla tutar.

Maliyetleri azaltmak için servisleri kaldırmak yerine servisleri ücretli yapsanız daha mantıklı olmaz mıydı?

Yoksa amaç mı farklı?

Maliye bakanı sevgili damat da borcunu ödeyemeyen mükelleflerin tüm şirket hesaplarına, maaş hesaplarına bloke koydurmuş. Bakmayın siz kanunun “maaş hesaplarına konan hacizin toplam maaşın dört de birinden fazlasına konulamaz” dediğine. Maliye koymuş. Hadi sen git şikâyet et. Nereye edebiliyorsan.

Aile çalışma ve sosyal hizmetler bakanlığı müfettişleri Karadeniz bölgesinde ağırlık inşaatlar olmak üzere İş sağlığı ve güvenliği denetimlerine başladılar. Her tarafa müfettişler yollamış. Cezalar havalarda uçmaya başladı. Bir iş güvenliği uzmanı olarak beni mutlu etmedi diyemem. Lakin zamanlama bir sıkıntı var gibi geldi bana. Bir de bu müfettişler neden hiç doğuya gitmezler. Ya da gönderilmezler.

Damat da dahil olmak üzere birçok bakanlık, kamu kurumu kendi ayağına sıkmak için adeta yarışa girmiş. Yoksa reise mi?

Herkes günü kurtarmanın peşine düşmüş.

Rahmetli Turgut ÖZAL’ın 20 sene önce bir seçimden sonra söylemiş olduğu meşhur bir lafı vardır. “Seçimden önce zam yapacak kadar enayi miyim” demişti. Seçime kadar tek kuruş zam yapmamış seçimden sonra yağdırmıştı.

Yarını düşünen yok.

Bir diğer konu da Belediye başkan aday adayları.

Samsun da dahil olmak üzere bakıyorsun birçok Milletvekili Belediye başkanlığına aday adayı olmuş durumda. Madem Belediye başkanı olacaksın neden milletvekili oldun ki?

Yoksa önce kapağı sağlam bir yere atalım da sonrasına bakarız düşüncesi mi hakim.

Sözün özü her türlü haltı yiyeceksiniz seçim zamanı reis sahaya çıkacak ve seçimimi kurtaracak. Yok öyle yağma. Oturduğunuz koltuğun hakkını verin artık.

Yukarıda yazdıklarım buz dağının görünen yüzü bile değil.

Şurada Seçime 5 ay gibi kısa bir süre kalmışken bu kadar aptallık üst üste nasıl yapılır anlamış değilim. Damadın ekonomiyi düze çıkaracağına adım gibi eminim. Hem de çok kısa süre içerisinde. Çıkarmasına çıkaracak da kimlerin üzerine basarak çıkaracak diye fazla düşünmeye de gerek yok sanırım. Trafik cezasını ödeyemeyen kişinin bile tüm maaşına bloke koyarsan, Ağa babalara ellemezsen düzeltirsin. Borç 200 TL koyduğun bloke 2 bin TL. İşin tuhaf yanı 200 TL yi ödemek için 2 bin TL para olan hesabına da dokunamıyorsun. Başkasından borç alacaksın. Düşünün bu miktarın

daha fazla olduğu kişileri ve firmaları. Paran var ama ödeyemiyorsun. Bu çarpıklıkları düzeltmek için daha neyi bekliyorsunuz.

Türkiye de Haziran 2018 verilerine göre 4 kişilik bir ailenin açlık sınırı 1714 TL, yoksulluk sınırı 5 bin 584 TL olmuş iken neyi konuşuyoruz ki?

Her şeyi Reis mi düzeltecek.

Reis olmasa baraj altı kalacağınızın farkında değil misiniz.

Samsun Otogarında ki servis sorununu da Reis mi çözecek?

Fındık fiyatlarını açıklamak Reise mi kalmış?

Sen fındık fiyatlarını Haziranda açıklamaz isen geç de olsa düzeltmek yine Reise kalıyor.

Peki, neden bu haldeyiz?

Çünkü koltuk sevdası yüzünden.

Çünkü inisiyatif alıp cesaretli davranamamaktan

Çünkü kimsenin halkı düşünmemesinden kaynaklı.

Çünkü Her şeyi reis halleder nasıl olsa düşüncesinden.

Ayağımız takılsa düşerken Reis niye tutmadın diyecek hale geldik.

Ne yaparsanız yapın içimizde ki Reis aşkı bambaşkadır.

İçişleri Bakanı Süleyman SOYLU’nun 16 Aralık 2017 de dediği gibi

“Recep Tayyip Erdoğan Siyaseti bıraktığı gün Siyaset kapısından içeri girmeyeceğim”

Sanırım bizler için de o gün siyaset bitecek. En azından kendi adıma bunu söyleyebilirim.

Her şeye rağmen seninleyiz Reis.

Kalın Sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erol Sancak Arşivi
SON YAZILAR