Sevgisizlik;Sigara ve Ötekiler

İster zengin ol, ister fukara

     Yemekten sonra, yak bir cigara…!

     O kadar kıymet veriliyor ki, ilköğretim ağındaki çocukların bile %65"ini “pasif içici” konumuna sokuyor “yetişkinler”!?... Ne başarı ama!

     85100 mm uzunluğunda ve 4-8 mm genişliğinde tütün bitkisinden üretilen keyif verici madde olarak biliniyor. Ama sadece keyif vermiyor; musibet de veriyor.

     Uzmanlar sürekli uyarıyor… Tiryakilerin bir kısmı bu sayede hayatlarının geri kalanında sağlığını koruyabiliyor.

     Marmara Üniv. Tıp Fak. Öğr. Üyesi Prof. Dr. Elif Dağlı “Sigara tiryakiliği sebebiyle yılda yaklaşık 100 000 insanımızı kaybediyoruz.” diyor.

     Sigara dumanı keyif verebilir ancak her çekiş insan hayatından biraz daha alıp götürüyor.

     Sigarada birçok kanserojen madde bulunuyor: Arsenik, kadmiyum, hidrojen siyanid, toluen, amonyak, propilen glikol vs. yüzlerce zararlı madde tütünün yanmasıyla ortaya çıkıyor.

     Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) sigara ile ilgili uyarıları tüm dünyada sürdürüyor. WHO"nun duyurularına göre; sigara içmek kan akışını yavaşlatıyor, cinsel iktidarsızlığa yol açıyor, spermlere ve ovumlara zarar veriyor, doğurganlığı azaltıyor, cildi bozuyor; kanser türlerinin % 30 sebebi olarak sigara gösteriliyor. Akciğer, boğaz, yemek borusu, mesane, pankreas, böbrek, bağırsak, mide ve meme kanserinde en önemli sebep olarak gösteriliyor.

     Alkol içildiğinde şişede durduğu şekilde durmadığı gibi; tütündeki maddeler de dumanı çekildiğinde sarılı olduğu kağıtta kalmıyor.

     Sigara insanı öldüren ve yasal(!) olarak satılan tek madde. Dünyada sigara içen 1,3-1,4 milyar insan var. Bunun yaklaşık 1 milyarı yoksul ve gelişmekte olan ülkelerde. Üretim merkezleri zengin ve gelişmiş ülkelerde. Tütün de sömürü olarak kullanılmakta ve sağlığa olan zararları perdelenmektedir. Türkiye sigara pazarında günlük 20 milyon $; yıllık yaklaşık 7 milyar $ gibi bir rakam dönmektedir. Ülke olarak bu rakamları mesela spor faaliyetleri için, mesela uzay araştırmaları için harcadığımızı bir düşünün bakalım!?...

     2006 yılında kapalı yerlerde sigara içilmesini önleyen İskoçya"da, 1 yılda kalp krizi vakalarının %17 azaldığının tespit edildiği açıklandı. ABD"de 1950 yılında nüfusun %70"i sigara içerken, 2007 yılında bu oran bilinçlenme sayesinde %21"e düşmüş.

     Sigaranın sağlığa ne kadar çok zarar verdiği gösteren dehşet verici kanıtlara ve kişisel tespitlere rağmen, insanımızın tütüne olan ilgisini ortadan kaldırmak mümkün olmuyor.

     Allah (c.c.)"ın verdiği sağlık emanetine “ihanete” devam mı?,tamam mı?

     Niye böyle kendine zarar verdiğini bilerek bir davranış geliştiriyor insanlar? Bana göre en başta gelen cevap “sevgi” sorunu! Toplumda mutsuzluk ve umutsuzluk sürekli büyüyor…

     Sevgi aşılamaya çalışan çeşitli kitaplar yayınlanıyor, akademik çalışmalar yapılıyor; okul yönetimleri, öğretmenler program yapıyor vs.

     Sadece “maddeci zihniyet”in hakim olduğu sistemde rağbet paraya, mala-mülke-makama ve konfora-zevke oluyor…

     Kendini bilmezliğin yaşandığı, insanların otomatikleştiği, beyinlerin uyuştuğu, düşüncelerin kısırlaştığı bir toplumda, çıkar uğruna bitmeyen savaşların barut dumanlarından ilahi bir lütuf olan sevgi enerjisi nasıl olup da yol bulup “insana” ulaşacak?!...

     Yollar kapatılmış, kanallar kapatılmış…

     İnsanlar özgürlük aldatmacasıyla darmadağın… Ötekileştirmeler devasız bir hastalık gibi gittikçe yayılıyor.

     Birlik, beraberlik, barış, kardeşlik… Kelimeler olarak kulağa hoş geliyor da; sevgi bağı oluşturulmadan nasıl gerçekleşecek?

     Bütün ihtiyacımız sevilmek.

     Hastalığımız sevememek efendim! Sevememek!

     Sevgi yoksa onun yerine, insanlar başka şeyleri ikame etmeye çalışıyorlar. En kolayı da sinir sistemini uyuşturan içecekler oluyor tabii ki. Sigara, alkol, esrar, eroin vs.. Sonrası gümmm!

     Faruk Levent KURT isminde ilköğretim 4. sınıf öğrencisi bir oğlum var. Sigara ve diğer zararlı içeceklere karşı okul arkadaşları ile birlikte mücadele kampanyaları yürütüyorlar.

     Ben de ona sigarayı, alkolü, esrarı kötülemektense sevgiyi; ilahi sevgiyi, yaptıklarımızı Allah Rızası için yapmayı öğrenmeli ve öğretmeliyiz diyorum…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Fikret Kurt Arşivi
SON YAZILAR