Sivil yeni bir Anayasa
Türkiye"de kurumlar arası ilişkilerin zedelendiği ve yetki tartışmalarının yaşandığı şu günlerde artık yeni sivil bir Anayasa"nın yapılması kaçınılmaz olmuştur. Millet huzur ve refahın yaşanacağı günü özlemle beklemekte, bu konuda da atılacak adımların biran evvel hayata geçirilmesini beklemektedir. Çünkü Türk Milleti tartışma ve kavgalardan bıkmış, modern ve gelişmiş bir ülke olma yolundaki özlemlerinin giderilmesini arzulamaktadır. Millet olarak İnsanlar işsizlik ve ekmek kavgası verirken, birilerinin toplumun sorunlarını unutarak kendi aralarında yetki tartışmaları ile oyalanmalarını hazmedememektedir. Yaşanan ekonomik, politik, sosyal krizlerin ve kargaşaların kaynağının 1982 Anayasası olduğu apaçık ortadadır. Ve artık bu ülkeyi yöneten her kesimin elini taşın altına sokarak bu ülkenin 1982 Anayasasından kurtarılması gerektiğini kendinde borç bilmelidir. Öncelikle yapılacak anayasada millet mi devlet içindir, yoksa devlet mi, millet içindir? Bu net ve açık bir dille ifade edilmelidir. Bu ülke insanları, 90 yıl önce 1921 Anayasasında Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir dememişler midir? Demokratik ve gelişmiş ülkelerin anayasalarında da devletin millet için var olduğu da aşikârdır. Çünkü Devleti var eden millettir. Bu anlamda devletin millet için var olduğunun göz önünde bulundurulması gerekir. Peki, yapılacak Anayasa nasıl olmadır? Yapılacak yeni sivil Anayasa kısa, öz ve anlaşılabilir olmalıdır. Yoruma kapalı, net çizgi ve ifadelerle belirgin olmalıdır. Ülke güvenliği ne kadar önemli ise, kişi özgürlükleri de en az güvenlik kadar önemli olmalıdır. Ne güvenlik yarım adım ileri de, nede özgürlük yarım adım geride olmamalıdır. Hiç biri, birbirinin önüne geçmemeli hatta her ikisi de eşit ölçülerde birbirine yakın olmalıdır. O kadar yakın olmalıdırlar ki; Tıpkı ikame mallar gibi birbirlerinin tamamlayıcısı gibi olmalıdır Özgürlük sadece belli kesimler için değil, bu ülke içinde yaşayan tüm vatandaşlar için eşitlik ölçüleri içerisinde kullanılmalıdır. Yeni Anayasa düzenlenmesinde siyasi partilerin kapatılmaları da yeniden düzenlenmeli ve demokrasiyi adeta arkadan hançerlemek isteyen bu anlayış ortadan kaldırılmalıdır. Yapılacak olan yeni sivil Anayasa da nasıl ki bu ülkede simitçisi, boyacısı, manavı ve esnafı siyaset yapabiliyorsa, kamu çalışanlarına da aynı hak ve özgürlükler sağlanmalıdır. Kısacası; yeni sivil Anayasa Türkiye"nin ve insanımızın önündeki engelleri kaldıran, hak ve özgürlüklerdeki sınırlamalara son veren, özgürleştiren, Devleti ve özgürleşen bireyi var eden, kendi milletini tokatlamayı meziyet sayanlara haddini bildiren, inançları ve inananları düşman görmeyen, çalışanına toplu sözleşme ve grev hakkını kullanmasını sağlayan, bireylere pastadan gücü yettiği kadar değil, hak ettiği kadar pay verecek şekilde, demokratik sosyal hukuk devletini gerçek anlamıyla var eden, sivil ve yeni bir Anayasa olmalıdır
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.