TERÖRİZMİN KAYNAĞI
TERÖRİZMİN KAYNAĞI
Sanayi devrimine, sanayi darbesi adı çok daha uygun bir yakıştırmadır aslında. Sanayi devriminden sonra kan ve göz yaşı hakim olurken dünyaya, zengin ve fakir ülkeler arasında oluşan uçurumda artmıştı. Sömürülen açlık ve iç karışıklıklarla boğuşurken, emperyalist güçler doymak bilmeyen bir hırs ile kanla beslendiler.
Güçlü olan devletler, stratejik önemi olan ya da ham madde ve pazar ihtimali olan ülkelere kendi çıkarlarını sürdürebilme adına terörizmin her türlüsünü kullanarak girmiştirler. Amaç hedef ülkenin güçsüzleştirilmesiydi. Ekonominin terörle mücadele ile zayıflatılması, güçlünün hem hedef ülkeye hem de diğer taraftan gizli desteklediği terör örgütlerine sağladığı silahın satımı ile iki taraflı kazanırken , kendi toplumlarını refah içinde yaşatıp, ezilen hedef ülkeye de demokrasi sopasını layık görmüştürler.
Bir örnek...
Fransız devriminden sonra Avrupa’da başlayan özgürlük hareketi ile başa çıkamayan İspanya, diğer ülkelerden yardım ister, o döneme kadar sömürgeleri olan bu ülke aslında oyun dışına alınıyordu. İspanya’nın, Amerika kıtasındaki sömürgelerine yönelen Avrupa devletleri karşılarında Amerika’yı bulur. Bu duruştan istifade eden sömürgeler bağımsızlıklarını ilan ederler.
Amerika Birleşik Devletleri batı sahillerindeki üretimi veya askeri hareketlilikte donanmasını Güney Amerika’nın çevresini dolandırırken uğradığı zaman ve ekonomik kaybını önlemek için, Kolombiya sınırları içindeki Panama Kanalı'nın inşasını 1914 yılında bitirir. Kolombiya, Kanal'ın işletilmesini ABD’ye devretme yetkisini senatosunda onaylamayı reddedince, ABD bu kanalın kontrolünü ele geçirmek için Kolombiya içindeki ayrılıkçıları teşvik eder. Çıkan ayaklanmayı bastırmak için gelen askeri güç, ABD savaş gemilerince engellenince isyancılar Panama devletini kurduklarını 1903 yılında ilan ettiler ve yeni ülkeyi ilk tanıyan ABD oldu.
ABD ,Panama kanalı üzerinde yeni haklar kazandığı bir anlaşmayı Panama devleti ile imzalayarak kanal çevresindeki bölge ve 5 adanın sahibi oluyordu. Görüldüğü gibi emperyalist devletin çıkarı varsa, o bölgedeki devletin veya halkının hiçbir önemi yoktur.
İkinci Dünya Savaşı sonrası oluşan kutuplaşma sonucu Rusya ,ülkemizden boğazlar üzerinde hak iddia ederek Doğu Anadolu’dan toprak istediğinde, ülkemiz Amerika’nın çarkları arasına itilmeye başlamıştı. Gelen askeri ve ekonomik yardımlar bizi bağımlı hale getirmeye yetmişti. Borçlanan ülke bir de iç karışıklıklarla mücadele etmeye başladığında artık kontrol emperyalizmin eline geçmişti.
60’lı yıllarda temeli atılan Anarşizm ülkemizde sürekli iç sorunları tetiklemiş , ihtilaller ve oluşan sağ -sol çekişmesiyle ülke baş başa kalmıştı. Tüm enerjisini iç meseleler üzerine yoğunlaştıran ülke ekonomisi tabana vurmuş, gelişme sağlanamayıp sadece dışarıya bağımlı hale düşürülmüştü.
İhtilalden sonra çalkantılı dönemden geçen ülke yeni ekip ile yükselişine bir ivme kazandırmaya başladığında, hazırlanan bir terör sorunu hız kazanmış ve ülkenin başını kaldırması engellenmiştir. Terörün yanı sıra komşu devletler ile sürekli problemler yaşanınca da silah tüccarlarının en büyük silah pazarı haline gelmiştik.
Şimdi ülkemizde terörizmin nereden kaynaklandığını ve bitip bitmeyeceğini sizler değerlendirin. Eğer pkk terörü son bulursa adı değiştirilerek başka bir oluşumla mücadelemiz devam edecektir. Ülkenin bu kısır döngüden çıkması için herkesin birlik beraberlik içinde olması gerekmektedir.
Umarım seçim sonucu daha olumlu gelişmeler ile tüm halkın huzur içerisinde yaşamasını sağlayacak bir oluşuma gireriz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.