YGS'de şifre skandalı
Aksi bir şey olsaydı zaten şaşar kalırdım. Adamlar yine allem ettiler kalem ettiler YGS'de şifre olayı iddiaları gündeme bomba gibi düştü. Nedir bu insanların öğrencilerin, velilerin çektikleri anlayamıyorum. İnsanlar zaten burunlarından soluyarak güç bela şartlarda çocuklarını sınavlara hazırlarlarken aradan kısa bir süre geçiyor ve Eğitim-Sen Samsun Şube başkanı arkadaşımız Metin Erol bomba gibi bir açıklama da bulunuyor. Metin Erol şunları söyledi açıklamasında: Geçen hafta yapılan YGS'ye 1 milyon 700 bine yakın aday katılmıştır. Daha üzerinden bir hafta geçmeden YGS'de yeni bir skandal ortaya çıktı. KPSS'deki skandalın muhatapları ortaya çıkarılmadan YGS'deki şifre skandalının hesabını kim verecek? Bu şifreler kimlere gönderilmiştir? Hiçbir donanıma sahip olmayan adayların dahi bu şifre yöntemiyle 20'den fazla soruyu rahatça çözülebileceği ortaya çıktı. Cevap şıklarında yer alan sayılar küçükten büyüğe doğru sıralanmaktadır. Çakışan sayılar varsa doğru cevap da o şık oluyor. İkinci şifrede de doğru yanıt sürekli (A) şıkkı olmaktadır. ÖSYM başkanının değişmesinden sonra sınav sorularını hazırlayanlarda değişmiştir. Bu durum skandalla bir ilgisi var mıdır? Sınav sor kitapçıklarında kişinin resmi olması güvenliği artıran bir önlem değil, aksine bir güvensizlik sorunudur. Bu durum şifre yöntemiyle adrese teslim anlamına mı gelmektedir? Milyonlarca gencin yıllarca emek verdiği, ailelerin de çocuklarının geleceği için çalıştığı bir ortamda; ÖSYM bu skandalın hesabını vermek zorundadır. Açıkça söylüyoruz: Eğitim Sen olarak çocuklarımızın geleceği ile oynayan davranışların karşısında olacağız. Bu olayın peşini bırakmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Samsun Eğitim-Sen Şube başkanı arkadaşımız Metin Erol, bu işin peşini bırakmayacakların ı söylemişse dediklerini harfiyen yerine getirirler yaparlar. Eğitim-Sen bu işi ya genel merkez düzeyinde yada Samsun Şube özelinde bir yapacakları girişimlerle sonuca ulaşacaklardır. Daha da olmadı hukuksal bir yol izleyerek iptal başvurusunda bulunacaklardır. Yıllar sonra bu YGS'de ben yeniden tattım. Fakat böyle bir açıklamayı okuyunca o öğrencilerin neler çekerek hangi aşamalardan geçerek ne ekonomik zorluklarla sınav salonlarına kadar geldiklerini, sınav salonlarında altlarına işediklerini, sözde çok sıkı bir sınav yapıldı görüntüsüyle Eğitim-Sen Şube Başkanı metin Erol'un yaptığı açıklamasıyla öğrenciler, veliler ve herkes dudak ısırtan hayretler içinde kaldılar. Yeğenimin sınavdan çıktığında ki yüz ifadesini anlatmak çok zor. Hele bir de arkadaşımın kızı girdi Huriye Süer Anadolu Lisesinde o da sınavdan çıktığında tek bir geometri sorusunda takıldım diye dışarıya çıktığında hüngür hüngür ağladı. Böyle bir bomba açıklamayı duyduğunda arkadaşımızı kızının halini ve diğer tün sınava giren öğrencilerin yüz ifadeleri gerçektende görülmeye değer ve yıllarca anlatılmakla bitmez. Bu kadar sıkı tutulan bir sınavda OMÜ Mühendislik fakültesinde öğrenci altına kaçırıyor. Fakat ne hikmetse kimse hesap soramıyor ve Metin Erol'un iddia ettiği gibi şifreler havalarda uçuşuyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diye sormazlar mı adama. Tabiki de sormazlar yada atı alan Üsküdar'ı geçti diyerek geçiştirmeye çalışırlar. Aslında çok önemli bir konuyu aydınlığa çıkaran Eğitim-Sen'e tüm veliler, öğrenciler destek vermeliler bu konuda. YGS sınavına giren öğrenci sayısı azımsanmayacak kadar çok fazla. Hepsi gerek öğrenci ve gerekse veli bazında ayaklandıklarında bakın siz cümbüşe. Metin Erol gibi duyarlı davranan tüm şube başkanlarını ve Eğitim-Sen genel merkezini öğrencilerimizi ve velilerimizi bilgilendirmek için yaptıkları bu açıklama nedeniyle kutluyorum. Eğitim sistemimiz gerçekten de tam bir felç olmuş durumda bir an önce eğitim nörolojisinde tedavi ettirilmeli. Yoksa ne elleri tutacak nede ayakları tutacak. Saygılarımla .