On yaşında mahalle baskısıyla !! ( bir dönemin soytarı lafı) oruca başladım, doğal olarak Cuma namazınada o dönem gittim. Cuma hutbesinden sonra imamın yapmış olduğu duyurudan çok etkilenmiştim,'' camimizin ihtiyaçları için dışarda sergi açılacak,ne verirseniz sizinle o gider''. Namaz sonrası dışarı çıkıyoruz, bir kutunun başında  bir  kişi ve bağırıyor, '' camiye yardım, camiye yardım'' hemen sağında ,solunda, merdivenlerde, dış kapının yanında kadınlar,yaşlı insanlar,  çocuk kucaklarında genç bayanlar '' Allah rızası için bir ekmek parası''  Aradan 30 kusur yıl geçti yine bir Cuma çıkışı aynı görüntü.

Olaki mahalle camisindeyseniz, kırk yılın başı Mehmet dayı atmışsa sergiye para, gözü tanıdıklarındadır. Kim yardım yapacak diye  yan yan sergiye bakıp durur. Eğer caminin iki çıkışı var ise buralarda parsellenmiştir. Cami görevlisi, dilenci tayfası tarafından. Hatta sergideki görevli sık sık uyarır, ''çekilsene kardeşim'' diye, bir ekmek parası alamayan ihtiyaç sahibi dilenci kardeşimizi. Birde adamlar görevleri gereği sadece altı  rekat namaz  kılarlar ve asla  kalan bölmü kılamaz (sonradan bunu da edenler vardır mutlakada birebir yaşadığım için kesin konuşuyorum,amacım o kötü görüntüye işaret etmektir). Çünkü, camiye yardım, Rizenin Ardeşen ilçesindeki Armutlu köyünde yapımı devam eden camiye yardım, bilmem neredeki camiye yardım. Bitmez bu yardım isteklerinin ardı arkası o nedenle Cuma günü altı rekatı geçmez bu görevlilerin namazı. Bazı imamlar uzak diyardaki cami inşaasını görmüş gibi,nokta atışı  yapar. Yarım kalan minarenin tamamlanması için, sıvanın tamamlanması için.

Camilerin ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmıyor,doğal olarak bir akarın olması gerekmektedir. Bu akar olayı Allah rızası için bir ekmek parası diye el açanla, ne verirsen o senle gider, aba altından sopa gösterme eğiliminin devamındaki camiye yardım cümlesi arasında fark kılmamaktadır.   Camiler bizim bunu inkarda etmiyorum, ama bazı noktalarda sorgulanmaya müsaıt açıklık bırakmaktadır. Camide bir vakit namazı kaç dakıka sürer. Ortalama on beş dakika diyelim, yazın serin kışın sıcak olmalı cami, klima olmazsa olmazımız. Her namaz saatinde yakılmasıda olmazsa olmazlarımızdan. Cami kışın sıcak değilse ,yazında serin değilse cemaat gelmez. Klimalarmı cemaati camiye çeker. Devasa yapıların 5-10 yaşlı cematle vakit namazı kılmasının nedeni camiye yapılan yatırımmıdır.  Her camide sıcaklık sornu bir şekilde halledilmiştir neden cemaat sayısında artış yoktur. Mutlaka faaliyetleri  mevcuttur imamlarımızın ama,  cami buz gibide olsa halk ile birebir yapılan konuşmalarla  cemaat sayısının artacağını kanaatindeyim. Klima varken doğal gaz sistemine geçilmesi, tabiki mümkünse olsun, kimse olmasın demiyor, ama  bunu dışardaki sergilerle değil. Caminin belli yerlerine konacak yardım sandıkları ile,başına adam dikmeden her hafta yardım toplanacağını söylemedende yapmak  mümkündür.

Rize'nin Ardeşen içesindeki camiye yada kuran kursuna  burdan yardım toplayalım, hatta Afganistan'daki, Afrikada'ki camiler içinde toplayalım. Söz gelimi 200 tl topladık, cami görevlisi bankaya gitti adı  gecen ilçedeki camiye parayı yollamak için memura parayı verdi. Memur, '' havale ücreti içindenmi dışındanmı'' dedi. Görevli ''Allah rızası için ''dedi. ''Hocam banka benim olsa tamamda sistem bu''. ''Ne kadar'' ''otuz lira''''içinden alın'' şimdi ben başlayayım düşünmeye. Şu kadar kişi verdi, adam başına havale parası üç kuruş,benim verdiğim bu,kalan bu. Benimle gelmeye yetmez haftaya tamamlarız.

Peki tuvaleti işletilmeyen camilerdeki tuvalet temizliği nasıl yapılmakta, bunu hiç düşündünüzmü. Ya Allah rızası için biri yapar,ya imam,ya müezzin yapar,yada paralı biri tutulur. Parasını kim verir, devlet bunu vermez, imam cebinden vermez, e o temizlik mutlaka yapılacak.

Kısacası ihtiyaç mutlaka vardır ve giderilmesi gerekmektedir. Ama bunun yolu her Cuma, hutbede sergi ilanıyla yapılmamalı. Milletin beynindeki bu kötü imajı silmek için,lütfen diyanet adım atsın.