M.HÂLİSTİN KUKUL

     Aşkı ezberlemek istiyorum ammâ onu, bir türlü aklımda  tutamıyorum!.. Hâfızam zayıf da ondan mı bilemiyorum!..Belki de, o, akıl kârı değil!..

      Her aklın, bir 'kör noktası' vardır ya, belki de benimkisi öyle!..

      Ne yapsam da, gönlümdekini aklımla birleştirebilsem!..

       Aklıma, akıl verebilecek bir akıl arıyorum, dostlar!..

       Beyaz köpüklü suların yalıyarları yaladığı yapayalnız zamanlardaki gibi, yanıbaşımda yangınımı söndürecek ve benliğime nüfûz edebilecek bütün sevdâ kıvılcımlarını sırlayıp saklayabilecek bir akıl istiyorum.

         Bu hususta, isteklerim, arzularım, ihtiraslarım hiç tükenmiyor!..Ne hâris biriymişim de kendimi bile tanımıyorum!

         Peşinen haber vereyim ki, aşk'ın başına hangi sıfatı eklerseniz ekleyiniz, ona, ilâve bir değer katmış olamazsınız. Bana kalırsa; onu, sâdece ve sâdece asıl hüviyetinden saptırmış olursunuz!..

        Tabiî ki, bu benim düşüncem!..

        Aşk, aşk ise, ona, daha ne gibi  vasıflar katıp da kendi olmaktan öteliyor ve çıkarıyorsunuz onu?..

          Elbette ki, 'siz' değil!..Öyle anlatmış veya anlaştırmış isem kusur benimdir!..

          Fakat, yine de bir sözüm olacak!..Yine, siz diyeceğim; ve siz, onu, istediğiniz sıfatla yaftalayabilirsiniz fikrinde karar kılacağım!..Arzu ve fikir sizin!..Yaftalamak, biraz kaba mı düştü dersiniz!..Başka ne diyebilirim ki?..

       Aşk'ı; "kendisi ile", düşünmekten başka çâre mi var, söyleyiniz!..

       Aşk'ı, aşk ile anlamak yâni!..

       Büyük şâirimiz Bâkî diyor ki:

                            "Cihân efsânedir aldanma Bâkî

                             Gam ü şâdî hayâl ü hâba benzer"

       Bu dünyâ, bir 'gözgörümlüğü' ise; buranın nesine kanayım?

       Aşk'ı olmayan 'cihân'ın  "gam'ını da,  'sevinç'ini de ne yapayım?

      Güneşin ilk ışığından evvel, ellerimi açarak yaptığım her duânın yüzüsuyu hürmetine gönlümü kâinatla kucaklaştırdığım zamanlar, kanatlarım var mıydı ki, gezdiğim yerlerin iklîminde kayboldum !.

       Huşu içersinde, Rabb'imden, kendim, âilem, milletim ve insanlık için niyâzda bulunduğum zamanlar, yaşadığımın farkına vardım, o kadar!..

       Şimdi de, her şeyin samimiyet olduğunun idrâkindeyim!..Bu duâlarımın, Rabb'im tarafından kabûl göreceğine îmânım tamdır!..

      Yüreğime saplandı sandığım oku, her zaman  bu îmânla çıkardım!..

M. HALİSTİN KUKUL

     Nabzım; nazımı çektiği sürece daha hızlı atmayacak!..Niyâzım;  sâdece namazım sürdüğü sürece olmayacak!..Niyâz; zamanımın, her zerresinde, muhâfızım olacak!..

       Zayıflığım, aczim, niyâzımla zenginleşecek!..

       Kıymetsiz sandığım her şey, birer birer karşıma çıkacak ve hazîne hükmünde olacak!..

       Çünkü; bir şeyin kadrini bilmek, şükürdendir; bunu anlamalıyım!

      Neyin, nerede, niçin, nasıl ve ne kadarla ölçüldüğünün şuûrsuzluğunu yaşıyorsam, bir yerlerde, bir şeyler unuttuğumu bilmeliyim!..

        Bakışların, bembeyaz kar taneciklerinin yapayalnızlıktan düşüşündeki safîyet gibi, beni cesâretlendiriyor.

        Fethedilmem hiç de zor değil!..Makûlüm!..Mâsûmum!..Mazlumum!..

        Buğulanan gözlerime, dolu yağdığı zamanlar, cümle âlem kavrulmaktan söz ediyordu!..O hâli yaşamadığım için, bilemem!

         Hayâta küsmenin kime ne faydası var ki, ben de küseyim!..Sâdece âcîzlik!..

         Sen, sen ol da, asla âcîz olma!..

         Gül bahçelerindeki rayihalardan, haz ırmakları akıt gönlüne!..Göz pınarlarının şelâlelerinden süzüver nezâket coşkunluğunu...

          Kalemin, kurşun olmasından, dolma olmasından, divit olmasından, tükenmez olmasından sana ne?..İllâ ki, gün gelecek, bütün kalemler tükenecektir, bilmiyor musun?

           Mürekkebin, bütün akıncı orduları sürüp gitmesinden haberin mi yok, yoksa?..

           Fakat; "denizler mürekkep olsa"yı asla unutma!..

           Hiçbir renk, bir diğerinin yerini tutmaz!..

           Gözyaşının, merhamet olduğu da aklının bir kenarında bulunsun yeter!..

           İster inan bana, benimle gel!..İster, istediğin istikamete doğru yürü!..Bütün yollar...istisnâsız...birer yoldur!

          Eğrisi- dolambaçlısı da var, düzü-doğrusu da...İnişlisi de var, çıkışlısı da!..