Ben basın camiası içinde yer aldığımdan  bu yana  basının ülkemizde özgür olmadığını gördüm. Aslında basının özgürleşmesi için bütün (!)  meslektaşlarımız  ellerinden geleni yapıyorlar.(!)  basının  özellikle bizim ülkemizde hür olmadığını herkes  çok  iyi  biliyor. Hatta basının içinde görev alan fakat kılını bile kıpırdatmayanlarda  var. Hele hele de bu dönemde yandaş medya o kadar  rahat hareket ediyor ki akıllara eziyet. Onların yazdıkları ve çizdiklerine hükümet kanadı sessiz kalırken yandaş olmayan medya hemen kıskaç altına alınarak susturulmaya çalışılıyor. İşte bunun en yakın örneğini anlatan Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şubesi yönetim kurulundan gelen açıklama. ÇGD Ankara Şubesi Yönetim Kurulunun  gönderdiği açıklamasında  geçtiğimiz günlerde Ankara'da, ODA TV'ye yapılan baskın ile ODA Tv sahibi gazeteci Soner Yalçın ve 3 arkadaşı  göz altına alındılar. Yapılan sorgulamalardan sonra göz  altına alınanlardan birisi Cumhuriyet Savcılığı tarafından serbest bırakılırken diğer  2 arkadaşıyla  birlikte Soner Yalçın'ın tutuklanmaları istemiyle mahkemeye gönderildiler.  Gazetecilerin suçları nedir? Neden tutuklandılar?  ÇGD'den meslektaşlarımızla ilgili gelen açıklama aynen şöyle:

“Meslektaşlarımızla dayanışmamızı sonuna kadar sürdüreceğiz”

Türkiye'de basın özgürlüğüyle kamu yayıncılığının, 'kısıtlayıcı' hukuksal düzenlemeler ve sahiplik yapısından kaynaklı karşı karşıya kaldığı birçok sorunu ne yazık ki AKP iktidarı döneminde artarak çığ gibi büyümüştür. Bu dönemde özellikle basın emekçilerinin özlük haklarında yaşanan kayıplar ve muhatap oldukları davalar önüne geçilemeyecek düzeye ulaşmış, 'muhalif' diye genelleştirilebilecek her türlü fikir ve düşünce ya susturulmak ya da satın alınmak istenmiştir. Düşünce ve fikri “Benden mi değil mi?” demenin ötesinde değerlendiremeyen; insanın, düşünen ve düşündüğünü ifade etmesiyle anlam bulan bir varlık olduğunu kavrayamayan bir anlayışın hakimiyetindeki bu süreçte 'çeşitli gerekçelere' dayandırılarak gözaltına alınan ve cezaevlerine konulan meslektaşlarımız arasına son olarak internet gazeteciliği yapmakta olan ODA TV çalışanları girmiştir.  Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şubesi olarak, ODATV internet gazetesinin yayıncılarına yönelik baskını ve gözaltıları şiddetle kınıyoruz. İktidar tarafından gazetecilerin sürekli hedef alınmasına ve “işine gelmeyen” haberleri engellemek için cezaevlerinin adres göstermesine artık tahammülümüz kalmadı. Kaleminden başka aracı olmayan habercilerin cezalandırılmak istenmesiyle, kamuoyunun bilgilenme ve haberdar olma araçlarının tekleştirilmesi, farklı düşünce ve tutumların kamuoyuna ulaşmaması amaçlanmaktadır. İktidar sözcülerinin, oluşturdukları kamuoyunun ardından sıklıkla dile getirdiği “Herkes hakkında soruşturma, kovuşturma yürütülmeli, herkes yargılanabilmeli” şeklindeki açıklamalarının uygulamalardaki tutarsızlığını ve samimiyetsizliğini görmemek bizler açısından en hafif ifadeyle saflık olur.

Yaşanan gelişmeleri, faşizmin en genel geçer  'ne olduğun değil ne olman gerektiği' mantığıyla tanımlamak gerekiyor dediler. Umarız(!)  bundan böyle hiç bir meslektaşımız düşüncelerinden dolayı yargılanmazlar. UMARIZ  BASIN BUNDAN BÖYLE ÖZGÜR OLUR...!