DEPREMİN ADI BU SEFER İZMİR
Salgın, yangın, sel derken yine canımızı yakan bir felaket yaşardık. İzmir'de yaşanan depremde hayatını kaybedenler üç gündür bize üzüntü yaşatırken, kurtulanlara da sevindik içimiz burularak.Hep söyleniyor deprem değil bina öldürür. Biz bunu acı bir şekilde tekrar görüyoruz. Görüyoruz da ne oluyor,daha önce de yaşadık bu acıları ama insanlar ders almıyor bir türlü.
Bir anda bir sarsıntıyla,korku ve dehşetle değişen hayatları izliyoruz.Enkaz altında kalan canlarda gözlerimiz. Daracık bir alanda,sıkışıp kalan,saatlerce kurtarılmayı bekleyen canlar.Bulunmak için dua eden,korkuyla,umutla beklerken saat mi geçti,gün mü bilmeden? Belki de bu bekleyiş içinde zaman geçtikçe nefesini tüketen canlar.
Ondört yaşında bir kız çocuğu bulundu enkaz altında iki gün sonunda,dokuz saat sürmüş kurtarma çalışması.Onu kurtaran ekipteki bayana kurtarılmayı beklerken"elimi tutar mısın? "diyor.Kalbim sızladı,gözüm doldu. İnsan hayatında bir ele bu kadar ihtiyaç duyulan bir an olmuş mudur acaba? Tanımadığın bir el hiç bu kadar iyi ve güvende hissettirmiş midir, diye düşündüm.
Kurtulduğuna sevinemeyenler var.Kimi evladını, kimi eşini, kimi anne babasını, kimi kardeşini beklerken bazen sevinç haberi aldı, bazen acı haberi.Sevincin acıyla yoğrulduğu, umudun umutsuzlukla iç içe olduğu anlar.Rabbim yardımcıları olsun.Salgında kaybettiğimiz hayatlara üzülürken, yaşamın her anında imtihanın farklı bir yüzü olduğunu görüyoruz.
Haberlerde en çok duyduğumuz hafızamıza yer eden iki isim Emrah apartmanı ve Rıza bey apartmanı. Rıza bey apartmanının çürük raporu varmış. Yani felaket geliyorum demiş zaten.Emrah apartmanın da üzücü bir hikayesi var.Müteahhit Hayati Uzun 1992 yılında Erzincan depreminde torununu kaybetmiş. Deprem sonrası ailesini alıp İzmir'e yerleşmiş bu binayı yapmış ve acısını unutamadığı torununun adını vermiş.Ne yazıkki yine aynı acıyla iki torununu ve gelinini bu sefer İzmir depremi ve yaptığı binayla kaybetmiş. Hangisine üzülse?
Biz bu felaketleri daha da yaşar, bu hikayeleri daha çok dinleriz.Çünkü insanların hırsları bitmez. Depremde binalara gömdüğümüz hayatlar,yangınlarla tükettiğimiz ormanlar,dere yataklarına göz göre göre feda ettiğimiz yaşamlar bu cehalet,hırs,adına ne derseniz ,dersimizi almadıkça bitmez.Bitsin artık bu 2020 diyenler umudunuzu kırmak istemem ama daha neler yaşayacağız kim bilir?İnsanlar kendini ,bu dünyayı,hayatları tüketmeye devam ettikçe bitmeyecek.
Depremde hayatını kaybedenlere Allah'dan rahmet diliyorum.Enkaz altında hala yaşayanlar varsa inşallah en kısa zamanda kurtulurlar.Dualarımız onlar için.Yardım timlerine ve o enkaz çalışmalarında bulunan uykusuz,yorgun ama bir can daha kurtarabilmek için canla başla çalışan, elleriyle, tırnaklarıyla enkaz kazanlara minnettarız.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.