KATİLSİNİZ
Askerlik hayatım boyunca bir çok kez rapor alabilmek için askeri hastahanelerde heyete girdim, en sıkı kontrolden ise Eskişehir'deki uçuş raporunu alabilmek için geçtim. Belirlenen gün ve sayıda ki insanlar içerisinde pilotlar, uçuş teknisyenleri her rütbeden insan vardı. En ince ayrıntılara dahi dikkat edilen bu doktor kontrollerinden sonra heyete giriyorsunuz, en ufak bir sorun karşısında ise heyet raporunuzu iptal ediyor. İster pilot olun, isterseniz helikopterde silah nişancısı olun.
Bu raporlar sonucunda özellikle ruh sağlığı konusu üzerinde daha fazla durulmaktadır. O raporu alan insan bir gece verilen emir ile helikopter veya uçağına binerek uçuş için hazırlık yapıyor. Kullandığı araç mühimmat yükleniyor ve hedef gösteriliyor. Uçuşa başlıyorsunuz, belirlenen hedefe geldiğinizde ise parmağınızın altında ki ateşleme butonuna basıyorsunuz ve silah ölüm kusuyor.
Aldığınız raporda ruh sağlığınızın yerinde olduğu tescil ediliyor, ateşleme butonuna basarken ruh sağlığınız değişiyor. bambaşka bir insan oluyorsunuz, aslında o değişim o araca binmek için giyindiğiniz de başlamıştı.
Sokakta ki halkın üzerine ölüm kusarken silahınız, ne vatan sevginiz, ne Allah korkunuz, nede sizi oraya yönlendiren düşüncenin sahiplerinin savunduğu hoş görü düşüncesi devreye giriyor. Devreye giren tek şey psikopat ruh haliniz.
Ankara Emniyet müdürlüğüne ateş ederken orasının bir güvenlik merkezi olduğunu, masum insanların orada olacağını hiç düşünmüyorsunuz,
Gölbaşı'nda ki polis özel harekat merkezine ölüm kusarken, o insanlarında daha dün vatan için terörle mücadele ederken ölüme koşan vatan evlatları olduğunu düşünmüyorsunuz.
Meclise bomba atmak için ateşleme butonuna bastığınızda, o meclisin tüm halkın olduğunu hiçe sayıyorsunuz.
Ve bağlı bulunduğunuz düşüncenin hoş görüden bahsettiğini unutuyorsunuz. Kime karşı hoş görü, Yahudi'ye, Hristiyan'a, sizden olana hoş görü, bunun haricinde ki insanlara , Müslüman kardeşinize, halkınıza ölüm kusuyorsunuz.
İç Hizmet Kanunu emir konusunda ne diyor.
''Emrin meşruluğu yönünden hukuka karşı uygun olması şarttır. Emri alan ast, verilen emrin hukuka uygun olup olmadığını araştırmak ile yükümlüdür. Emrin hukuka uygunluğunun denetlenmesi kanun tarafından engellendiği hallerde emrin yerine getirilmesinden, emri veren sorumludur. (TCK:24/4) Suç teşkil eden emrin ise hiç bir şekilde yerine getirilmeyeceği vurgulanmıştır.
657 sayılı devlet memurları kanunun 11. maddesinde , memurun emrin meşruluğu konusunda tereddüde düşmesi halinde nasıl hareket edeceğini gösterir. Emrin Anayasa, Kanun ve Nizamlara aykırı olduğu kanaatine varan memur bu durumu amirine bildirir. Emir suç teşkil ediyorsa memur bunu icra etmekten yasaklanmıştır.''
Bu kanunları okullarda sürekli okudunuz, hatta şahsınızla veya istemediğiniz bir görev verildiğinde bu kanun veya yönetmelikleri ön plana rahatlıkla süre bildiniz. Peki kendi halkınıza bomba atarken bunlar hiç aklınıza gelmedi mi?
Siz bunların hepsini biliyordunuz ama beyniniz size ait değil di o gün. Elbiselerinizi giyerken beyinlerinizi kafanızdan çıkartmış ruhsuz birer katil halini almıştınız. Ruhlarınızı teslim etmeye başladığınız ilk günden itibaren o beyin hiç sizin olmamıştı. Sizin ruhlarınız teslim ettiğiniz insanlarda kendi ruhlarını başkalarına teslim etmişti.
O nedenle bomba yüklü aracınıza binerken bir kat ildiniz
O bombaları kendi halkınıza atarken gözü dönmüş katil sürüsü idiniz
O nedenle sizlere, sizi vatana ihanet düşüncesine sevk edenleri asla affetmiyoruz.
Silahsız halka mermiyi boşaltırken çok rahat tınız, aynı rahatlığınızı, arkadaşlarınızı vuranlara karşı kullanmadınız.
Sizler vatan haini katillersiniz.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.