Sadece dengeli oyun peki ya diğerleri??
Her açıdan çok önemliydi Boluspor maçı. İki haftada 5 puan kaybeden takımımızın puan sıralamasındaki yerinin öneminden de öteydi alınacak 3 puanın değeri. Zira gelecek haftayı bay geçecek olan takımımıza cetvelde büyük bir nefes aldırdı dünkü 3 puan. 8-9 takımın nefes nefese takibinde sezon sonuna doğru önemini daha iyi kavrayacağımızı düşündüğüm ikili averaj detayını da atlamamak gerek. Eşitlediğimiz ikili averajı biraz daha dikkatli olsaydık lehimize de çevirebilirdik.
Maça gelince süreülebilecek en iyi 11'i sahaya sürmüştü Kalpar. Adem, Aziz ve Billy'in kızağı hak eden performansları sonucu kulübede maça başlamaları en doğru karardı. Takımımızın maça çok iyi motive olduğunu ve şikayetçi olduğumuz mental sıkıntıları sahaya yansıtmadığını gördük dün. Zira maçın başlamasıyla birlikte Mersin'de yaptığımız hatayı yapmadık ve rakibin ateşli oyununun üzerine koyarak daha agresif bir oyunla maça başladık. Agbetu,Murat ve Ufuk'un ilk yarım saatteki önde presleri takdire şayandı. Önde basmamızın meyvesini de Agbetu'nun belki de sezon boyunca yaptığı en iyi gol vuruşuyla öne geçerek aldık. Golün ardından anlamsız bir şekilde hucüm gücümüze gem vurduk belki de bunda Zenke'nin çok hareketsiz kalmasının da etkisi vardı. Ateşli oyunumuzun devre boyunca sürmesi pek muhtemel değildi nitekim devrenin son 15 dakikası dengeyi kurdu Bolu lakin kalemizi iyi savunduk. Özellikle Agbetu ve Ufuk'un geri koşuları takım savunmasına güç kattı. İkinci devre Bolu tüm riskleri göze aldı. Özellikle tecrübeli oyuncuları Burak Akdiş'in kazandırdığı fauller ve Caner'le tehlike yarattılar. Ancak bizim takımda pek verimli olamasa da, Bolu'nun oyun yapısı için önemli olan Sefa'nın orta sahadaki toparlayıcı rolünü aradılar. Zaman zaman Burak Akdiş ve Oliveria sahada olmayan Sefa'nın rolüne soyunmak isteseler de başarılı olamadılar. Bu süreçte takımımız adına Murat'ın sakatlanıp oyundan çıkması tehlike sinyaliydi aslında. Çünkü kenarda ikamesi olarak bekleyen oyuncunun Abdülaziz olmasıydı tehlike yaratan. Murat'ın defansif mücadele gücünü sergilemesi zaten mümkün değildi, bi umudumuz olan topla hızlı çıkışları da bencilliği ile eridi gitti. Kalpar Oliviera karşısında fiziken yorulan Musa'yı Adem'le değiştirerek yaptığı başarılı hamleyi Billy'i oyuna alarak mahvedebilirdi. Çünkü o süreçte vasıfları nedeniyle sahada olması pek akıl karı olmayan tek isim Billy'di. Sonlara doğru hem ileride hem de geride oyundan düştüğümüz anlarda Kemal ve Ahmet Şahin müthiş oynayarak 3 puanı Samsun'a taşıdılar.
Birkaç ufak detaya rağmen genel olarak doğruların yapıldığı bir deplasmandı Bolu maçı. Oyuncularımızın hırslı,istekli oyunları ve teknik heyetin kadrosal doğruları tek başına yeterli olmadı aslında. Turgay'ın zaman zaman eski ısırgan oyununa dönmesi, Agbetu'nun bu sezonki en iyi oyununu oynaması, Ufuk'un Diyarbakırspor'daki günlerinden esintilere başlaması, savunma dörtlüsünün diri ve cesur oyunu ki en büyük alkış yine ve yine sakatlığına rağmen oynayan Kemal Tokak'a. Sakatlanan kadar Murat Yıldırım ve diğer maçlara nazaran temposuz oynamasına gerektiği anlarda devreye giren Hakan Bayraktar. Tabi Ahmet Şahin. Kartal maçı sonrası arkadaşlarına çektiği fırça belli ki takıma iyi gelmiş. O ise her zaman bu ligin ve takımın performans olarak 1 numarası. Bir de Abdülaziz beyefendi var. Futbol beyninin olmadığına kanaat getirdim artık. Sadece maçın sonlarında doğru Zenke'ye vermediği pas yüzünden değil bu tespitim. O zaten bencillik değil tek kelime ile terbiyesizlik. Futbolda ikili averaj denilen bir kavram var, peki senin bundan haberin var mı? Tespitimi kuvvetlendiren tez ise uzatma dakikalarında topu oyundan soğutmak yerine son sürat rakibin üzerine sürmek ahmaklığı. Kaybettiği top kalemize akın olarak döndü. Peki ya Agbetu'ya frikik için attığı fırçaya ne demeli? Ne zannediyor kendini Samsunspor'un C.Ronaldo'su mu? Samsun'da kendisini sadece malum hemşericilik durumundan malum gazetenin ve futbol bilgisi tüm Türkiye tarafından onaylanan(!) Ömer Üründül'ün beğendiğini unutuyor sanırım. Arada gerçekten aklı selim 3-5 kişiyi okusa belki kendini düzeltir, okur mu sanmam. Tıpkı Samsun'da yerel basını takip etmiyorum diyen hocası gibi.
Samsunspor'un oyun ve oyuncu yapısına en uygun karşılaşmalardan biriydi Bolu deplasmanı. Kazandığımız Rize ve Erciyes deplasmanlarına benzeyen dengeli bir oyunun olması muhtemeldi ki takımımızın en iyi becerdiği şey dengeli oyunlarda skor avantajını sabırla yakalayıp koruyabilmek. Ancak ligde farklı yapı ve hedeflerde takımlar var. Lige verilen bu arada eksik olan oyun yönlerimizi de kuvvetlendirelim. Yoksa Kartal gibi takımlara dağıttığımız puanlar başımızı fena ağrıtacak.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.