Sevginin Bittiği Yer…

SEVGİNİN BİTTİĞİ YER…

 

Çok değerli bir dostumun ağzından düşürmediği bir cümle vardı: “Sevginin çözemediği problem yoktur.”

            Kendisi gerçekten çok sevgi dolu bir insandı. Kulakları çınlasın. Şimdi bu yazımı okuyorsa mutlaka ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır. Toprak hocamın özel sohbetlerinden çok faydalanmışımdır.

            Gelelim asıl konumuza: Sevgili hocamın yukarıda bahsettiğim sözünü hayatımın her anında uygulamak için çaba gösterdim. Faydalarını elbette gördüm. Ancak bazen sevginin gücünün yetmediği durumlarla da karşılaştım. Sonra düşündüm: Acaba sevginin gücü neden bazen yetmiyor? Sonunda anladım ki: Sevilmeye layık olmayan insanları sevenler aldanmaya mahkûmdur. Buradaki sevmek kelimesinin yanlış anlaşılmasını istemiyorum. İki dost birbirini sevemez mi? Her sevgi mutlaka farklı anlamda mı değerlendirilmeli? Sevilmeye layık kişileri bulabilmek inanın çok önemli. Yaşadığımız toplumda sevilmeye layık kişileri bulmak çok zor.

            Eskiden şeytanlar insan kılığında dolaşırlarmış. O eskiden şeytanlar dolaşırmış. Şimdi ise şeytanlar bacak bacak üstüne atmış keyif çatıyorlar. İnsanlara kötülük yapmaya hiç uğraşmıyorlar. Uğraşmalarına gerek yok ki. Zamanımızdaki insanların çoğu şeytanların görevlerini fazlası ile yerine getiriyorlar. Asıl şeytanlar bazen şeytan olduklarından utanç duyuyorlar belkide. Kötülük bakımından kendilerinden daha ileri seviyedeki insanları görünce kendi şeytanlıklarının çok geride kaldığını anlıyorlar. Zamanımızdaki birçok insan için ben “Şeytanlaşmış İnsanlar” tabirini kullanıyorum.

            İnsanlar olarak çoğumuz yanlış yerlerde, yanlış kişilere sevgi ile yaklaşarak, sevgimizi tüketerek ve sonrada hayal kırıklığına uğramadık mı? Ancak bu Şeytanlaşmış İnsanları tanımak o kadar zor ki… Yüzünüze güler arkanızdan çok değişik konuşur. Münafıklık alametlerinin çoğu bu insanlarda mevcuttur. Sizden bir ihtiyacı varsa olmadık şaklabanlık ve dostluk gösterisi yapabilir. Yalan konuşmak bu insanların en belirgin özelliğidir. En çok açık verdikleri yanları yalan konuşmalarıdır. Tabi geçte olsa seni sattıkları zaman çok iyi anlarsın ama o zaman zaten iş işten geçmiştir.

            Bizler neden bu konularda hata yapıyoruz o zaman diye kendi kendimize sorduğumuzda şöyle cevap veriyorum ben bu soruya: “Biz yaratılanı yaratandan ötürü seviyoruz.” Elbette… Ancak.. Yılanları akrepleri çıyanlarıda yaratan Allah. Biz onları seviyor muyuz? Yılan kılıklı, akrep karakterli insanları sevmek akıllı işimi yani?

            Daha değişik örnek vermek gerekirse: Altın pırlanta değerlidir ve çok sevilir. Ancak bakır çinko gibi metaller altın pırlantaya göre çok değersizdir. O zaman altın gibi pırlanta gibi dostlar edinmek gerekir. Bakır ve çinko misali insanlardan uzak durmak en güzeli. Bu dostlar çok yakında olduğu gibi çok çok uzakta da olabilir. Önemli olan bunları bulabilmektir.

            Sevgili Toprak hocam kulakların çınlasın. Bazen sevginin gücü yetmiyor. Sevgi çaresiz kalıyor. Siz her zaman aklımdasınız. Toplumumuz neden bu kadar kötü kişilerin işgali altında kaldı? Ümitsizlik elbet bize yakışmaz ama bazen ümitsizliğe kapılmıyor değilim.

            Size ve kalpleri sevgi dolu tüm insanlara kucaklar dolusu sevgiler yolluyorum uzak diyarlardan.

            Allaha emanet olunuz efendim..

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Yaşar Koca Arşivi
SON YAZILAR