Suni teneffüs
Üçü lig, birisi Türkiye kupası son 4 maçını gol atamadan farklı skorlarla kaybetmiş Samsunspor'dan maç öncesi kimse umutlu değildi. Hüseyin Kalpar'ın gelmesinin bile takıma kan değişikliği getirmeyeceğini düşünüyorduk. Zira hafta içi Altay'ın yedek kadrosundan alınan farklı mağlubiyet ve takımın Çeşme'de kaldığı otelde antreman yapmamasının yarattığı ciddiyetsizliğin skora yansıyacağını düşünüyorduk.
Takım ısınırken bile Hüseyin Kalpar oldukça istekliydi, oyuncularla birebir ilgilendi. Sürekli rotasyona uğrayan forveti Chelidze'ye, onu besleme görevini de Sercan ve Turgut'a vermişti. Maçın başlama düdüğü ile beraber 3-4 dakika maça istekli çıktığını hissettiren bir Samsunspor vardı sahada. Perşembe günkü takımın halini görenler, bu futbolla puan veya puanlar alacağımıza inanıyordu. Altay'ın ileri uç oyuncuları Burak ve Tiago'nun etkisiz olduğu dakikalarda, Can Özgür'ün anlamsız sertliği ile kullanılan serbest vuruşta, pis bir dakikada geriye düştük. Zaten ilk yarı itibariyle de Altay'ın duran toplardan başka gol atma şansı yoktu sergilediği futbolla. İlk 45 dakikanın ardından takımın ritmini bozan iki isim vardı İlhan ve Turgut. İlhan sakatlığı nedeniyle oyundan çıktı Allah'tan, kanadında çok aksıyordu. Sefa'da sanırım sakatlığı nedeniyle oyundan alındı, orta sahanın solunda oynayan oyuncumuz görevini iyi yapıyordu. Can Özgür'ün anlamsız faulleri takımımızın da hızını kesti ilk yarıda.İkinci yarıya Orhan ve Ömür Ejder takviyesi ile çıktık. Ömür'ün girmesi ile Hacı Hakan sol kanada geçti ve o kanat tamamen iptal oldu. Orhan'ın sol bekten sık sık bindirmelerde bulunduğu ataklarda kendisine şans tanınmadı. Hücum yönü olarak sık sık sağ kanadı Adem-Murat-Sercan üçgeni ile kullanmaya çalıştık özellikle Adem ve Murat'ın sık sık topla buluşması final paslarını yorgunluktan iyi kullanamamalarına neden oldu keza Adem de gününde değildi pek, dikine oynamayı tercih etmedi bu maçta. 62.dakikada Turgut'un kaçırdığı akıl almaz pozisyon maçın dönüm noktası oldu. Kısır pozisyonlu, yakaladığın zaman atacağın bir maçtı, onlar attı, biz beceremedik ve İzmir'den puansız ayrıldık.
Oyuncularımızı ele alırsak, kaleci Okan 2-3 net pozisyonda başarılı olsa da güven vermiyor. Hakkı'nın çizgiden çıkardığı pozisyonda yaptığı hata yenilir yutulur gibi değil. Geri dörtlümüz de İlhan ve Can Özgür'ün bu takımda yeri olmamalı. Can Özgür; hem çabuk çalım yiyor,hem süratli değil,hem topu iyi kullanamıyor,boyuna rağmen hava toplarında aham şaham bir isim de değil. Sürekli yerleşme hatası yapan, arkası dönük oyuncuya gereksiz sertliklerle faul yapıp,takıma tehlike yaratan bir oyuncuya nasıl defansınızı emanet edersiniz? Keza İlhan da öyle, kendisinin bek olduğunu düşünmüyorum. Fizik olarak çok yetersiz, hızlı kanat oyuncuları karşısında çok zorlanıyor. Savunmadan topla çıkarken bir bek gibi değil hucüm oyuncusu gibi çıkmaya çalışıyor, fiziği de el vermediği için dönen toplar takımımız kalesinde pozisyona dönüşüyor. Hakkı, savunma oyuncularımız içerisinde bu sezonki en iyi performansı sergiledi, yaşı itibari ile bu devamlılığı sürdürür mü bilemem ama inşallah böyle devam eder. Adem bu maçta topla çok buluşsa da, geçtiğimiz maçlardaki gibi takımı
sürükleyen dikine oynayan Adem görüntüsünden uzaktı. Orta sahamızda Hacı Hakan'ın kötü formu devam ediyor, ikinci yarı sol kanadımızı felç etti,kritik noktalarda topla çok oynayarak ataklarımızı da heba etti. Çıkana kadar Sefa genel olarak beğenildi, Murat'ta oldukça istekliydi duvar pasları ile rakip savunmayı delmeye çalıştı, oyunun her iki yönünde de çok yalnız kaldı orta sahada. Sercan'ı dikkatli incelediğimiz zaman, kafasında uygulamak istediklerine fiziğinin el vermediğini görüyoruz. Evet, iyi şeyler yapmak istiyor ancak gücü el vermiyor. Futbol sadece yetenek ve bilek işi değil fizik-kondüsyon da lazım, mental olarak iyi olmakta lazım. Chelidze'yi ise beğendim, sık sık geriye gelip top aldı, alan boşalttı, ikiye birler yapmaya çalıştı. Yakaladığı bir pozisyonu değerlendiremese de, genel olarak top tutmasını ve forvet görevlerini yerine getirdi.
Oyuncular kısmımın sonunu Turgut'a ayırdım. Genel olarak düşünelim, dün sahaya çıkan Turgut'u yıldız diye lanse edenler düşünsün, hadi Samsun'daki taraftarların Turgut'a garezi var. Peki ya İzmir'de yaşayan ve takımı son 15 günde 3 kere izleme şansına sahip olan gurbetçi taraftarların tepkisine ne demeli? Hadi Samsun'daki taraftar tu kaka, peki ya gurbettekiler? İki Altay ve Buca maçlarında en büyük tepki Turgut'a geldi,neden acaba? Bir oyuncu pozisyon yakalar, vurur direkten döner vurur kaleci veya defans çıkarır ama kaleci ile karşı karşıya topa vuramamazlık yapamaz. Turgut'un taca attığı top, sadece kaçırdığımız bir gol değildi; oyuncularımızın Samsunspor'a bakış açısı ile bizlerin düşündüğü Samsunspor'un ne kadar uzak olduğunu gösterdi. O kadar ciddiyetsiz, o kadar lakayt bir vuruştu ki, herşeyi gözler önüne serdi. Kimse "yıldız oyuncu maçtan sonra çok üzüldü,arkadaşları teselli etti" gibi söylemlere girmesin, genç yıldız görmek isteyen gözlerini açsın Bucalı Mehmet Batdal'ı, Altaylı Burak Çalık'ı seyretsin.
Altay bu ligde 2.sırada, süper top mu oynadı,hayır. Takımlarında süper ligde banko oynar dediğimiz bir adam var mı,hayır. İddia oranlarında belirtildiği gibi bizden 8 kat daha iyi takım mı,hayır. Ama adamlar yakaladıklarını atıyorlar. Hüseyin Kalpar maç sırasında oldukça hırslı,istekliydi, takıma vermek istediği enerjiyi beğendim. Ancak görünen o ki, bu kan değişikliği takıma suni teneffüs olacak, belki haftaya Antep'i de yeneceğiz içeride ama bu kadro kalitesi ile skora gitmemiz çok zor. Suni teneffüs bittiği zaman elimizde kalan malzeme yine bu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.