Tevrat hakkında; ''Yüce Tanrı tarafından tasarlanmış bir kripto,Tanrının bulmacası, ilahi bir biçimde düzenlenmiş gelecekteki olayların bulmacası'' Isaac Newton.

''Hiç bir eleştirmen Tevrat'ın şifresinin gerçek olmadığını kanıtlayamadı. Tevrat'ta  geleceği açıklayan bir şifre olduğuna dair deliller giderek güçlendi. Tevrat'ın  şifrelenmiş uyarılarının tamamen gerçek olduğunun sarsıcı kanıtı olarak 11 eylül ve  tüm dünyayı savaşa çekme tehlikesi arz eden Ortadoğuda şiddetin yükselmesi;Tevrat'ın şifresinin  ardındaki nihai hakikate götürebilecek şaşırtıcı bir keşiftir''

İkiz kulelere çarpan uçakları ve binaların çöküşünü ,oturduğu  binanın çatısından canlı izleyen yazar, hemen  bilgisayarının başına koşar ve '' ikiz kuleler'' ile üç bin yıllık metinde şifrelenmiş '' uçak '' sözcüğü aynı yerde olduğunu görür. '' çöküşe neden oldu,aşşağı indirdi '' sözleri; uçak ve kule sözcükleri ile keşişiyordu. Yazar bilgisayarının başında '' aman Tanrım gerçekmiş''diye bağırır.

Tevra'tın şifreleri arasında , John F.Kennedy ve yakın tarihte başbakan Isaac Rabin suikastının önceden görülmesinin yanı sıra 2. Dünya savaşından, Watergate skandalına,Yahudi soykırımından, Hiroşimaya atılan atom bombasına,aya ,ayak basılmasından, körfez savaşına kadar Tevrat'ta  öngörüler olmuş.

Son olarak; Tevrat'ta Usame bın ladin adı geçiyordu,  '' günah  bin ladinin suçu''  ve tekvinin açık metninde '' kent ve kule'' den söz ediliyordu. Tevrat'ta '' dumanın  bir ocaktan çıkarcasına yerden yükselişini gördüler'' bir sonraki satırda, uçakta bulunan teröristlerden Muhammed Atta' nın  adıda şifrelenmiş olarak görülüyordu.  ( Mıchael Drosnın- tevratın şifreleri)

3000 yıl evvel Hz Musa'ya  vahyedilen Tevrat'ta güncel olayların bile şifrelenmiş olması, onun ne kadar aslıyla oynanmış  bir  kitap olduğunun göstergesidir. Tevrat'ın Yahudi din adamlarınca, İncil gibi aslının değiştirildiği bilinmektedir. Kabbalistlerin uğraşı ile dünyaya düzen verilmeye çalışılırken amaçları uğrunda Tevrat ön plana çıkartılmaktadır. Tevrat'ta Yahudilerin üstünlüğünden ve tüm insanların onlara hizmet etmek üzere yaradıldığı anlatılmaktadır. Tevrat neden ön plana çıkartılır, çünkü yeni dünya düzeni diye başlatılan harekatın temeli,siyonizmin yol haritasıdır.

Yazar kitabının bir bölmünde, Tevrat'ta, şifreli 11 Eylül saldırılarının ardından, nükleer savaşın başlayacağını başkan Clınton'a bildirdiğini yazıyor. Olayların aslında  değiştirilmiş Tevrat'ın şifreleri adı altında bir takım dünya ile ilgili gelişmelerin yönlendirilmesine yönelik çabaların sonuçlarını göstermektedir.

Neden nükleer  savaş korkusu ?  bunun ısrarla şifreli  olduğu tezinin ön plana çıkartılması ,kendi halkına ve çevresine  korku ve yıldırmanın yanı sıra, Ortadoğuda İsrailin faaliyetlere kılıf hazırlamak için yürütülen bir kampanya olduğunu söyleyebiliriz. İsrail  savaş uçakları, Arabistan hava sahasını kullanarak, Irak'a ait nükleer santral inşaatını vurur. Suriyede santral başlangıcı diye bir başka  tesisi vurur. Günümüzde İran'da  nükleer silah yapılmak üzre ve hemen vurulması için kamuoyu oluşturmanın peşindeyken, kendi topraklarında nükleer silahların varlığı birleşmiş  milletlerce bilinmektedir. Asıl amaç bölgede büyük bir kargaşa ve kaos ortamının oluşmasına yönelik çalışmalardır. Bu esnada kendi halkını arkasına alması gerekmektedir.

Kuran-ı kerimin çöl kanunları olduğu ve zamanımıza hükmediği iddealarının esin kaynağı sizce dışarda kimler, içerde hangi kuklalardı. Kuran-ı  kerim statik, Tevrat ise 21.yüzyılda kendi  başbakanına yapılacak suikastı bile bilecek kadar dinamik, görüntüsü çok ilginç değilmi. Yukardaki tüm olaylara bakıldığında ortaya çıkan resim, avcıya av gösterilmekte, avı gösteren yüceltilmekte.

Deniz bilimci kaptan Cousteau  Akdeniz ile Atlantik okyanusunun sularının birbirine karışmadığını keşfedince büyük bir heyecana kapılır, bunun  Kuran-ı Kerimde Rahman süresinde yazılı olduğu kendisine bildirildiğinde Kuran'ın büyüklüğünü farketmiştir. Onlar bunu farkederken bizde statikmi dinamikmi ? tartışması adına yutturulan hapın etkisinde, uykumuza devam etmekteyiz.