Biz dünyadan göçer olduk kalanlara selam olsun dizeleriyle başlayan ilahi sözlerini siyasete uyarlamak sureti ile bugünkü yazıma başlamak istiyorum. Anavatan Partisi siyaset arenasından silinmiştir, AK Parti"ye selam olsun diyorum Anavatan Partisi"nin bitiş süreci yönetimlere menfaati için giren art niyetli kişilerle başlamıştır. Osmanlı İmparatorluğu"nun çöküş süreci de yönetimlerin ehliyetsiz kişilerin eline geçmesi sonucu başladığını da hatırlatmakta yarar var.

            Bir şehirde siyaset yapacak kişilerin sayısı bellidir. Tüm partilerde, sivil toplum kuruluşlarında ve sosyal faaliyetlerde görev almak isteyenler sınırlı sayıdadır. Bu insanların büyük bir kısmı kıymetli insanlar olduğunu düşünmekteyim, ancak üzülerek ifade etmek gerekirse bu kıymetli insanlar genellikle teşkilatların dışında tutulmaya çalışılırlar. Nerede bir menfaatçi varsa bir yolunu bulup, teşkilatlarda görev alırlar. Onurlu insanlar ise lanet edip, köşelerine çekilirler.

            Anavatan Partisi kurulduğu yıllarda çok kaliteli insanlarla siyaset yaptı. 1983 yılında Samsun teşkilatlarında görev alan merhum Kemal Özgür, Mehmet Şahin, Kemal Topçuoğlu, merhum Seyfettin Şen, Adnan Demirel, Mehmet Çakar, Mustafa Erol, Şerafettin Albayrak gibi şehrin eşrafı, esnafı, dürüst insanlar zamanla teşkilatlardan ayıklanıp, menfaatperest insanların veya birilerinin maşası olan insanların iş başına gelmesi sonucu tüm ülkede de aynı sürecin yaşanması sonucu Anap bitmiştir.

            AK Parti kurulduğu yıldan itibaren Türkiye genelinde kaliteli insanlarla çalışmaya başlamış ve bu sayede çok güzel işleri başarmıştır. Şehrimizde ilk teşkilatı kuran Mustafa Demir bir, iki yanlış isim dışında çok güzel isimlerle teşkilatlanmanın sonucunu da almıştır. Kendisinden sonra bir dönem daha aynı insanlar teşkilatlarda olunca 2004 yılındaki mahalli seçimlerde adeta belediyeler silme kazanılmıştır. Ne zaman ki Ali Akyüz İl Başkanı, İbrahim Sandıkçı Merkez İlçe Başkanı oldu AK Parti gerileme dönemine girdi, teşkilatlar ehliyetsiz, iş peşinde koşuşturanlarla dolmaya başladı ve 2009 yılındaki mahalli idareler seçimindeki hezimet kaçınılmaz oldu.

            AK Parti"den milletvekili adayı olmak isteyenlere bir baktığımda gerçekten üzülüyorum, adamla beş yıla yakın bir süre aynı parti organlarında birlikte görev yaptık. Partinin tek bir toplantısına katılmamış, yetmedi, neden katılmıyorsun diye sorduğumuzda git İl Başkanı"na selam söyle ben AK Parti"li değilim diyecek kadar pervazsıca partiye saldıran adam kalkmış milletvekili adayı olma cesaretinde bulunmuş olması dahi AK Parti için üzülecek bir durumdur. Bu adamın cep telefonuna bakın şayet porno resimler görmezseniz adımı değiştiririm.

            AK Parti Genel Merkezi Adem Güney"den kurtulabilmek için adaylığına destek verebilir, bilahare de aday yapmaz, ancak Adem Güney"in son günlerde kendisinden sonra yerine getireceği kişiyi de ayarlamaya çalışması çok enteresan bir durum. Daha önce Anap"ta  İl Genel Meclisi üyeliği yapmış olan arkadaşı veya yönetimde bulunan eski Anap  milletvekilinin amcaoğlunu boşalttığı koltuğa koymak istiyormuş. Bu konuda hayli uğraş verdiği gelen duyumlar arasında. AK Parti ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bu arkadaşları göreve getirmek istemesi kadar abes bir durum olduğunu düşünemiyorum. Nedenine gelince bu teşkilatın tabanı o insanları asla kabul etmez. Diyeceksiniz ki 2002 yılında Saadet Partisi"nden milletvekili adayı olan Adem Güney"i kabul etti de onları neden etmesin, olaya bu açıdan bakanlara da saygı duyarız.

            Ali Akyüz"den İl Başkanlığı koltuğunu önümüzdeki seçimde onu milletvekili yapacağını vaat ederek alan Adem Güney"in şimdi kendisinin aday adayı olması benim açımdan son derece normal bir süreçti, ancak Ali Akyüz rüzgar ekti fırtına biçmeye razı olacak. Peki Adem Güney"in İl Başkanlığını destekleyen MKYK üyesi Milletvekili tüm arkadaşlarının ihanetine uğramasına ne demeli? Hiç unutmuyorum kendisine iki yıl önce telefonda bazı insanlarla ilgili söylediklerimi şimdi hatırlamasında yarar var. Arkasında durduğu Yağ Tulumu, Adem Güney, Ali Akyüz ve niceleri şimdi kendisini nasıl terk ettiklerini görebildiyse ve gerekli dersi aldıysa ne mutlu ona, yok seçimden sonra hep bir araya gelip, bir şey olmamış gibi davranırlarsa bu da onların gerçek kimliğini ortaya koyar. Siyasette hareketli günlerin yaşanacağı önümüzdeki günlerde olayların perde arkasını sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz. Umarım AK Parti Anap"ın yaptığı hataları tekrar etmez de ülke sıkıntıya düşmez, aksi halde hepimizin içerisinde olduğu bu gemi yara alırsa hep birlikte batacağımızı da unutmayalım. Bu duygu ve düşüncelerle bugünkü yazıma son veriyorum. Yarınlarımızın daha güzel olması ümidiyle hoşça kalın.