DENİZE DÜŞEN YILANA SARILIR
Milletvekili seçimlerine altı, yedi ay gibi kısa bir süre kalınca parlamenter olabilmek için kolları sıvayanlar, çare aramaya başladılar. MHP"li İl Genel Meclisi Üyesi arkadaşların nerede ise tamamı Milletvekili adayı olacaklarını açıklamış, CHP"de durum ondan daha karışık, AK Parti"ye gelince oradaki talipliler diğer partilerin toplamını üçe katlar. Dokuz Milletvekilinin çıkacağı ilimizde sanırım partilere yüzün üzerinde kişi müracaatta bulunur. Zaten geçtiğimiz iki dönem sadece AK Parti"ye müracaat edenlerin sayısı 62 civarında idi, gerisini siz hesap edin.
Şehrimizden parlamenter olmak isteyenlerin tamamının gayreti bir yana, bizim Vezir Hazretleri"nin gayreti bir yana olacaktır, zira adamcağızın o kadar çok mahkemelik dosyası olacak ki, onu bu davalardan sadece ve sadece dokunulmazlık zırhı kurtaracaktır. Bunu kendisi de fark ettiğinden kolları sıvayıp, hazırlıklara başlamış durumda. Bu konuda ilk iş olarak bir gazetenin yönetimini tamamı ile eline almış, bizzat yanında çalışan personeli işin başına koymuş, gazetenin kağıdından, kalıbına, filminden, haberine varıncaya dek her şeyi belediye tarafından alınmaya başlandı. Belediyeye ait bilbordlar, reklam panoları gazatanın reklamları ile dolduruldu, piyasadaki gazeteciler toplanmaya başlandı, daha önce gazetenin patronu tarafından gazeteden kovulan köşe yazarı ve belediye müteahhidi tekrar işe alındı. Yetmedi günde 200 civarında gazete bedava dağıtılmaya başlandı. Bu kadar uğraşa rağmen gazatanın en büyük problemi okunmaması, adamlar bedava dağıtmasına rağmen okuyucu gazatalarını okumamakta ısrarcı, işte burada bizlere görev düşüyor, bu gazatayı okutabilmek için elimizden geleni yapmamız gerekiyor!.... İşte bu nedenledir ki bu gün bu yazıyı kaleme aldım. Nede olsa adam eski mesai arkadaşım, destek olmak gerekir, adamcağız onca hizmetten sonra Medresei Yusufiyye"ye giderse hali nice ola? Şu anda koltukta olmasına rağmen yanında üç, beş yalakadan başka kimse kalmamışsa, o zaman yanına kimsecikler gitmezse üzüntüden oracıkta ölmez mi? Hem onun Ademciğim gibi sadık dostları da yok ki her gün gidip ziyaret etsinler onu. İşte bu nedenlerden ötürü Vezir Hazretleri"ni desteklemek gerektiğini düşünmekteyim, ancak birkaç problem var. Nedir bu problemler derseniz öncelikle yönetimine el koyduğu veya perde arkasından satın aldığı gazatanın başına getirdiği Kocakelle unvanlı arkadaşımızın ikinci bir sıkıntısı, yanındaki personele yaptığı taciz nedeni ile kurumda herkes tarafından lanetlendiği ve gazetecilik piyasasında bu tür davranışları nedeniyle kabul görmediğidir. Vezir Hazretleri bu adamı daire başkanlığı koltuğuna oturttuğunda bir hafta bile geçmeden görevden alma gerekçesi de budur. Zira o dönemde bu tacizci Kocakelle ile ilgili bizim Kayıkçıbaşı bana arkasında durmamız konusunda ricada bulununca ben de o zamanlar çok sevdiğim Kayıkçıbaşı"nı kırmayıp, arkasında durunca Vezir Hazretleri ile ilk kavgayı yapmak zorunda kalmıştım. İşin doğrusu ben de tacizci Kocakelle"yi tanımadığımdan Kayıkçıbaşı"nın referansı ile arkasında durmuştum, ancak daha sonra yaptığım araştırmada gördüğüm mesajlar adamın yanlış bir adam olduğuna kanaat getirmeme neden oldu. Adam öğrencisine aşk ilan ediyor, ondan hoşlandığını söylüyor, öğrencisi kabul etmeyince, her türlü kötülüğü yapıyor ona. Bu nedenle adamın adını Tacizci Kocakelle koydum.
Vezir Hazretleri"nin parlamenter olmasına engel bir başka sorun ise Belediye Meclisi"ndeki sandalye sayısıdır, bilmem hatırlar mısınız, Çorum"da Belediye Başkanı Milletvekili olmak için istifa edince mecliste iktidarla muhalefetin sandalye sayısı eşit olunca kriz çıkmıştı ve Belediye Başkanı seçilememişti, bunun üzerine Çorum"da sadece Belediye Başkanlığı için yeniden seçim yapılmıştı. İşte bizdeki durum da aynen öyle olacak bir pozisyonda. Zira 25 sandalyeli mecliste 13 sandalye AK Parti"nin, 12 sandalye muhalefetin, Vezir Hazretleri"nin istifası ile bu sayı eşitlenecek, yani 12 ye 12 olacak. Şimdi bazıları şöyle düşünebilir sayılar eşit olursa oturum başkanının oyu iki sayılır, böylece istediğimiz olur. Ancak iş öyle değil, oylama gizli yapılır veya açık yapılırsa aday olanlar oy kullanamaz, her iki durumda da sonuç almak imkansızdır. Diyeceksiniz ki meclis üyelerinden çalmalar olur, bu biraz zor, geçmişte partisini satanların akıbetini herkes gördü, kimse o kadar keriz değil. Kendi istikbalini başkasının istikbali için yok edecek kadar enayi bulmak biraz zordur. Bu anlattıklarım partilerin sandalye sayısına göre yapılan varsayımdır, bir de AK Parti içindeki sıkıntıları yazmaya kalksam en az iki yazı yazmam gerekir. Başbakan çok zeki bir insan olup, hem belediyeciliği, hem teşkilatçılığı, hem de siyaseti iyi bildiğinden bu hesapları yapmadan en ufak bir adım atmaz. Bu nedenle bizim Vezirin işi çok zor, denize düştüğünde Tacizci Kocakelle"ye kadar sarılma ihtiyacı duymuşsa gerisini siz hesap edin. Önümüzdeki günlerde güzel şeylerin olması temennisi ile hoşça kalın.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.