Yüce Allah'ın; "hayasızlık ve haddi aşmak" olarak tarif ettiği, "Lütilik ve Lezbiyenlik" elbetteki "Haram"dır. Günümüzdeki  adıyla, "Eşcinsellik" olarak ifade edilen bu fiil, büyük günahlardandır.
      Halkının, %99'u müslüman olan ülkemizde, dini konularda en güvenilir kurum Diyanet İşleri Başkanlığıdır. Üstelik bu kurum anayasaldır ve görevlerini yasalar çerçevesinde yürütür. Dini açıdan "Haram" olan bir fiili, bu anaysal kurumun başkanından duymak, halk olarak özlemini çektiğimiz bir husustur ki, bizleri çok memnun etmiştir. Sayın başkanı tebrik ederiz.
      Bu konuda, eleştirilmesi gereken; bu fiilin haram olduğunu söylemek değil; böyle bir fiilin, halkının %99'u müslüman olan bir ülkede suç sayılmaması ve serbestçe işlenmesidir. Lütiliğin ve Lezbiyenliğin (Eşcinselliğin) yasalarla engellenmesi gerekir.
       İslâma göre, "Haram" olan bu eylemlerin, halkı müslüman olan ülkemizde, kimler tarafından işlendiği ve istendiği de merak konusudur.  Bunu, % 1'lik müslüman olmayan bloka atfetmek son derece yanlış olur.
       Öyleyse; ülkemizde bir kimlik sorunu vardır ve öncelikle bu kimlik sorunu aşılmalı, değer yargılarına uygun kimlik inşaası gerçekleştirimelidir. Hem müslüman olduğunu söyleyecek, hem de inandığım dinin yasakladığı bir fiili işleyeceksin. Bunun yanlış olduğu genel bir ifade topluma en güvenilir konum tarafından ifade edildiğinde de tepki göstereceksin.
     Kur'an-ı Kerimde eşcinselliğin "hayasız bir fuel olduğu bildirilmiş ve yüce Allah çeşitli ayetlerde şöyle buyurmuştur :
      Araf Suresi, 80 ve 81. ayet: Hani Lut da kavmine şöyle demişti: "Sizden önce alemlerden hiç kimsenin yapmadığı hayasız-çirkinliği mi yapıyorsunuz? Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsiniz."
      Hud Suresi, 78 ve 79. ayet: Kavmi ona doğru koşarak geldi; onlar daha önceden kötülükler işlemekteydiler. "Ey kavmim" dedi. "İşte benim kızlarım, bunlar sizler için daha temizdir. Artık Allah'tan korkun ve beni misafirim önünde küçük düşürmeyin. İçinizde hiç aklı başında olan (reşid) bir adam yok mu?" Dediler ki: "Andolsun, senin kızlarında bizim haktan bir şeyimiz (ilgimiz ve arzumuz) olmadığını sen de bilmişsindir. Bizim ne istediğimizi gerçekte sen biliyorsun."
      Hicr Suresi, 67..72. ayet: Şehir halkı birbirlerine müjdeler vererek geldi. (Lut onlara) "Bunlar benim konuğumdur, beni utandırıp-dillere düşürmeyin" dedi. "Allah'tan korkup-sakının ve beni küçük düşürmeyin."Dediler ki: "Biz seni 'herkes(in işin)e karışmaktan' alıkoymamış mıydık?" "Eğer yapmak-istiyorsanız, işte bunlar, benim kızlarım. "Ömrüne andolsun ki, onlar, sarhoşlukları içinde kör-sersemdiler.
      Şuara Suresi, 165....168 ayet: "Siz insanlardan (cinsel arzuyla) erkeklere mi gidiyorsunuz? "Rabbinizin sizler için yaratmış bulunduğu eşlerinizi bırakıyorsunuz. Hayır, siz sınırı çiğneyen bir kavimsiniz." Dediler ki: "Ey Lut, eğer (bu söylediklerine) bir son vermeyecek olursan, gerçekten (burdan) sürülüp çıkarılanlardan olacaksın. Dedi ki: "Gerçekten ben, sizin bu yaptığınıza öfke ile karşı olanlardanım."
      Neml Suresi, 55. ayet: "Siz gerçekten, kadınları bırakıp şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Hayır, siz (yaptığı şeyi) bilmeyen bir kavimsiniz."
      Ankebut Suresi, 29. ayet: "Siz, (yine de) erkeklere yaklaşacak, yol kesecek ve biraraya gelişlerinizde çirkinlikler yapacak mısınız?" Bunun üzerine kavminin cevabı yalnızca: "Eğer doğru söylüyor isen, bize Allah'ın azabını getir" demek oldu.
      Kur'anın böylesine konu ettiği bir fiilin söylenmemesi vebâldir. Anlatılması ve hatırlatılması gecikmiş ve ihmal edilmiş bir sorumluluktur. Bunun birinci ağızdan paylaşılması takdir edilecek bir görevdir. Sayın başkanı tebrik ve takdir ediyoruz.