HAYBER FETHİ ÖRNEĞİ
Mücadelede esas olan ihlas ve samimiyettir. Ancak, mücadelenin yöntem ve metodu da süreci ve sonucu belirler. Mücadelenin kiminle yapıldığının bilinmesi de ayrı bir etkendir. Mücadele yapılan toplum ve milletin hassas olduğu konular ve önemli saydığı değerler bilinmelidir ki, onlarla yapılan mücadele başarıyla sonuçlanabilsin. Ülkemizin karşı karşıya kaldığı durumun Siyonist düşüncenin ürünü olduğu kanaatindeyiz. Öyleyse, bu düşüncenin kodları bilinmelidir. Hayber Fethi bugünkü mücadeleye örnektir.
"Hayberin fethi ile hemen hemen Arabistan'daki bütün Yahudiler İslâm devletine tâbi duruma gelmiş sayılıyordu.
Daha evvel de "Hudeybiye Sulhu" ile müşriklerden gelebilecek herhangi bir tehlike önlenmiş bulunduğundan, bu fetih ile İslâmiyet büyük bir serbestiyet imkânına kavuşuyordu.
Hudeybiye Anlaşmasıyla, müşriklerin, Yahudilerin yardımına koşmaları veya onlarla işbirliğine girişmeleri önlenirken, bu fetih ile de Yahudilerin Kureyş müşrikleriyle herhangi bir işbirliğine teşebbüsleri bertaraf edilmiş oluyordu.
Ancak, ne müşriklerden Yahudilere ne de Yahudilerden müşriklere bir ümit ışığı kalmıştı. Böylelikle Kureyş müşriklerinin Müslümanlara karşı her zaman kullanmayı düşündükleri bir kollarını kaybetmiş sayılıyorlardı.
Bu fetih etrafta da büyük akisler uyandırdı. Çünkü, Hayber'in çok kuvvetli kalelere sahip bulunduğu, buradaki Yahudilerin harp sanatını çok iyi bildikleri, harp malzemesi bakımından da üstün bir seviyede bulundukları, cesur adamlarının, yiğitlerinin oldukça fazla olduğu herkesçe biliniyordu.
Bütün bunlara rağmen, İslâm ordusu karşısında mağlup düşmeleri, hepsini korkutuyor, Müslümanların yenilmez bir güç halini aldıklarını bir kere daha anlıyorlardı. Nitekim Hayber fethinden sonra, civar kabileler teker teker kendi arzularıyla gelip İslâm hâkimiyetini kabul ederek boyun eğdiklerini bildirmişlerdir.
Bu bakımdan Hayber'in fethi, İslâm tarihinde önemli bir yer işgal eder."
Haberin fethinde Peygamberimizin stratejisi de çok önemli etken olmuştur. Aynı stratejiler bugün de Yahudi zihniyetine karşı yapılması halinde başarı alınması mutlaktır. Zira Peygamberimizin her hâli ve yöntemi İlâhî kontrolden geçmiştir, dolayısıyla da insanlık için örnek projedir. Aynı metod bugün de etkili olacaktır.
Alıntı yaptığımız Hayber Fethi stratejilerinden aşağıdaki yöntemi duyarlı Müslümanlar olarak ülkemizde uygulayalım.
"Hayber kalelerine sığınan yahudiler yiyecek ve içecek stokları ile peygamber efendimizin gitmesini bekliyordu.
Hayber kaleleri sağlam, yüksek bir yerdeydi.
Ok atsan sana geri dönüyordu.
Taş atsan yetişmiyordu.
Bağırsan sesin yetişmezdi.
Hayber yıkılmıyordu.
Hayber fethedilmiyordu.
Günlerce bekledi islam ordusu.
Ama yahudiler kalelerden çıkmıyordu.
Müslümanların stoğu tükenmek üzere, moralleri bitmek üzereydi.
Günlerce beklediler. Ama nafile!
Bu uzun bekleyişten sonra peygamber efendimiz bir strateji geliştirdi.
Hurma ağaçları kesilecekti.
Hayber Yahudilerinin ekonomisi birer birer kesilecekti.
Servetleri devrilecekti.
Gelecekleri köklerinden kazınacaktı.
Zira yahudi için para, servet, zenginlik herşeydi.
Ağaçlar kesildikçe yahudiler kahroluyordu.
Ağaçlar kesildikten sonra burada kalmanın da bir anlamı kalmayacaktı.
Anlaşma yoluna gittiler ve taşıyabilecekleri kadar yükle Yahudilerin başkenti Hayberi terk edeceklerdi.
Sen de Hayber savaşına katılmak istiyorsan bir ağaç da sen kes!
Sen de bugün sövsen sesin yahudiye ulaşmaz!
Taş atsan İsraile ulaşmaz!
Ok atsan telavive yetişmez.
Ama sen de peygamber efendimizin stratejisini yapabilirsin!
Al eline baltayı kes Yahudilerin ağaçlarını!
Nasıl mı?
Evine giren her yahudi malı bir ağaçtır.
Kullandığın her yahudi malı deterjan bir ağaçtır.
İçtiğin her kola bir ağaçtır.
İçtiğin her yahudi malı sular bir ağaçtır.
Kolalar, pepsiler, fantalar, damlalar, hacı şakirler, ariel matikler, Algidalar, Max, Danoneler birer ağaçtır.
Hayber savaşına katılmak istiyor musun?
Öyleyse al eline boykot baltasını kes Yahudilerin ağaçlarını!
Kim zerre kadar bir iyilik yaparsa mutlaka karşılığını bulur, diyor Rabbimiz!"
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.