HUZURUN KIYMETİNİ BİLMEMEK
Huzurun kıymetini huzursuzluk yaşayanlar bilir.
Huzurlu yaşam bir nimettir.
Allah (c.c.) kullarına verdiği nimetin eserini de kullarının üzerinde görmek ister.
Huzurlu olmanın yansıması şükürlü ve sabırlı olmaktır.
Huzurlu bir yaşam şükretmeyi gerektirir.
Huzuru bozan bir çok unsur vardır.
Kişisel huzurun bozulması toplumsal huzursuzluğa neden olur.
Toplumsal huzursuzluklar da bireysel huzursuzluklar doğurur.
Huzursuzluğa neden olmak günahtır.
Meydana gelen huzursuzluk nedeniyle hatası olmadığı halde bedel ödeyenlerin neden olanlar üzerinde hakları oluşur.
Yani, huzursuzluklarda hak ihlalleri söz konuşur.
Kendi hesapları için huzurun bozulmasına neden olanlar, belki kendi çıkarlarını elde ederler ama kendi dışındakilerinin de vebalini kazanırlar.
Kardeşliğin esas olduğu Müslümanlar arasında huzursuzluk olmamalıdır.
Hiçbir Müslüman diğer Müslümanın huzursuz yaşamasına neden olamaz.
Kardeşlik hukuku buna engeldir.
Yanlış anlamalardan ve fasıkların haberlerinden hareketle, konuları araştırmadan, olayları değerlendirmeden atılacak adımlar Müslümanları, Mü’min kardeşleri birbirine düşürür.
Dövüşmelerden menfaat peşinde olanlar karlı çıkar.
Kargaşalardan kargalar istifade eder.
Tartışmalardan tilki zihniyetliler faydalanır.
Üç beş kişinin faydalandığı bir ortam, geride kalanların tamamının zararla karşılaştığı bir sonuca dönüşür.
Fil’ler kavga ederken çimler ezilir.
Aslanların güçlerine göre, ormanların kralı olmak için yaptıkları kavgadan yılanlar şanslı çıkar.
Yılanlar ve çıyanlar sürüngendirler ve arazi kimin olursa olsun onlar o arazide at koşturmaya devam ederler.
Yer altı kaynaklarına en yakın olan yerin altında yaşayanlardır.
Üsttekilerin kavgası yer altında yaşayanlara yarar.
Kavgalardan kazanan olmaz.
Kazananlar kavgayı tetikleyenlerdir.
Kavga esnasında kazandığı görülen tarafta mutlaka bir çok şey kaybetmiş olur.
Kavgayı tetikleyenler, kavgada taraf onlardan kim kazanırsa kazansın, kim kaybederse kaybetsin üzüntüleri ve zararları olmaz, onların kaybetmesi söz konusu değildir ve her halükarda kazançlı çıkarlar. Çünkü onlar kavganın tonuna ve dozuna göre çıkar elde ederler. Zaten kavgayı da bunun için çıkarırlar. Elde etmekte zorlandıkları çıkarları tıkanma noktasına geldiğinde belirleyenleri kavga ettirerek o zorluğu ve tıkanmışlığı aşarak amaçlarına ulaşırlar.
Kavga etmek değil, sulhu sağlamak esastır.
Tarafların ıslahı için diğerlerinin yapması gereken, kavgayı alkışlamak değil, tarafları barıştırmaktır.
Huzurun kıymetini bilmemek, nimetin kadrini bilmemek olur ki, elden çıkmasına neden olur.
Huzursuzluktan kendimiz, ailemiz, toplumumuz, ülkemiz ve insanlık zarar görür.
Müslümanlar, huzursuzluk ortamlarından beslenenlere sermaye olmamalı, huzurun kıymetini bilmelidirler.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.