Hac ve Umre hizmeti sunmak üzere, Kesmen Turizm adıyla kendi firmamızı kurarken, bu ana hizmet ağına temel bir hizmet ağı da ekleyerek, hem flamalarımızda hem kurumsal kimliğimizin tanımında Kudüs ziyaretini de ilave ettik. Samsundan, Pandemi öncesi ve sonrasında 3-4 aylık aralarla, periyodik olarak Kudüs ziyaret programı açtık ve sayısına bakmadan, ticari kaygı gütmeden, kar hesaba yapmadan bu süre içinde defalarca Kudüs’e programlar tertip ettik. Çok duygulu süreçler yaşadık. Çoğu kere rehberliğini de kendimin yaptığı bu ziyaret programlarından çok derin duygularla döndük. Zaman zaman içimiz acıdı, zaman zaman buruk sevinçler yaşadık. Bunlar arasında, Mescidi Aksaya Yahudi askerlerinin silahları arasında girmek yaşadığımız en derin acılar içerisinde yer aldı. 14-17 Eylül 2002 tarihleri arasında da tekrar Kesmen Turizm organizasyonuyla, Selahaddin Eyyübi’nin şehri Kudüs’ü bir defa daha ziyaret ettik. Üniversite hocaları, İlköğretim, ortaokul ve lise öğretmenleri, Kur’an Kursu öğreticileri, üniversite öğrencileri, Avrupa’da yaşayan vatandaşlarımız, esnaf ve siyasilerden oluşan bir gurupla, çok duygulu ama her zamanki gibi buruk sevinçlerle harmanlanmış Kudüs ziyaretimizi tamamlayarak ilimize döndük. Avrupa’dan ve ülkemizin her yerinden katılımcıların olduğu Kudüs ziyaret programımızı, grubumuzu İstanbul Havalimanında toplayarak başlattık.
       4 günlük programımız süresince, işgal altında olan Kudüs, El-Halil, Ramallah, Eriha, Betülhaim gibi Filistin halkının yaşadığı şehirleri de ziyaret ederek, o bölgelerdeki dini ve tarihi mekanları görüp bilgilendirmeler yaptık. Programın merkez üssü olan Mescid-i Aksa ve bu kutsal mescitte yapılan ibadetlerin yanında; Zeytin Dağı, Hz. Musa, Hz. Davud, Hz. İbrahim, Hz. İshak, Hz. Yakup, Hz. Yusuf peygamberlerin kabirlerini de ziyaret ettik. Bu ziyaretleri yaparken, özellikle Mescidi Aksada ikili sohbetlere konu olan durumlarda, Filistinli dostlarımızdan ülkemiz insanına minnettarlığını ve bu minnettarlığını ifade ederken yalnız kalmış olmalarının sitemini dinlerken gerçekten çok üzüldük. Filistinlilerin mücadelesinin devam ettiğini görmek, onlara hem moral katkısı hem de maddi imkanlarla destek sunmak üzere planlamış olduğumuz programlara katılımla, sözünü ettiğimiz bu dramı, başta ülkemiz insanı olmak üzere toplamsal gündemde canlı tutulmasına katkı sağlamak istedik. İnsanlık tarihi ile eşdeğer bir yerleşim bölgesi olan Kudüs; sürekli olarak Hak-Batıl mücadelesinin merkezi olmuştur. En huzurlu günlerini Osmanlı idaresi döneminde yaşayan Filistin halkı, milletimize hep şükran ve özlem duymuştur. Kudüs de tarih boyunca Müslümanların sevdası ve rüyası olmuştur. Mescidi Aksanın kıble olması, Miraç hadisesinin Kudüs'de Mescid-i Aksa'dan gerçekleşmesi ve İsra suresinin ilk ayeti ile Mescid-i Aksa çevresinin mübârek olduğunun vahiyle bildirilmiş olması, tüm Müslümanları Kudüs sevdalısı yapmıştır. Kudüs’ün bugün her zamankinden çok daha sahiplenilmeye ve bunun için de gayret edilip bedel ödenmeye ihtiyacı olduğunu gördük, bu nedenle de Kudüs programları tertip ederek bu sorumluluğa ortak olmak istedik.
       Çok ince ve derin duygulara sahip sevenleri olan Kudüs; Müslümanların imtihan alanıdır. Cihad'ın yapılacağı bir çok yer vardır ama günümüzde bunun için ortak merkez Kudüs'tür. Her bir Müslüman eliyle, diliyle, malıyla, canıyla bu cihada katılacak, Rabbının rızasını kazanacaktır. Elinden hiçbir şey gelmeyenler de buğuz edip, Allah'a dua edeceklerdir. Kudüs davasına ve söz konusu işgale duyarsız kalanlar ise, imanını ve samimiyet duygularını sorgulayacaklardır. Bundan sonra her ay, rutin olarak planlayacağımız Kudüs ziyaret organizasyonuyla, Kesmen Turizm olarak biz üzerimize düşeni yapacağız. Yarın ki köşe yazımızda, ziyaretimizin muhtevası ve karşılaştığımız duygulu anlardan bahsederek, böylece bu duyunun canlı kalmasına katkıda bulunmaya çalışacağız. Peygamberimizin; Mescidi Aksayı ziyaret ediniz, buna gücünüz yetmezse oraya kandil yağı gönderiniz buyurmasının sorumluluğunu yerine getireceğiz.