MERHAMETTEN MARAZ DOĞMAZ

“Merhametten maraz doğar” sözü İslami kabul ve değerlere uygun değildir. Aksine İslam Peygamberi Hz. Muhammed s.a.v. “Merhamet etmeyene merhamet edilmez” buyurmuştur. Allah c.c. Rahim sıfatı; rahmet ve merhamet deryasının özetidir. Merhametten arıza değil bereket doğar. 

Merhametin olduğu yerde; rahmet ve huzur olur. Merhamet; insanlar ve varlıklar arası dayanışma, yardımlaşma ve paylaşmanın kaynağıdır.  Sözün aslı, merhamet etmek için; adaletsizlik, hukuksuzluk, haksızlık, ahlaksızlık, hayasızlık, kanunsuzluk, usulsüzlük yapılmaz, birine merhamet etmek için diğerinin göz yaşın dökülmez demektir. 

Bir güzellik için diğer güzel özellikler ve İslami değerler zedelenemez, başkasının hakkı ötelenemez. Merhamet etmek; merhamet edilene fayda, merhamet eden için de ibadet ve berekettir. Merhamet alış verişinde kazançlı olan merhamet edendir. Zira yapılan merhamet sayesinde ve bu nedenle merhamet edenin huzuru, mutluluğu artacağı gibi bereket sahibi de olur. Yaratanın sıfatı olan bir özelliğin insan eliyle gerçekleşmesi ve gerçekleştirilmesi, bununla da diğer insan ve varlıkların fayda bulması bir insan için en büyük sermayedir.

İnsanların bir birlerine yakınlaşması ve yanaşmasına neden olan değerler üzerinde zaman zaman köklü etkisizleştirme teşebbüsleri olmuştur. Bunlar bazen iyi niyetle yapılmış, bazen de maksatlı olarak güzel değerlerin buharlaşmasına zemin oluşturmak için piyasaya sürülmüş, zamanla da içinde bulunan toplumun sorunlarına tercüman gibi görünen bu ve benzeri deyimler kelamı kibar gibi nesilden nesile taşınmıştır. Maksadı aştığı hesaba katılmamış, insanlar kendi egolarını ifade etmek için yanlışlığını hesaba katmadan bu ve benzeri kavramları kendi nefislerine sermaye yapmıştır.

Yalan, Yılandan daha tehlikelidir. Yılan bir kişiyi zehirleyecek sermayeye sahipken, Yalanın zehiri bir toplumu çökertecek, hatta süreç içinde nesillere nüfus edecek kadar katmerli zehire sahiptir. Yılanın zehiri kimyasal işlemlerden geçirildikten sonra insanlar ve varlıklar için şifa olabilmektedir ama Yalanın zehiri hangi işleme tabi tutulursa tutulsun her zaman ve mekanda, her kişi ve topluma zarar vermektedir.

Yalan üzerinde yapılan değerlendirmeler; Yalanın etki alanını daha da artırmakta, bir çok yanlışın, sorunun, kavganın ve göz yaşının sebebi Yalan olmaktadır. Yılan yaratılış gereği ekolojik dengenin bir unsuru olarak tabiata fayda sunmakta, insanlığı hizmet etmektedir. Yalan ise insanlığı göz yaşı ve kan yuvasına dönüştürmektedir. Tüm bu hakikatlere rağmen insanlar Yalandan değil de Yılandan korkmaktadır.

Merhametten maraz doğduğunu söylemek de “Yalan”dır. Bu “Yalan” nedeniyle insanlar merhamet duygusundan uzaklaşmakta, bu uzaklaşmayı da bu söze sığınarak ifade etmektedir. İslamın Peygamberinin teşvik ettiği bir fiilin, toplumsal “Yalan” nedeniyle uygulanmaması büyük bir toplumsal ihanet, Yaratana ve Peygamberine karşı muhalefettir. İnsanlar birbirlerine muhtaç yaratılmıştır. 

Bu nedenle de paylaşma, dayanışma ve yardımlaşma esas kabul edilmiştir. Fakirler çalmayacak, zenginler de yığmayacaktır. Fakir; yoklukla, Zengin; varlıkla imtihan edilmektedir. Fakir isyan etmeyecek, zengin de İlahlaşmayacaktır. Bu denge; Allahın sıfatının bir yansıması ve Peygamberinin tavsiyesi olan Merhamet duygularıyla gerçekleşecektir.

Merhamet; rahmettir, berekettir, Allah c.c. kullar ve varlıklar arası iletişimindeki nuru, Müslümanın özelliğidir. Merhametten arıza değil, huzur ve bereket doğar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Sami Kesmen Arşivi
SON YAZILAR