Semiha Sandıkçı

Semiha Sandıkçı

TARİH TÜRK'Ü ÇAĞIRIYOR

 Pelin Çift ve Gündem Ötesi programının bir bölümünde tarihçi, yazar Tufan Gündüz  bir Bosna anısını  anlatıyor Pelin Çift'in ısrarıyla.(Bu konuda ikisinin  birlikte yazdığı bir kitabı var bilginiz olsun okumak isteyenler için ) Boğazına  kelimeler düğümleniyor, gözyaşlarına  hakim olmaya çalışıyor anlatırken Tufan Bey.

"Bosna Hersek'te görev  yapan askerlerimizden bizzat dinlediğim bir olay bu.Bizim oradaki askerlerimiz küçük  istihbarat  evlerinde görev yapıyordu. İstihbarat  dedigimde açık haber toplama,bu toplanan haberleri de Saray Bosna Yuvam komutanına bildiriyorlar, gizli saklı  birşey  değil. Bizim askerlerimiz özel  olarak yardıma  muhtaç köyleri  ve okulları dolaşıyor  ve donatıyor.Bu donatmalar sırasında liste alıyorlar  köyden  kimlere yardım  edelim  diye.Yardım  paketleri de Türkiye'den kargo  uçağıyla gönderiliyor.Bir köye  gidiyorlar listeye  göre dağıtım  yapıyorlar. Fakat  köyün  bir ileri geleni diyor ki;"Biz size listeyi verdiğimiz sırada bir teyzemizi unutmuşuz."diyor.Teyzenin evi de köyün  dışında,tepelik bir yerde.Aslında  Bosna Hersek'te köyler  çok  dağınıktır,oraya gidenler bilirler.Bizim karadeniz evlerine benzerler."O teyzeyi unutmuşuz  ona da yardım  edebilir miyiz?"diyor.Bizim askerler "Tabiki" diyorlar.Hemen kutuları  omuzluyorlar.Kar diz boyu,güç  bela oraya ulaşıyorlar. Kapıyı  çalıyorlar, teyze kapıyı  açar  açmaz, "Türk  müsünüz? "diye soruyor. Bizim askerler "Evet Türküz"deyince,teyze"Geleceğinizi  biliyordum."diyor.

Tufan bey yutkunarak,duraksayarak devam ediyor. "Bizim geleceğimizi  bilen milyonlar var.Elbab'daki gelecegimizi biliyor, Halep'teki geleceğimizi  biliyor, Pakistan'daki,Makedonya 'daki.....geleceğimizi biliyor. Bizim sancağın gölgesi o kadar  kuvvetli düşüyor  ki.Biz oraya gitmek zorundayız, TARİH BİZİ ÇAĞIRIYOR, o teyze bizi çağırıyor.600 yıl  siz bir bölgede  hüküm  sürüyorsanız ve 1000 yıl  o topraklarda hala ayakta kaldıysanız tarih sizi çağırıyor bundan kaçamazsınız.İşte  bu yüzden biz bu sıkıntıları çekiyoruz.Bu bizim tarihi görevimiz. 

Tufan bey devam ediyor. "Bosna'da bir sempozyumdayken yanıma  bir delikanlı  geldi,tanıştık. "Hocam sizin bu anlattığınız hikayeyi televizyonda seyrettim,yahu abartmış  hoca diye  düşündüm. Sonra şu Bosna' ya ben de gideyim diye düşündüm. Bosna'da Visoko şehrine  yerleştim. Visoko müslüman, hıristiyan  karışık  bir şehir. Bir gün  müslüman  bir aile yanıma  geldi."Bizim bir cenazemiz var seni oraya götürmek  istiyoruz" dediler.Neden? diye sordum.Ailenin büyüğü  vefat etmiş, vefat ederken beni bir TÜRK defnetsin demiş. Hocam ben cenaze  namazı  kıldırmayı bilmem,bir fatiha okumayı  bilirim.Gittim defnettik bir fatiha okudum."diye anlattı.Tarih o delikanlıyı  oraya çağırdı,diye sonlandırdı Tufan bey.

Evet İsveç'den Leyla'nın  çağırdığı  gibi,bir çok  mazlumun çağırdığı  gibi....Bu zor günlerde  bile birçok ülkeden yardımını  esirgemeyen Türkiye 'den bu zamana kadar 128 ülke  yardım  istedi,yarısına  yardım  ulaştırıldı. O süper  güç  olan Amerika ' dan değil, medeniyetin beşiği, refahın  yüksek  olduğu  yer olarak bilinen Avrupa ' dan değil. TÜRKİYE'den yardım  beklediler.Zira onların  kendilerine bile yetmediğini, küçücük  bir virüs  karşısında  nasıl  aciz kaldığını  tüm  dünya  gördü.Onlara dahi yardım  edecek gücü  olduğunu  gösterdi  Türkiye. 

Bizim içimizdeki bazılarının  çok zoruna gidiyor  bu durum.Hazımsızlıkları okadar  büyük  ki ekmek yedikleri ülkenin  etinden sütünden  her imkanından  faydalanıp,bu gücü  gördükçe  kin kusuyorlar,öfke  kusuyorlar. Ama nafile!...

TARİH TÜRK 'Ü ÇAĞIRIYOR. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Semiha Sandıkçı Arşivi
SON YAZILAR