TARİHTE İZ BIRAKAN MÜSLÜMAN BİR KADIN
Dünyanın ilk üniversitesini kuran kişinin iyi eğitimli müslüman bir kadın olduğunu biliyor muydunuz?İslamın kadını sınırlandırdığını,kimliksizleştirdiğini,kısıtladığını düşünenlere çok güzel bir örnektir Fatıma El-Fihri.Açık ve öncü bir bakış açısıyla yaşayan, bıraktığı eşsiz eserle anılmayı hak eden örnek bir insan.Öğretmenler gününün de yaklaştığı şu günlerde büyük ilim aşığı Fatıma'dan bahsetmek istiyorum sizlere.
Fatma ve kız kardeşi çocukluk ve gençlik yıllarında iyi bir eğitim aldılar.Aile fertlerinin peşpeşe ölümünden sonra babalarının tüm servetinin idaresini iki kızkardeş devraldılar. İstedikleri herşeyi yapabilecekleri büyük bir servetleri vardı,onlar bu serveti toplum yararına harcamayı tercih ettiler. Kızkardeşi Meryem 859 yılında Endülüs cami'ni inşa ettirdi,Fatma da hemen onun yanına 859-860 yılları arasında El-Karaviyyun üniversitesini yaptırdı. Binanın inşaatını bizzat yönetti.Bu yola kendini o kadar adamıştı ve inanmıştı ki inşaat bitene kadar oruç tuttu, tamamladığında da içine gidip dua etti.
Ortaçağ Avrupa toplumunun karanlık bir döneminde, 9. yüzyılda bir kadın zamana meydan okuyor, ezberleri bozuyor,eşsiz bir eğitim ve entellektüel gelişim merkezi kuruyor. Müslüman bir kadın olarak her yaştan, her inançtan ve sosyal sınıftan insanlara açtığı bu kurum günümüze miras kalıyor. Onun kurduğu sadece bir egitim kurumu değil, yetiştirdiği ilim insanlarıyla, oradan çıkan buluş ve eserleriyle günümüze tutulan bir ışık.
Fatıma El-Fihri'nin kurduğu bu lisans merkezi UNESCO tarafından dünyadaki ilk sürekli ve en eski üniversite olarak kabul ediliyor. Bu kurum ABD'deki Harvard,İngiltere'deki Oxford,Mısır 'daki El-Cezire üniversitelerinden de önce kurulmuş ve günümüze kadar ulaşmıştır.
Lisans eğitimi yirmi kişilik sınıflarda ve halka açık şekilde veriliyordu.İslâm hukuku,gramer,tıp, matematik, astronomi,kimya,tarih ve yabancı dile kadar geniş bir yelpazede eğitim veriyordu.Bir çok alim burada öğrenim görüp, tarihe geçecek eserler yazıp, bu kurumun kütüphanesine bıraktılar. Bunlar arasında en meşhuru İbn-i Haldun'un Mukaddimesidir.4000' den fazla el yazması eser hala modern güvenlik sistemiyle korunan özel odalarda muhafaza ediliyor.
İbn-i Haldun,İbn-i Arabi,El-İdrisi,İbn-i Rüşt,El-Cezire gibi ünlü isimler arasında Yahudi Felsefeci ibn-i Meymun,Avrupalı gezgin Leo Africanus,Papa ikinci Silvester,gramerci Ben Ajrum gibi isimler sadece bir kaçı. Sadece müslümanlar için değil Yahudi ve hıristiyan gençlerde burada eğitim görüyordu."0"rakamı bu üniversitede eğitim gören gençler tarafından Avrupa'ya götürülüp, öğrenilmiştir.
Prf.Dr.Faved Laroussı Fatma'yı anlatırken "Bu kadın ne bir kraliçe, ne bir prenses ne de bir hükümdarın kızıydı. Sadece halktan bir kadındı. Bu yönü eserinin gücünü yansıtıyor. Babasından kalan bütün mirası dine ve bilgiye olan aşkına harcadı "diye övgüyle bahsediyor.
Fatıma El -Fihri'nin bu büyük çabası ve hayali tarihte bizlere ulaşan büyük bir ilim güneşi olmuş ,yüzyıllardır insanlığa ulaşmış hala ışığını saçmakta.Fatıma birçok önemli isme kapı açmış, ilham olmuş,kendi ismini de eseriyle ölümsüzleştirmiş müslüman bir kadın.Peygamber efendimizin (s.a.v)'in "ilim öğrenmenin kadın -erkek herkese farzdır "hadisinin en büyük örneğidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.