Dünkü yazımızda Ehli Beyt olarak  tanıtmaya başladığımız  Vezir  Hazretleri'nin  aile fotoğrafındaki  isimlerden  Akın Özgün  ile ilgili bazı  malumatlar  vermiştik, bugün  kaldığımız  yerden devamla  birlikte aile  fotoğrafının diğer  bireylerinden bir kısmını  daha tanıtmaya çalışacağız. Akın Özgün bundan on yıl önce  ekonomik  açıdan hatırı sayılır bir serveti yok iken, şimdi  hatırı  sayılır bir mal varlığına  sahip olmasını eşinin ailesinden almış olduğu desteğe  bağlamış olsa da buna inanmak mümkün değil.

            Belediyenin önemli büyük projelerinde Akın Özgün hep vardır, örneğin eski otogarın satılması işleminin gerçekleşmesinde en önemli aktör Akın Özgün'dür. Bu alanın satışı ile ilgili pek çok gelen giden olmasına rağmen, hatta  Adem Bektaş'ın getirdiği bazı firmalara çantacı denilip, görüşme  dahi, kabul  edilmezken  Akın Özgün'ün  İstanbul'da  yaşayan Murat  isimli bir aracı  firma  sahibi üzerinden bu  arsayı pazarlaması  çok  düşündürücü bir durumdur. Bu arsanın satışı esnasında alıcı  firma  Samsunspor Kulübü'ne 500.000 dolar yardım etmeyi taahhüt etmesine rağmen bu paranın akıbeti de meçhul.

            Sanırım 2007 yılı idi,  kayıkçıbaşı beni telefonla arayarak adıma yapacağı  bir işlem  olursa okey verip, vermeyeceğimi söylediğinde kendisine dedim ki sana güvenirim ne dersen de yaparım, sormama gerek olmaksızın adıma yapabilirsin. Daha sonra Atakum'da bir arsa satın aldıklarını bu arsaya beni de dahil etmek istediklerini söyleyince kendisine dedim ki benim mesleğim yap sat müteahhitlik, dairelerim de var, arsaya ihtiyacım yok. Kayıkçıbaşı ısrarla benim de ortak olmamı istediğinde sesimi çıkaramadım ve okeylemek zorunda kaldım.

            Arsanın mahiyetinin ne olduğunu bilmiyordum, işi Akın Özgün ile Yeşilkent Belediyesi eski Başkanı Mustafa Yılmaz organize ediyorlardı, alınan arsalar iki tane olup, birisi 15 dönüm bir diğeri ise 5 veya 6 dönüm dediler. Arsanın sahipleri  Kenan Şara, Sefer Arlı, Coşkun Öncel, Mustafa Yılmaz, Akın Özgün ve bendim. Daha sonra iki arkadaş daha dahil edildi. Benim param olmadığından çıkmak isteyince bana Kenan beyle Sefer bey kefil olup kredi aldılar. Burada amaç yatırım yapmaktı, ilerleyen zamanlarda değerlenir gayesi ile alınmıştı. Daha sonra ben belediyeden ayrılınca ortaklıktan ayrılmak istedim, ayırmak istemediler, bu kez kefil oldukları  krediyi ödememeye başladım ki beni ayırsınlar. Nihayet bin bir güçlükle ortaklıktan ayrılabildim.

            Bu arsa alındığında tapusu  herkese hissesi  kadar verilecekti, daha sonra  imarsız  arsaların tek kişi adına tapu edilebileceği öğrenilince iki parselin ikisini de Akın Özgün'ün eşi adına yapıldı. Sizin anlayacağınız Akın Özgün aile fotoğrafının yedi emini, neymiş efendim diğer  arkadaşlar bürokrat, siyasetçi olduğundan  kamuoyu tarafından yanlış  anlamalara sebep olabilirmiş de ondan Akın Özgün'ün  eşine tescil edilmiş!... lafa bak beriye gel istedikleri zaman kendi eşleri üzerine arsa alıp, imar uygulaması yapabiliyorlar ama tek kişinin tapu alması söz konusu olunca sadece Akın Özgün'ün eşine güvenebiliyorlar, nasıl ama yemede yanında yat değil mi?

            Bir işi yaparken art niyetli olmaksızın sadece yatırım amacı ile arsa alıyorsanız buna hiç kimse sesini  çıkarmaz veya çıkaramaz, yok amacınız aldığınız arsayı bir yerlere taşıyıp, insanları mağdur etmekse  o zaman  kaçak güreşmeyi tercih edersiniz. Aslında bu olayı çok kurcalamayı düşünmemiştim, zira adamlar paraları ile arsa almışlar, imar geçtiği zaman değerlenip kazanç elde etmelerine kimsenin diyeceği bir şey yok diye düşünmüştüm. Ancak geçenlerde Büyükkolpınar  Köyü'nden yirmi civarında insan başlarında  muhtar olmak kaydı ile gelip dertlerini anlattıklarında emin olun içim acıdı. Adamların bir kısmının nerede ide elinde arsa namına bir şey kalmamış. Herkesin arsası hisseli iken bizimkilerin arsaları  müstakil ve tam, bu yetmemiş bir de heyelanlı alandaki arsalarını heyelansız bölgeye taşımış olmaları bu kadar da olmaz dedirtecek türden bir  haksızlık. Bu işi organize edenler kimler derseniz Ehli Beyt'in bir numaralı evladı Salihanı Mustafa Yılmaz, iki numaralı bireyi Akın Özgün ve Kayıkçıbaşı. Diğer oyun kahramanları sadece figür olarak kullanılmış ve paylarına düşen hisseyi alma durumundalar. Yazımızın sonuna gelmiş olmamıza rağmen aile fotoğrafının bir numaralı ismi olan Mustafa Yılmaz'dan hiç bahsetmemekle ona haksızlık yaptığımızın bilincindeyim. Ancak bu arkadaşımız da üzülmesin ona da sıra gelecek. Mutlu hafta sonları dileklerimle kalın sağlıcakla