Kış mevsiminin soğuk Pazar gününde ailenizle baş başa oturur iken sizleri üzecek veya yoracak bir yazı yazacağımı düşünmediğiniz kanaatinde olduğumdan bu gün biraz hoş vakit geçirmenizi istiyorum. Zira yoğun bir haftayı geride bırakıp dinlenmek isterken daha yoğun bir yazı ile sizleri baş başa bırakmak istemiyorum. Siyasetin canlanmaya başladığı bu günlerde gündemi siyasetin dışına çekmek de istemediğimden konumuz yine siyaset olacak.

            Hayat felsefem düşmüşten yana olmayı gerektirdiğinden düşen insanlarla birlikte olmaktan keyif alıyorum. Malumunuz dün Ademciğim istifa ettiğini basın yolu ile beyan etti. Doğrusunu ararsanız kendi adına en doğru hareketi yaptı, nedenine gelince teşkilat içerisindeki davranışları nedeni ile tamamen tıkanma noktasına gelmişti. Yaptığı icraatları çalışma arkadaşları ile paylaşmadığından, istişare mekanizmasını çalıştırmadığından teşkilat mensupları ile ilişkisi resmiyetin ötesine geçemedi. Hal böyle olunca psikolojik mücadeleler başladı ve patlama noktasına gelen sıkıntılar seçim takvimi bahane edilerek çözülme noktasına getirildi.

            Teşkilattan istifa edip aday adayı olanların büyük bir bölümü yukarıda bahsettiğim durumdan ötürü kaçmak adına istifa ettikleri açıkça ortada. Cuma günü İl Başkanları toplantısına katılan Ademciğim"den kurtulmak isteyen Genel Merkez Genel Başkan Yardımcıları"nın gaz vermesi sonucu aday olmasını sağlamıştır. Diyeceksiniz ki bunu nereden biliyorsun, izin verin de bizim de Ankara kulislerinde birkaç sağlam adamımız olsun, orada olup, bitenleri bize rapor etsinler. Kaldı ki Ademciğim kadar biz de bu partide görev yaptık, bizim de oralarda eşimiz dostumuz var.

            Ademciğim dün düzenlediği basın toplantısına ilçe Başkanlarını çağırmış olmasına rağmen bir kısmı toplantıya iştirak etmemiş, Ademciğim ise istifa ettiğini açıklamıştır. Daha sonra teşkilat mensubu arkadaşlarına kendi yerine bırakacağı vekili tayin edeceğini söylemiş. AK Parti tüzüğü bu konuda gayet açık olmasına rağmen Ademciğim kendi tasarrufuna göre İl Başkanlığına bırakacağı arkadaşı tespit edeceğini söylemiş olması bu işleri ne kadar usulüne uygun yaptığının delilidir.

            AK Parti tüzüğü İl Başkanının istifası ile boşalan koltuğa siyasi işlerden sorumlu İl Başkan Yardımcısı"nın oturacağını söyler. Siyasi İşlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı da istifa ettiğine göre, o zaman teşkilat başkanı bakar diyor. Ama Ademciğim onun kolayını da bulur boşalan siyasi işler başkanlığına istediği adamı atar, ardından onu yerine vekil bırakıp kendisi istifa eder. Böyle bir yol denerse şaşmam, ama madem bu işi tüzüğe uygun yapmıyor, o zaman bu şehirde onu en çok seven, ona en çok bağlı olan ben!.. varken başkasını aramasına ne hacet var anlamış değilim.

            Dün bazı gazeteler  Ademciğim"in en uzun gecesi olduğunu manşetten vermişler, vay bee ne büyük bir olay bir  İl Başkanı istifa ediyor, gerideki ümmetinin hali nice ola? Şehrimizdeki işsizlerin iş bulma sorunuyla kim uğraşır, aş bulmak isteyenlere kim aş bulur, haksızlıklarla kim mücadele eder böyle bir zatın istifası değil tüm Samsun kamuoyunu Karadeniz Bölgesi"ni, hatta Türkiye"yi ilgilendiriyor. Çok değil bir hafta veya on gün sonra bu şehirde Adem Güney"in adını hatırlayan olur mu diye merak ediyorum.

            Refah Partisi"nde İl Başkanı olduğu dönemde de kendisi ile kavgalı idik, ne zaman ki İl Başkanlığını bıraktı ondan sonra dostluğumuz devam etti, düne kadar kendisi ile mahkemelik idik ve düşman saflarında yer alıyorduk, ancak şimdi düz bir vatandaş olarak aramıza katıldığı için artık düşmanlığımız sona ermiştir. Zira benim kitabımda düşene dost olmak vardır, Ademciğim de düşmüştür ve şimdi dostlarına ihtiyacı vardır, işte bu nedenle artık ben de Ademciyim haberiniz ola. Bundan sonra Ademciğim ile uğraşan olursa karşısında beni bulur. Biz Ademciğim ile yirmi yıllık dostuz, öyle değil mi Ademciğim?

            İleride Ademciğim yeniden bir makama veya mevkiye gelirse o zaman düşmanlığımıza kaldığımız yerden devam ederiz. Gün Ademciğim"in yanında olmak günüdür, hep beraber Ademciğim"in daha yüksek makamlara yükselmesi için elimizden geleni yapmalıyız. Yaşasın Güneyin Yıldızı, kahrolsun düşmanları. Allah"ın yeryüzündeki halifesi Ademoğlunun seçilmiş kullarından birisi olan Ademciğim"in daha yüksek makamlara çıkabilmesi için gerekirse malımızı, canımız, her şeyimiz vermeye hazır olduğumuzu beyan ettikten sonra artık Ademciğim ile ilgili çok fazla yazı yazamayacağımın üzüntüsünü belirtmek sureti ile mutlu pazarlar diliyorum.