Bu hafta, Yüzüncüyıl Bulvarı üzerindeki yaya geçitleri ile ilgili gözlemlerimi paylaşacağım sizinle. Şehir içi ulaşımının yükünü taşıyan iki ana arterden biri olan Yüzüncüyıl Bulvarı, aynı zamanda, genel otopark işlevi de görmektedir. Yolun her iki bandında da, sağ şeritler otopark olarak kullanılmaktadır.

Otopark sıkıntısının had safhada olduğu ilimizde, yol kenarlarının otopark olarak kullanılmasının, aslında, iyi bir çözüm olduğuna da inanıyorum. Yol genişlikleri müsait ise, araç ve yaya trafiğine de engel olmuyorsa, yol kenarları alternatif otopark alanı olarak kullanılabilir. Alış veriş için gelenlerin kısa süreli park edebilecekleri en uygun yerlerdir yol kenarları. Ancak...

Bu, “ancak”tan sonra söyleyeceklerim önemli. Uygulamada maalesef başkalarının, özellikle de yayaların haklarına riayet edene pek rastlayamazsınız. Bulvardan geçerken, lütfen, dikkat ediniz: Rahatlıkla geçebileceğiniz, üzerinde park edilmiş araç bulunmayan yaya geçidi görebilecek misiniz? Eğer geçit üzerinde park etmiş araç yoksa, yolcu indirip bindiren dolmuşlar tarafından kesilecektir yolunuz.

Burada, iğneyi biraz da kendimize batıralım: Dolmuşlara, duraklarda binip, duraklarda inme alışkanlığını kazanamadık. Dolmuş şoförleri de, yolcuların bu alışkanlığını normal kabul etmektedirler ki, yolcu nerede ise, orada durmakta sakınca görmemektedirler. Ancak, onlara da hak vermek lazım. Ekmek parası peşinde koşarken, biri durmazsa diğeri duracak. Sonuçta da, kuralsızlık kural olur...

İşin ilginç yanı, bu yoldaki kuralsızlıkları, herkes gibi, ilgililer de kanıksamış durumdadır. Şehir içinde otopark yapmamakta direnen Büyükşehir Belediyesi, bunun bedeli olsa gerek, yaya geçitlerini otopark olarak kullananlarla pek ilgilenmez. Yalnız burada, Büyükşehir Belediyesinin hakkını da yememek lazım: Yaya geçitlerini muntazaman işaretlerler. Asfalt üzerindeki çizgiler sürekli yenilenir. En azından yaya geçitlerinin yerleri bellidir!..

Şimdi, Liman kavşağından Yüzüncüyıl Bulvarı'na girince, daha ilk kavşakta, yukarıda yazdıklarımla karşılaşırsınız. Cedit Meydanı'na çıkan Fener Sokak kavşağını geçince, bulvardaki ilk yaya geçidi çıkar karşınıza. Geçidin, özellikle sağ banttaki çıkışı park etmiş araçlar ve yolcu indirip bindiren dolmuşlarla tamamen kapatılmıştır. Onların arasından geçebileceğiniz bir aralık bulabilirseniz, şanslı gününüzdesiniz demektir. Hele yağmurlu günlerde durumunuz daha bir vehamet arz eder.

Aynı geçidin karşı tarafında ise, geçit üzerinde park etmiş araç yoksa, geçidin görüş açısını tamamen kapatacak şekilde park etmiş araçlar karşılar sizi. Karşıya geçebilmek için cambazlık yapmak zorunda kalırsınız. Zira, viraj nedeni ile, gelen araçları görmeniz iyice zorlaşmaktadır. İşin ilginç yanı, burada “ park edilmez” levhası da yoktur.

Benzer durum, yol üzerindeki, hemen bütün yaya geçitlerinde göze çarpar. Ve bu durum kimsenin dikkatini de çekmez. Şehir içi trafik denetiminde belediyelere verilen görev ve yetkiler, sadece devletlülerin(!) geçtiği yollarda kullanılır. Nasılsa vatandaş, “Kuzuların Sessizliği”ni yaşamaktadır...