Dün sabah, Sayın Valimizi ekranda görünce, şaşırmadım desem yalan olur

Sabahları genellikle çok erken kalkmam. Zira yoğun iş temposu, sosyal ve siyasal hayat derken, gece geç saatlere kadar eve gitme imkanı bulamıyoruz. Geç yatınca da haliyle erken kalkamıyoruz. Ancak bazen sabah namaza kalktıktan sonra, insanın uykusu gelmiyor. Geçiyorsunuz televizyonun karşısına. Biraz seyrettikten sonra uyuklamaya başlıyor veya kalkıp işe gidiyorsunuz. Dün sabah da aynı durumla karşılaşınca, geçtim televizyonun karşısına, başladım kanalları karıştırmaya. Bir de ne göreyim! Sayın Vali sabahın köründe televizyonda konuşuyor. İlgimi çekti, bakayım ne diyecek veya Samsunla ilgili ne anlatacak dedim. Çünkü anlatabilecek çok fazla birşey olmadığını bildiğimden, pür dikkat dinlemeye başladım.
Sayın Vali, Ekolojik Tarımla ilgili İstanbul"da bir fuara katılmış, bu konuda Samsun"da yapılanları anlatmaya çalıştı. Diğer yandan Turizm sektörünün şehrimizde canlandığını anlattı. Birkaç dakikalık konuşma ile işi bitirdi. İyi ki bitti! Yoksa eminim şehrimizin ekonomisi ve sanayisi ile ilgili anlatabileceği pek fazla bir şey bulamazdı. Şehrimizde üretim ve imalat yapanları saymaya kalksanız, iki elin parmaklarını geçmez. İthalat ve ihracat yapanları saymaya kalksanız yine aynısı. İnşaat Sektörü bitme noktasına gelmiş, otomotiv sektöründe üretim yapan firma yok denecek kadar az. Küresel krizin ülkemizde etkilerini göstermeye başladığı şu günlerde, şehrimizdeki ekonomik durumun bu noktada olması gayet normal bir durum. Ancak gönül isterdi ki, Vali Bey sürekli tüketim ekonomisine yönelik anlatımların yanında, üretim ve istihdam ekonomisine yönelik bir şeylerde anlatabilmesi idi. Ancak bu sadece Vali Bey"in tek başına yapabileceği bir şey değil. Şehri yöneten insanlar atıcılık tesisleri, teleferik, sahil projesi ve oyun alanlarının yanı sıra, şehrimizde işsiz gezen insanlara iş imkanı sağlayabilecek fabrikalar, imalathaneler veya üretim tesisleri de yapmış olsalardı Sayın Vali"nin de sunumuna onları da ekleyeceği muhakkaktı. Ekolojik tarım Avrupa"da ekonomik sıkıntılarını çözüp, yediğine ve içtiğine azami derecede dikkat eden toplumlar için önemli ve gerekli bir projedir. Ancak Türkiye"de gayrisafi milli hasılanın 4000 dolarların altında seyrettiği bir ortamda, insanların bir kısmı yemeye yemek bulamazken, ekolojik tarıma verecek parayı nereden bulacağını merak ediyorum doğrusu. Peki olsa kötümü olur? Hayır fevkalade iyi olur. Ancak keşke istenilen oranda ekonomiye dönüşümünü sağlayabilsek.
Türkiye Sakatlar Derneği Samsun Şubesi"nin uygulamaya koyduğu bir başka projeden bahsetti; ekolojik oyuncak projesi. Bence çok güzel bir proje. Ancak bir ilin valisinin ülkenin geneline yayın yapan bir televizyonda anlatması gereken projeler bu basit projeler olmamalı. Anlatılması gereken projeler milyon dolarlık projeler olmalı idi. Örneğin gıda organize sanayiinde yapılması planlanan fabrikalar, yatırımlar, Kavak OSB"de yaşanan sorunların çözümü ile ilgili yapılması gerekenler ve son günlerde şehrimizdeki ekonomik durgunluğun önüne geçmek için neler yapılabileceğini anlatabilirdi.
Ülkemizin hangi şehrinde olursa olsun bürokratlar, seçilmişler ve atanmışlar uyum içerisinde, kıskançlık yapmadan çalışmaları halinde, hem ülke hem de kendileri kazanır. Aksi halde bir arpa boyu yol almamız bile mümkün olmaz. Hoşçakalın