HAYATIN ANLAMI....
Hayatı anlamlı kılan; değerlerle yaşanmasıdır
İnsani ve İslami değerler; insan yaşamının huzur adresidir.
İnsani değer deyince de, aslında kast edilen İslami değerlerdir.
Islâm; müntesibi olmayanların da hukukunu inşa edip, koruyan bir sistemdir.
Sevgi, saygı, muhabbet merkezli bir yaşam hayatın vazgeçilmezi olduğunda, insan huzurlu ve mutlu yaşar.
Allah c.c; insanların mutlu olmaları ve huzurlu yaşamaları için ilkesel kuralları vahyin muhtevası içerisinde sunmuştur.
Dünya, ahiretin tarlasıdır. Dünyayı küçümsemek ahireti anlamamak demektir.
Elbette dünya amaç değil, araçtır. Zira dünya olmadan ahiret kazanılamaz.
Dünyayı amaç haline getirmek hayatı anlamsızlaştırır. Her şeyin dünya için olduğunu kabul edip, buna göre bir gayret oluşturmak, en basit ifade ile dünyayı hırslara kurban etmek olur.
İnsani değerleri İlahi değerler oluşturduğunda insanlık mutlu yaşar.
Örneğin, insan hakları ile ilgili 1400 yıl önce Peygamberimizin veda hutbesinde ortaya koyduğu evrensel mesaj, yüz yıllar sonra insan hakları evrensel beyannamesinde görülmüştür.
Beşeri zihin bile huzuru ve doğruyu objektif akılla aradığında, vahyin ortaya koydu kurallara ulaşır.
Sahip olmak değil, elinde olanı paylaşmak mutlu eder insanı. Bu da, mülkün sahibinin Allah olduğunu ifade etmenin yansımasıdır.
Hayatı anlamlı kılan en önemli unsur, hayatı paylaşmaktır. Sevgi, duygu, muhabbet paylaşılarak gönüller kazanılır, maddi varlıklar paylaşılarak o insanlar hayata kazandırılır. Böylece hayat herkes için anlamlı hâle gelir.
Hayatı anlamlı kılan unsurların sosyolojik tahlilini yapınca, herkesin bir arada mutlu yaşamasının gereği ortaya çıkar.
Sevgi, saygı, muhabbet bunun anahtarı, paylaşmak da kilididir. Bunların arkasındaki itici ve belirleyici güç; Allah'ın ortaya koydu kurallardır.
İnsan gönlü ile Yaratan Kudret arasında bağ kurulamamışsa, aradaki hiçbir enstrüman hayatı anlamlı kılmaya yetmeyecektir.
Allaha itaat, insanlara adalet ve muhabbet, canlılara rahmet ve merhamet kulluğun tarifidir.
Bu tarif, aynı zamanda insan yaşamının koordinatlarını belirtir.
Hümeze süresinde Yüce Allah, dünyevi varlıkların insani mutlu etmeyeceğini bildirir..
İnsan; malı ve varlığı, toplayıp biriktirdikleri ile mutlu olacağını sanar. Hâlbuki o biriktirdiği onu kötü sona götürür de bilemez.
Öyleyse; hayatı anlamlı kılmak ve doğru değerlendirmek için paylaşımcı olmak gerekir. Güçlü bir iman olmadıkça amel eksik olur. Ameller eksikse paylaşım ya yarım ya da hiç olmaz.
Hiç kimseye faydalı olmadan geçen bir ömür insana yüktür. Hem dünyada külfet olmuştur, zira hırs ve hayallere boğulmuştur hem de hesabı zor verilecek ahiret sermayesi oluşmuştur.
İman, amel, ahlak; temel unsurlar, ihlas, samimiyet ve paylaşım da bunların yansımalarıdır.
Herkesin hayatını anlamlı kılacak paylaşacağı bir şeyi mutlaka vardır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.