İNSAN SAĞLIĞI VE ORGAN NAKLİ
Peygamberimiz; iki önemli niğmetin kadrinin bilinmediği konusunda ümmetine hatırlatmada bulunur. Bunlar, sağlık ve zaman'dır.
"Tedavi olunuz ve şifa bulunuz" beyanıyla da Peygamberimiz, sağlıklı yaşam için tedavinin önemini vurgulamıştır.
Beden; insan iradesine emanettir. Muhafaza edilmesi farzdır. Bedene karşı yapılan iç ve dış olumsuz müdahaleler haramdır. Korunmaması da günahtır.
"Hastalık gelmeden önce sağlığın kıymetini biliniz" buyuran Peygamberimiz, sağlıklı yaşam için hastalık öncesi bakıma dikkat çekmiştir.
Son yıllarda sağlıklı yaşam için "organ nakli" yaygınlık kazanmıştır. Tıp tekniğinin gelişmesi de bu yaygınlığın artmasında önemli bir etkendir.
Artık, insan vücudunun ana organları bile rahatlıkla nakil yapılabilmektedir. Gerek canlıdan, gerekse beyin ölümü gerçekleşen insandan organ nakli yapmak rutin tıbbi işlemler haline gelmiştir.
3-9 Kasım tarihleri arası "Organ Nakli" haftası olarak değerlendirilmekte, bu konunun detayları toplumla paylaşılmakta, dini, hukuki ve tıbbi yanı konuşulmaktadır.
İlahiyatçılar, hukukçular ve tıpcılar başta olmak üzere, toplumun tüm katmanları "Organ Nakli" konusunda kafa yormaktadır. Çok yönlü bir süreci olan bu konunun her bir tarafında farklı insan grupları olmakta, herkesin bir gün "Organ Nakli" ihtiyacı içine girebileceği hatırlatılmaktadır.
%98 i müslüman olan halkımızın, organ nakli konusunda daha çok dini hassasiyetler nedeniyle tedirginlik yaşadığı görülmektedir. Bu nedenle de, sık sık organ nakli konusu müftülüklere sorulan soruların başında yer almaktadır.
İlahiyat Fakültelerinde, İslam Hukuku dalında çalışma yapan akademisyenler "Organ Nakli" konusunu çalışma başlıkları arasına almaktadırlar.
Organ nakli, şartları yerine geldiğinde caiz görülmektedir. Bu konuda ilahiyatçılar ittifak halindedir. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu da organ nakli konusunda gerekli şartları açıklamıştır.
Tarafların maddi menfaat sağlamaması, hastanın beyin ölümünün gerçekleşmiş olması, kendisine nakil yapılacak kişinin buna ihtiyacının bulunması ve bu nakil ile iyileşeceğinin kuvvetle muhtemel olması, ölen kişinin önceden izni bulunması veya mirasçıların onayının alınması gibi şartlar yerine geldiğinde organ nakli yapmak caizdir.
Ahirette, insanın iradesi sorgulanacağı için nakil yapılan organın asıl sahibinin, organla işlenen günahlar nedeniyle hiçbir sorumluluğu olmayacaktır.
Nakil yapılan organ hangi iradede nelere şahit olmuşsa ona şahitlik edecektir.
Herkesin bir gün organa ihtiyaç duyacağı dikkate alınarak bu konu değerlendirilmelidir.
Bir kişinin yaşamasına katkı sağlamak tüm insanları yaşatmak gibi, bir insanın ölümüne neden olmak da tüm insanlığın ölümüne neden olmak gibidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.