İŞGAL GİRİŞİMİNİN SENE-İ DEVRİYESİ
15 Temmuz 2016 tarihinde ülkemiz bir işgal girişimi provasını, başta Cumhurbaşkanımızın dik duruşu ve dirayetiyle, milletimizin iman dolu tepkisiyle engelledi. Üzerinden bir yıl geçmesine rağmen işgal girişimi provası olan darbe teşebbüsünün izleri hala devam etmektedir. Darbe teşebbüsünün mimarları ve aktörleri büyük ölçüde öğrenildi, ele geçirilenler hakkında davalar açıldı, yakalanamayanlarla ilgili olarak da takibatlar sürmektedir. Bazı davlar da sona erdi. Hüküm giyenler, serbest kalanlar oldu. Yargılama süreçleri devam etmektedir.
Devlet kurumlarını büyük ölçüde ele geçiren FETO/PDY mensuplarını temizlenmek için idari işlemler yapıldı. Kendini saklayanlar, kripto olanlar, iz bırakmadan yürüyenlerden devlet kurumlarında hala bu yapının müntesiplerinden var olduğu söylenmektedir. Yargılama ve değerlendirmeler için, 17/25 Aralık tarihinin milat alındığı Feto/PDY mensuplarından bir kısmının tövbe ederek, içinde bulundukları bu yapıya kin ve öfke duyduklarına söylemelerine rağmen, bir kısmının 15 Temmuz darbe teşebbüsüne kadar bağlılıklarını devam ettirdikleri yargılamalardan anlaşılmaktadır. Hatta bazılarının tüm gözler önünde gerçekleşen bu darbe girişimine rağmen, bir takım farklı bakış açılarını ileri sürerek ve söz konusu hain girişimin Feto çetesi tarafından yapılmadığını ifade ederek hala sempatilerini ve bağlılıklarını devam ettirdiklerini zaman zaman duymaktayız.
Yargılama sürecinde ortaya çıkan ifade beyanlarından basına yansıyanları bile söz konusu hain darbe girişiminin Feto/PDY mensuplarınca yapıldığını anlamaya yetmektedir. Devletin en kritik noktalarına ve kurumlarına zaten nüfus etmiş olan bu hain yapının, devleti ele geçirme teşebbüs planlarının çok geçmişlerden beri geldiği böylece anlaşılmaktadır. Ekmeğini yedikleri, suyunu içtikleri, yardımlarını aldıkları, fırsatlarını değerlendirdikleri ve içinde yaşadıkları vatana böylesine ihanet içinde olan Feto/ PDY’na karşı yürütülen temizliklerin zaman alacağı görülmektedir. Özellikle kendilerini saklamayı becerenlerin, bir kısmının da yapının kendi çalışma yöntemlerine göre kripto olarak varlıklarını devam ettirmek üzere kodlanmış olmalarının temizliği uzatacağı anlaşılmaktadır.
Bu yapıyla yıllarını sarmaş dolaş geçirmiş olan bazılarının, bugün içinde yaşadıkları imkan ve pozisyonları bu hain yapı sayesinde elde etmiş ve bu yapının her türlü fırsatından istifade etmiş olanların; yapıyla bütün bağlarını kestiğini, hatta bazılarının bu yapıya karşı mücadele bile yürüttüğünü söylemeleri mutlaka test edilmelidir. Her dönemin adamı olan, güçlünün yanında yer almayı marifet sayan, menfaat elde etmek için takla atmayı ve el öpmeyi saygınlık olarak sunan, çıkarı için değerlerini satan münafık izli ve iki yüzlü insanların; aynı karakteristik davranışlarını bugün de güçlünün yanında yer alarak ve geçmişte iltisakı ve irtibatı bulunan bu hain yapıya küfrederek devam ettirmeleri sakın yetkilileri yanıltmasın.
Şehit kanı ile sınırları çizilmiş, toprakları sulanmış vatanımız ; hiçbir zaman ihanet şebekelerinin eline geçmeyecektir. Şimdi ! Bu hain yapı ile mücadele doğru yapılmalı, haklı ile haksız mutlaka birbirinden ayrılmalıdır. Devlet kadrolarını yeniden şekillendirirken, tövbe etmiş olsalar bile bu yapıyla aynı sofrada bulunanlara dikkat edilmelidir. Kendisini temizleme fırsatı bulmuş devletimiz, bu temizliği yaparken çok titiz davranmalıdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.