İSLAM VE SAMİMİYET…
İslamiyet, insan ilişkilerinde samimiyeti çok önemli bir erdem olarak görür. Hem Kur'an ayetlerinde hem de Peygamber Efendimizin (sav) hadislerinde, samimiyetin ve dürüstlüğün önemi defalarca vurgulanmıştır. Samimiyet, kişinin içi ile dışının bir olması, sözü ve davranışlarının kalbindeki niyetle uyumlu olması anlamına gelir. Kur'an-ı Kerim, samimi ve içten davranmayı birçok ayette teşvik eder. Müminlerin hem Allah'a hem de insanlara karşı dürüst ve samimi olmaları gerektiği bildirilir. Bakara Suresi, 177. ayette Yüce Allah; “Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Asıl iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere inanan; malını, sevdiği halde, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilencilere ve kölelerin özgürlüğüne harcayan; namazı dosdoğru kılan; zekâtı veren; ahidlerine sadık kalan ve zorluklar karşısında sabreden kimselerin tutumudur” buyurmaktadır. Bu ayet, iman ve ibadette samimiyetin önemini vurgulamakta ve samimi kulların Allah katında değerli olduğunu bildirmektedir. Tevbe Suresi, 119.ayette de; “Ey iman edenler! Allah'tan korkun ve sadıklarla beraber olun” buyurulmaktadır. Burada da; sadakat, samimiyet ve dürüstlükle hareket edenlerin önemi vurgulanmış, Müslümanların bu özelliklere sahip kimselerle beraber olmaları emredilmiştir.
Peygamber Efendimiz (sav) de samimiyeti ve içtenliği, müminlerin önemli bir özelliği olarak zikretmiştir. Müslümanın kalbindeki niyetin, diline ve davranışlarına yansıması gerektiğini belirtmiş, nifak ve iki yüzlülüğü ise şiddetle kınamıştır. “Din nasihattir (samimiyettir)” buyuran Peygamberimiz; İslam dininin temel esaslarından birinin samimiyet olduğunu ifade etmektedir. Din, sadece fiziki ibadetlerden ibaret değildir; içten gelen bir samimiyetle Allah’a, Resûlüne ve insanlara karşı dürüst ve açık olmayı da gerektirir. “Ameller niyetlere göredir” hadisi şerifi; İslam'da niyetin, yani samimiyetin amelin kabulünde ne kadar önemli olduğunu gösterir. Kişinin yaptığı bir işin, o işin Allah rızası için mi yoksa başka sebeplerle mi yapıldığı büyük bir fark oluşturur. Bu hadisle, Müslümanların her davranışında Allah'a karşı içten, samimi ve doğru olmaları gerektiği öğretilmektedir. “Müslüman, elinden ve dilinden başkalarının emin olduğu kişidir” Peygamberi mesajla da; bir Müslümanın başkalarına karşı dürüst, güvenilir ve samimi olması gerektiği vurgulanmaktadır. Müslümanlar, hem toplum içinde hem de Allah'a karşı samimiyetle hareket eden, dürüst bireyler olma sorumluluğundadırlar, bu bir İslami gerekliliktir.
İslam’da samimiyetin karşıtı olan nifak ve sahtekârlık şiddetle eleştirilmiştir. Nifak, kişinin içi ve dışının farklı olması, insanlar arasında ikiyüzlü ve riyakâr bir tavır sergilemesidir. Bu, hem Allah katında hem de insanlar nezdinde kötü karşılanan bir durumdur. Bakara Suresi, 14-15.ayetlerde Yüce Allah; “İman edenlerle karşılaştıkları zaman, ‘İman ettik’ derler. Şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında ise, ‘Biz sizinle beraberiz, sadece alay ediyorduk’ derler. Allah da onlarla alay eder ve onları azgınlıkları içinde bocalar bir halde bırakır” buyurmaktadır. Bu ayetler, münafıkların iki yüzlülüğünü ve Allah’ın onların samimiyetsizliklerine karşı nasıl bir ceza vereceğini bildirmektedir. Tevbe Suresi, 67.ayette de; “Münafık erkekler ve münafık kadınlar birbirlerindendir. Kötülüğü emreder, iyilikten alıkoyarlar ve Allah yolunda harcamaktan ellerini çekerler. Onlar Allah’ı unuttular, Allah da onları unuttu. Şüphesiz münafıklar fasıkların ta kendileridir” buyurularak; münafıkların samimiyetsiz, ikiyüzlü ve güvenilmez oldukları açıkça dile getirilmektedir.
İslamiyet’te samimiyet, imanla doğrudan bağlantılıdır. Allah'a, peygamberlere ve insanlara karşı dürüst olmak, içten davranmak ve tüm niyetlerde Allah rızasını gözetmek, bir Müslümanın hayatının temelini oluşturur. Kur'an ve hadislerde, samimi olmanın önemine vurgu yapılırken, iki yüzlülük ve riyakârlık gibi içten olmayan tavırlar ise sert bir dille eleştirilmiştir. Samimi bir Müslüman, niyetini ve amellerini temiz tutarak hem Allah’ın hem de insanların güvenini kazanır. Günümüz insanının en büyük sorunlarından birisi iki yüzlülüktür. Güvensizlik anlamına da gelen ikiyüzlülük nedeniyle Müslüman toplumlarda bile nifak oluşmaktadır. Ticarette, siyasette, sosyal ilişkilerde, idari tasarruflarda ve diğer tüm toplumsal alanlarda oluşan samimiyetsizlikler nedeniyle insanlık sorun yaşamaktadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.