İstiaze; şeytandan Allaha sığınmaktır. Euzü-Besmele ile bu işlem başlatılmış olur. Kalbi teslimiyet esastır. Dünya imtihanında, insanın en büyük düşmanı olan Şeytan’la mücadele Euzü-Besmele ile başlamakta, her türlü şeytani fiillere tepkiyle devam etmektedir.

Şeytan, insanı aldatmak için bütün beşeri zaafları kullanmaktadır. Bu durum, onun tarzı ve arzusudur. Yaptığı bu işlem için Allah c.c.dan izin almış ve aldığı bu müsadeyle kıyamete kadar  insanların imtihan konularıyla uğraşmaya başlamıştır.

İnsanın kötü biri olması için açık-gizli tüm olumsuz unsurları kullanan şeytana karşı mücadele etmek Müslümanın sorumluluğudur. İnsan dünya imtihanını şeytana karşı mücadelesindeki başarıyla elde edecektir.

Nahl suresi 98.ayette Yüce Allah; Şeytandan Allaha sığınılmasını emretmiştir. İradi bir tasarruf olan Allaha sığınmak; aynı zamanda ilahi bir sorumluluktur. İlahi mesajlar Allahın insanlara talimatıdır. Şeytan Allahın talimatını yerine getiren kimseyle uğraşamayacak, uğraşsa da başarılı olamayacaktır. 

Şeytana karşı taarruzda bulunmak ilahi bir talimattır. Kur’anın metnini okuyup, maneviyatından istifade etmekle başlayan Allaha sığınma tasarrufu; Kur’ani hükümlerin yerine getirilmesiyle tamamlanacaktır. İlahi talimatın gereği olarak şeytandan uzak duran insan Allaha yakınlaşacak ve Rabbıyla arasındaki dostluğu arttıracaktır.

İnsanın zaafları nedeniyle, her zaman ve her fiilde Allaha sığınma ihtiyacı vardır. Bir konuda Allaha sığınma emredilmişse, bu konuda insani zaaflar var demektir. Kur’anın bir çok yerinde Yüce Allah; insanlara sıkıntı veren hususlardan uzaklaşmalarını ve korunmalarını hatırlatmıştır.

Hainlere ve zalimlere karşı Allaha teslimiyet duymalarını yüce Allah Peygamberlere de hatırlatmıştır. Peygamberlerin beşeri zaafları olmamasına rağmen Yüce Allahın böylesi hatırlatmalar yapması ve bunları Kur’an yoluyla  günün insanına hatırlatması dikkate alınması gereken ve üzerinde düşünülmesi icap ededen önemli bir uyarıdır.

Felak ve Nas surelerinde konunu özeti anlamına gelecek ilahi mesajlar sunulmuştur. İnsan ve cinlerin şerrinden, Allaha sığınmak aynı zamanda şeytanla mücadele etmektir. Zira şeytan kendi hesap ve arzularını gerçekleştirmek için insan ve cinleri de kullanmaktadır.

Peygamberimizin; “Kovulmuş şeytanın şerrinden sana sığınırım Allahım” diye yaptığı dua, tüm Müslümanlar için bir şifredir, ölçüdür, kurtuluş reçetesidir, ilahi ve peygamberi bir talimattır. 

Peygamberimizin; kısa ve özlü olarak yaptığı duaların merkezinde genellikle, beşeri zor durumda bırakan ve tahammülü aşan konuların olduğu görülmektedir. Acizlik, tembellik, cahillik ve şeytan şerrinden uzak kalabilmek; Peygamberimizin en ok yaptığı dua başlıklarındandır.

İnsanoğlunun karşılaştığı tüm ilahi imtihan konularının karşı tarafında; şeytan ve şeytanın kullandığı insan ve cinlerden oluşan askerleri vardır. Bunlara karşı mücadele ancak Allaha sığınmakla olur. Bunun adı istiazedir ve bu bir ilahi talimattır.