NECDET GÜNEYSU’NUN İSYANININ PERDE ARKASI
Zaman, zaman gazeteyi kurduğuma şükrediyorum, neden şükrediyorsun derseniz gazeteleri okuyunca olayların nasıl da çarpıtılarak verildiğini görünce iyiki şu gazeteyi kurduk da toplum neyin ne olduğunu görme imkanı oldu diyorum. Ben doğruyu kim yaparsa yanında olurum, yanlışı da kim yaparsa karşısında olurum, bu güne kadar İl Milli Eğitim Müdürünün arkasında durma nedenim doğruları yapmasıydı, şimdi onun da imtihan günü geldi çattı şayet Memur-sen’e boyun büker, onların dediğini yaparsa onunla da işim var. Olay nedir derseniz anlatayım, son bir haftadır İl Milli Eğitim Müdürlüğünde yapılan Müdür sınavında verilen notlarla ilgili felaket bir yaygara var, bu yaygaranın haklı tarafı yok mu elbette var, bazı idarecilerin çocuklarına haketmedikleri halde puan vermeleri, bazılarının hemşehrilerine puan vermeleri ile ilgili tepkiler doğru. Ancak olayın asıl tepki gösterilen kısmı basında çıkmayan çok enteresan bir konu, tüm yaygara bu yüzden çıkarılmakta, konu kahramanı Memur-sen İlkadım ilçe Başkanı, konunun özüde arkadaşın aldığı puan.
Zaten yazdığım doğrulardan kızıp gazete aboneliğimiz iptal eden büro Memur-sen başkanı Karabıyık şimdi bu yazıyı okuyunca ne yapacak çok merak ediyorum, iptal edecek aboneliği de kalmadı adam şimdi neyi iptal edecek çok merak ediyorum. Biz değil öyle bir aboneyle, bin abone kaybedeceğimizi bilsek asla ve kata doğruları yazmaktan geri kalmayacağımızı hala bilmiyor bu zavallılar. Her neyse gelelim konumuza Müdür atamaları ile ilgili yapılan sınavda 4 tane yazılı sorusu soruluyor ve bu soruların değeri toplamda 60 puan olup, komisyon da 40 puan verme yetkisine sahip. Sınava giren aday şayet yazılıda sorulan 4 soruyu da bilirse kendi yetkisinde en yüksek puan olan 40 puanı verip sınava giren adaya 100 puan veriliyor, Yok sınava giren aday bu soruları bilemiyorsa komisyon sadece yetisindeki 40 puanı verebiliyor. Memur-sen ilkadım ilçe Başkanı olan arkadaşın kendi ifadesiyle yazılıda sorulan 4 sorudan 3’ünü yaptığı ve 50 puana denk gelen kısmı yapabildiği, komisyonun da yetkisinin tamamını kullanmak suretiyle arkadaşa 90 puan veriyor. Yani sizin anlayacağınız komisyon elindeki imkanın tamamını sendikacı arkadaşa kullanıyor ama sendikacı olan arkadaş hakkına razı olmayınca Necdet Güneysu yaygarayı basıyor.
Necdet Güneysu’nun yaygarayı basmasının ardından Sendika Başkanı itiraz dilekçesi verip puanının yeniden değerlendirilmesini istiyor, işte şimdi İl Milli Eğitim Müdürünün imtihanı da burada başlıyor, şayet sendikaya boyun eğip o sendikacının puanını haksız yere yükseltirse benden çekeceği var. Sendikacı sendikacılığını yapsın, idareciler de idareciliklerini yapsınlar, bana göre hiçbir idareci sendika Başkanı olmamalı, zira idareci tarafsız olmalı, bir sendikaya üye olan idareci başka sendikaya üye olan maiyetindeki insanlara nasıl eşit davranabilir bu eşyanın tabiatına aykırı değil mi. Biz doğru olan neyse onu yapacağız, kulağıma çok enteresan bilgiler geldi, verilen puanların tamamı kişilerin atanacağı okullar ayarlanarak verilmiş. MHP’li Erhan Ustanın talimat vererek Anafartalar Lisesi Müdürünü Huriye Süer Anadolu Lisesi Müdürlüğüne atanacağı, puanların da bu minvalde ayarlandıkları iddia edilmekte.
Bir önceki yazımda AK Partinin son seçimlerde Türkiye’de aldığı oy oranının düşmesinin en önemli nedenlerinden birisi de bürokrasideki yanlışlar olduğunu yazmıştım, Milli Eğitim müdürü bu güne kadar bu tür hataları yapmadı, gayet başarılı işlere de imza attı, şayet müdür atmalarında bu hataya düşüp sendikanın baskısına boyun eğerse emin olun bu şehrin Milli Eğitim Politikalarına ihanet etmiş olur. Bir insanın şu veya bu sendikaya üye olması onun iyi idareci olacağı anlamına gelmez, bugün Memur-sen iktidara yakın diye üye olanların %80’ i yarın iktidara başka bir parti geldiğinde anında o partiyi destekleyen sendikaya geçeceklerinden en ufak bir şüphem yok. 24 Haziran seçimlerinde AK Partinin en çok oy kaybettiği 13 ilden birisi Samsun olduğu ortada, bunun bir tek nedeni var ama en önemli nedeni bu tür hatalar olduğu kesindir. Milletvekili adaylarına olan tepki de var ama özellikle bürokrasideki hatalar çok büyük oy kaybına uğrattığı da bir gerçek. Bazı okurlar neden oy verdiniz diye serzenişte bulunuyorlar ama haklı değiller zira alternatif olan CHP’ye oy vermek bu ülkeye ihanet olurdu, seçmen doğrusunu yaptı. Bizim işimiz bu yanlışları ortaya koymak, muhatapları düzeltirse düzeltir, yok düzeltmez iseler, çok değil en geç 9 ay sonra sandık tekrar vatandaşın önüne konulduğunda bugünkü oyu da bulamayacakları bir gerçek. Ben bu tespitleri yapınca elbette birileri kızacak ama önemli olan birilerinin değil Allahın kızmamasıdır, gerisi vız gelir tırs gider. Kalın sağlıcakla
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.