Mehmet Ali Coşkuner

Mehmet Ali Coşkuner

SİYASET ve YÖNETİCİLİK

Bizde yöneticilik işi genellikle küçümsenir. 

Çünkü halka dayalı demokratik ülkelerde bu bir haktır. Eğer halk iseniz seçme ve seçilme hakkınız vardır. Seçilirseniz bir yerleri yönetme yetkisine ulaşırsınız.  Bu nedenle yönetme işi herkesin yapabileceği bir iş diye düşünülür.            
                                                                         
Oysa siyaset bir uzmanlık alanıdır.  Sadece devleti ve ekonomik kaynakları değil, aynı zamanda insanları, duyguları, toplumsal eğilim ve davranışları yönetme işidir. 

Her uzmanlık alanı gibi siyaset de belirli bir karakteri, iş disiplinini, kendi mantığına uygun etik standartları içselleştirmiş olmayı gerektiriyor. 

Bu alanın mantığına uygun bir birikiminiz, metodunuz ve disiplininiz yoksa o işi yine yaparsınız. Ama kötü bir hekimin mesleğini icra etmesi gibi, kötü bir avukatın, kötü bir inşaat ustasının yaptığı işler gibi olur yaptığınız işler. Sonuçta, kendinizi de, hizmet ürettiğiniz insanları da memnun etmez.

Siyasal yeteneklerin zayıflığı, kamu görevlerinde çok sırıtmaz. Çünkü yönettiğiniz düzen sizden önce kurulmuş, belli ölçülerde kurumsallaşmıştır. Mesai saatleri bellidir, yapılacak işler kanun ve yönetmeliklerle belirlenmiştir. İnsanlar maaşlarını ödeyen kurumun disiplinine uymak zorunda hissederler kendilerini, bu nedenle siz olmasanız bile yürüyecek işler vardır. 

Sizin kötü bir yönetici olmanız, en fazla işyeri huzurunu bozar, iş barışını ortadan kaldırır, insanlar arasında gerilimlere yol açar, teşkilat iklimini bozar. Ama yok etmez. Çünkü telafi edilebilir. 

Siyaset ise gönüllülük ilişkileri üzerine kuruludur. Kimse partiye maaş aldığı için gelmez. Şüphesiz partinin kazandığı veya ileride kazanacağı siyasal başarılar sayesinde kamu kaynaklarını yağmalama hayalleri görenler vardır. Bu da bir motivasyon kaynağıdır. Ama iktidar olmamış partilerde, kadroların ve kitlelerin motivasyonunun esas kaynağı inanmışlıktır.

Kolay başarı beklentileri olanlar, eğer büyük güçlerin kuklası olmayı da kabul etmemişlerse, siyasetin mantığına uygun hareket etmek zorundadırlar. Bu disiplin yoksa kolay başarı beklentileri kısa sürede suya düşer. Karamsarlık ve ümitsizlik yerini alır.  

Devamında siyasetten geldiğiniz gibi gidersiniz.
Siyasete giren bir insanın her şeyden önce siyasetçi olmaya karar vermesi lazımdır. Bu karar zannedildiği gibi bir partiye üye olmak ya da bazı görevler üstlenmek değildir. 

Bunun öncesinde ve ötesinde bir psikolojik hazır olma haline girmektir. Neden mi?       

Çünkü siyasette kolay başarı yoktur. Sırf bazı doğruları söylediniz diye halkın akın akın partinize yönelmesini bekleyemezsiniz. İşin özü siyasette yöneticilikte herkesin harcı değildir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
3 Yorum
Mehmet Ali Coşkuner Arşivi
SON YAZILAR