Sosyal Medya; son yılların en yaygın iletişim ve haberleşme aracı haline gelmiştir. Gündem oluşmasında ve oluşan gündemlerin gelişip, sonuçlanmasında da en etkili kitle iletişim aracıdır. Siyaset, ticaret ve irşad gibi toplumun temel ihtiyaç unsurları, bu iletişim aracı nedeniyle daha etkili ve hızlı gelişmektedir. Çok küçük bir gaf, sosyal medyanın etkisiyle, çok kısa zamanda siyasetin akışını değiştirmekte, bürokraside koltukları devirmektedir. 

Sosyal medya kullanılarak e-ticaret yöntemiyle devasa alış verişler yapılmakta, ticari hayat rahatlıkla devam etmektedir. Eğitimde de online sistem çalıştırılarak sosyal medya üzerinden bu hizmet de devam etmektedir. Sınavlar online üzerinden yapılmakta, sonuçlar anında alınmaktadır. Koronavirüs nedeniyle, dünyanın her tarafında aynı yöntemle, siyaset, ticaret, eğitim ve irşad faaliyetleri devam etmektedir. Koronavirüs, yeni bir medeniyetin oluşmasını ve oluşturulmasını sağlamış, bu yeni medeniyetin temel unsuru ve belirleyicisi “Sosyal Medya” olmuştur.

Yazımıza konu başlığı yaptığımız “İrşad” faaliyetlerinin; hem kurumsal, hem de bireysel olarak, etkili bir şekilde yürütülmesinde “Sosyal Medya”; günün en belirgin ve sonuç odaklı unsuru olmuştur. Diyanet İşleri Başkanlığı kurumsal olarak sunduğu irşad görevini Sosyal Medya üzerinden yürütmektedir. Müftülükler, Başkanlığın talimatlarını dikkate alarak, irşad programlarını ve eğitim hizmetlerini yürütürken “Sosyal Medya”yı kullanmaktadır.  İlimiz özelinde, söz konusu hizmetleri mümkün oldukça takip etmekteyiz.

İl Müftülüğünün, irşad ve eğitim faaliyetlerine verdiği önemi, sunduğu programlardan anlıyoruz. İl Müftümüz sayın Seyfullah ÇAKIR’ın riyasetinde, “Sosyal Medya” , günlük irşad programlarının, planlı bir şekilde yürütüldüğüne şahit olmaktayız. Vaazlar, eğitim programları, yarışmalar, hafızlık gibi; toplumu ve görevlileri ilgilendiren faaliyetlerin online yürütüldüğünü görmekteyiz.
Diyanet İşleri Başkanlığının resmi hizmeti dışında; Üniversite hocaları ve kanat önderleri de, dini irşad programlarını, online olarak “Sosyal Medya” üzerinden sunmaktadır. Biz de; Samsundan yayın yapan Tv kanallarından, canlı olarak İnanç Pınarı Programı adıyla, yaklaşık 25 yıl sürdürdüğümüz , dini bilgilendirme ve aydınlatma programımızı “Sosyal Medya hesaplarımız üzerinden yürütmekteyiz. Ramazan boyunca, her akşam iftardan önce ve sahurdan önce olmak üzere, günlük iki program yaparak, dini konuları toplumumuzla paylaşmaktayız.

 Sosyal Medya’nın; irşad görevinin sunulmasında, çok etkin ve fonksiyonel bir katkı sağladığını düşünmekle birlikte, zaman zaman ehliyetsiz ve liyakatsız kimselerin de, sosyal medya kanallarının denetim dışı kaldığından istifade ile, aklına geldiğini paylaştıkları bir ortama dönüştürdüğünü, üzülerek görmekteyiz. Çaresizlik içinde bulunan insanların duygularından  istifade ile, dinin konusu olmayan bir takım duyumları/safsataları reçete olarak sunduğuna şahit olmaktayız. Maalesef insanımızın bir kısmının da bu tür bilgilendirmelerin peşine takıldığını da görmekteyiz.

Bu olumsuz örneklerin yanında, Yüksek İslam Enstitüsü Mezunlarının kurduğu ve konuşmacı olarak, benim de mezunu olduğum OMÜ İlahiyat Fakültesi hocalarının bulunduğu grup sohbetlerinin, topluma yön verici ve gönül rahatlatıcı olduğunu da söylemeliyim. Bu kapsamda; Prof. Dr. Kemal SANDIKÇI hocamızın “Hadis Sohbetleri”nin; gönül zenginliğine katkısını takdir etmek bizim sınırlarımızı bile aşmaktadır. Bilgi derinliği, hitabet gücü, tevazu zenginliğinin bir arada sunulduğu bu sohbetlerden; “Sosyal Medya” marifetiyle istifade etmekteyiz. “Sosyal Medya” günümüzün irşad faaliyetlerinin en etkili unsuru olmuştur.