30 MART AKŞAMI OLACAKLARI ŞİMDİDEN TAHMİN ETMEK ZOR DEĞİL

Ak Parti İlçe Belediye Başkan adaylarını açıklamaya başlayınca bazı illerde isyan çıkmış, istifalar olmuş, yer yerinden oynamış, bu gelişmeler üzerine il Başkanı sevgili kayınçom bizde herhangi bir sorun yaşanmaz demiş. Samsun şehri Türkiye'nin demografik yapısının ortalamasını temsil eden bir şehir olup, Güneydoğuda veya Doğu Karadeniz'de olduğu gibi burada toplumsal bir dayanışma veya toplu istifalar olmaz. Buraya kadar kayınçomun dedikleri doğru itirazım yok ancak ilçe Belediye Başkanlıklarında kayınçomun desteklediği adaylar aday olur iseler işte o zaman 30 Mart akşamı seyredin gümbürtüyü, bakalım o zaman sevgili kayınçom mu ağlayacak yoksa toplum mu ağlayacak onu zaman gösterecek. Her zaman söylediğim bir şeyi tekrar ederek sözlerime devam etmek istiyorum, perşembenin gelişini salıdan görmek için müneccim olmaya gerek yok, aklı başında olan her insan salıdan sonra çarşambanın, ondan sonra da perşembenin geleceğini bilir, bunu bilmemek için insanın aklının olmaması lazım. Biraz siyaset bilen bir insanın da ilçelerde kimlerin şanslı olacağını, hangi Partinin kiminle daha şanslı olacağını rahatlıkla bilir. Yeni kurmakta olduğum bir işletme nedeniyle sık sık Kavak, Ladik bölgesine gitmek zorunda kalmaktayım, gidiş dönüşlerde bazı ihtiyaçları karşılamak için durmak zorunda kaldığımız mekanlarda bizleri seven dostlarımızla sohbet ediyoruz.

Geçtiğimiz hafta öğle yemeğini yemek üzere Kavak da uğradığım bir lokantanın çalışanı sıkıla sıkıla yanıma yanaşıp “Adnan Bey yanınızda oturabilir miyim” deyince ne demek tabi ki oturursun buyur otur dedim. Sıkıla sıkıla yanımda oturup konuşmaya başladı, ben sizi ta 2009 yılında yerel bir Televizyon kanalında haftalık programlar yaparken tanıyorum, köşe yazılarınızı hiç aksatmaksızın okuyorum dedi ve ta beş yıl önce yaptığım konuşmaları teker teker sayınca duygulanmadım desem yalan olur. Demek ki toplum doğru bildiği şeyleri sürekli takip ediyor, bir lokantada personel olarak çalışan delikanlı bizi takip ediyorsa toplumsal duyarlılığı ve doğrulardan yana tavrı var demektir. Bana göre toplumun nabzı bu insanlardır, onlar ne söylüyor iseler kamuoyu odur, bu çerçevede delikanlıya dedim ki; “sence Kavak da kim aday olursa Ak Parti kazanır?” delikanlının verdiği cevap aynen şu “İbrahim Sarıcaoğlu olursa kesin kazanır ama Salih Çelik olursa kazanması çok zor” dedi. Bu ifadeyi çok sıklıkla duymama rağmen nedenini biraz olsun bildiğimden kimseye sorma gereği duymamıştım ancak bu delikanlıyı hazır bulmuşken nedenini de sorayım dedim ve sordum, aldığım cevap benim bildiğimden farklı değildi. Salih Çelik'in ilçe Başkanlığı yaptığı dönemlerde insanlara yukarıdan aşağı baktığını kimsenin onu sevmediğini, insanların işlerini görmediğini bu nedenle toplumun seçimi kazanmasının çok zor olduğunu söyledi.

Bu dediğim sadece tek bir örnek diğer ilçelerdeki bazı aday adayları ile ilgili de durum bundan farklı değil, ben İbrahim Sarıcaoğlu'nu hiç tanımam sadece bir kez bir arkadaşımın iş yerinde gördüm ancak toplum tarafından ciddi anlamda sevilen bir isim olması beni bir hayli şaşırttı. Salih Çelik çok eski tanıdığım ve sevdiğim bir arkadaş ancak insanları bu kadar üzmeyi nasıl becermiş şaşırdım kaldım. Kavak ilçesinde Ak Partinin koyacağı aday İlkadım seçimlerini de otomatik olarak etkileyecektir, bunu neden söylüyorsun derseniz, Kavak halkı ciddi anlamda İbrahim Sarıcaoğlu'nu seviyor onun aday yapılmaması halinde İlkadım da oturan akraba, eş, dost çevrelerine etki yapıp Ak Partinin adayına oy verilmemesi yönünde telkinde bulunacaklarını az çok biliyorum. Bu nedenle Ak Parti ilçe Belediye Başkan adaylarını tespit ederken çok dikkatli davranmak zorundadır. Kayınçomun ortağı olduğu için Salih Çelik'i aday yaparsa bunun bedelini Erdoğan Tok öderse şaşırmayın.

Peki, sadece bu durum İlkadım ve Kavak için mi geçerlidir derseniz elbette ki hayır, diğer ilçelerde de durum çok farklı değil Tekkeköy de iki kez farklı Partilerden aday olup seçimi kaybeden Hasan Togar yeniden aday yapılmak isteniyor, bu konuda ciddi anlamda hata yapılacağı açıkça ortadadır. Zira Hasan Togar mübadil, mevcut Başkan Hayati Tekin mübadil, Tekkeköy de ki yerliler ve Doğu Karadeniz kökenliler kızıp 2009 yılında olduğu gibi Hayati Tekin'e oy verecekler ve Ak Parti tekrar Tekkeköy'de hüsran yaşayacaktır. Kayınçom bizde yıkım olmaz diyor buraya kadar doğru, toplumsal veya teşkilat bazında yıkım olmayacaktır ancak 30 Mart akşamı en büyük yıkımı kendisi yaşarsa şaşırmam. Sözlerime son verirken bir hususun altını çizmek istiyorum, siyasette kaybeden teşkilatlar hiç bir partinin Genel Merkezi tarafından hüsnü kabul görmezler, siyasette mühür kimdeyse Süleyman odur, şu anda teşkilatın mührü kayınçomda Süleyman'da kendisidir ancak 30 Mart akşamı hüküm değil de müküm alırsa işte o zaman o mührü ne yapacak onu ben de bilemiyorum. Mutlu ve sağlıklı günler sizlerin olması temennisiyle kalın sağlıcakla…