BELEDİYELER ZOR DURUMDA

Seçimin üzerinden tam bir ay geçti, seçilen başkanlar hâlâ daha tebrikleri kabul etmekle meşgul olmak zorundalar. Toplum biraz anlayışlı olup tebriklere ara vermeli, aksi halde başkanların işlerine bakamaz hale geldiklerini dikkatten kaçırmamak lazım. Ben bu hassasiyeti düşündüğümden hiçbir başkana hayırlı olsuna gitmedim, ileride ortam rahatlayınca giderim diye düşündüm. Ancak yaptığım araştırmalar şunu gösteriyor ki maalesef belediyelerin durumu daha önce yazdığımdan daha vahim durumda. Son bir yılda seçime girilecek diye öyle yanlış işler yapılmış ki anlatamam. İnsan bir dönem daha seçileceğim diye bu kadar hoyratça harcamalar yapmamalı. Bu kadar fuzuli adamı belediyelere sokmamalı. Belediyeler beytülmaldır, milletten toplanan paralarla dönüşen işletmelerdir. O yüzden o kaynakları çok dikkatli harcama zarureti olmasına rağmen maalesef çok kötü harcamalar yapılmış. Bugün bazı belediyeleri ele alarak durumun vahametini sizlerle paylaşmak istiyorum.

 

 

Dilerseniz Büyükşehir Belediyesi ile başlayalım, hiç unutmuyorum bundan on yıl önce şeyhim Ali Duran’la cezaevi arkadaşı olan Zihni Şahin’i Bafra’da ziyarete gidip hayırlı olsun dileklerimizi ilettiğimizde bize ilk söylediği şey kendisinden önceki başkanın basına verdiği fuzuli paraları ve işe aldığı gereksiz elemanları anlatmıştı. O zaman kendi kendime demiştim ki inşallah bu dediklerini kendisi yapmaz. Aradan on yıl geçtikten sonra gerek Bafra’da gerekse Büyükşehir’de yaptıklarını görünce onun gibi dürüst bir insanın bu hataları nasıl yaptığını anlayamadım. Bafra’yı geçelim de Büyükşehir Belediyesi’nde görev yaptığı süre zarfında tamı tamına 430 kişi işe almış, bunların 70-80 tanesi başka kurumlardan nakille alınmış kalan 370 civarındaki personeli sıfırdan işe almış. Sadece bu personelin Belediye’ye aylık maliyeti 1-1,5 milyon lira civarında. Hükümet 2009 yılında Belediyelerin yükünü hafifletebilmek için norm kadro fazlalarını diğer kamu kurumlarına aktarma imkânı getiren bir yasa çıkarmıştı ve pek çok Belediye personelinin büyük bir kısmını diğer kamu kurumlarına aktarmıştı ve Belediyeler adeta nefes almıştı.

 

 

Ancak siyasetin kötü taraflarından birisi olan şu işe adam koyma konusunda maalesef hiçbir Belediye Başkanı direnemediğinden, belediyeler boşalan kadroların yerine neredeyse iki misli adam alıp tekrar şişirildiler. İşin kötü tarafı yeni seçilen her başkan işe adam alma konusunda bir sürü vaatlerde bulunarak seçildiler. Her gelen adam alıp kadroları şişirdiler. Zihni Şahin aday olmayacağı belli olduktan sonra dahi belediyeye adam aldı. Bu çok büyük bir hata, aynı şekilde Osman Genç de İbrahim Sandıkçı’nın adaylığı belli olduktan sonra 50’nin üzerinde adam işe aldı. Erdoğan Tok bu hatayı yapmadı sadece 6 tane adam almış işe. O da Unkapanı’ndaki kültür merkezini yapmakla yanlış bir yatırıma imza attı. Çok gereksiz bir yatırımdı o yatırım. Şimdi Necattin başkan mecburen o yatırımı durdurdu. Atakum ’da da İshak Taşçı aday olmadığı açıklandıktan sonra 100’ün üzerinde adam almış işe. Bu fevkalade yanlış bir davranıştı. Sen bir sonraki dönem yoksun, neden işe adam alıp o insanları mağdur ediyorsun diye sormazlar mı adama… 

 

 

Şimdi ne olacak derseniz Mustafa Demir ‘‘adaylığım ilan edildikten sonra işe alınanlar çıkartılacak’’ dedi ki bana göre haklı. Cemil Deveci de son alınan 100 kişiyi işten çıkardı. Necattin başkan da bazı işçileri temizliğe yolladı. Yüzlerce kişi beni arayıp ‘olayı gündem yap’ dedi ama geçmişte Erdoğan Tok’un attığı işçileri bildiğimden sessiz kaldım. Canik’te de İbrahim Sandıkçı son alınan 50 işçiyi çıkaracak. Bu yanlış alımları yapan arkadaşlar acaba yapmasalardı ‘durum değişecek miydi?’ diye bir düşünüp kendilerini muhasebe etseler çok iyi olur. Yeni seçilen başkanların durumu içler acısı Canik’te durum öyle vahim ki anlatamam. İller Bankasından yapılan kesintiden kalan para maaş ödemelerine yetiyordu ama Osman Genç o parayı da bankalara teminat verip kredi kullandığı ve o nedenle de iki yıl İller Bankasından Canik Belediyesi’ne bir kuruş gelmeyeceği söyleniyor. Şayet bu doğruysa çok büyük bir fecaat...

 

 

İlkadım ’da İller Bankasının kesintisinden sonra kalan para maaşlara yetiyor ancak yapılmakta olan yatırımlar için paraya ihtiyaç var, para yok. Dün İlkadım Belediye meclisinde 16 milyon liralık kredi talebi komisyona havale edildi. Aldığım duyumlara göre Cumhur ittifakı o krediye onay vermek istemiyormuş. Bana göre onay verilmeli, bunu da Necattin başkan çözer gibime geliyor. Zira Necattin başkan uyumlu bir insandır. AK Parti ve MHP yöneticileri ile görüşüp orta yolu bulacağı kanaatindeyim. Zira bu işler ortamı gererek çözülmez, uyumlu çalışarak çözülür. Eski Gazi Belediyesi binası ile şu anda İlkadım Belediyesi’nin kullandığı binaların satışları ile ilgili meclis yetkiyi veriyor ama bu ekonomik sıkışıklıkta bakalım nasıl satacaklar o binaları. Daha önce Eski Gazi Belediyesi binası satılmıştı ama alan vatandaş teminatını yakıp almaktan vazgeçti. Çünkü kredi faizleri çok yükseldi, adam işin içinden çıkamadı. Zaman uzlaşı ve uyum zamanı, başkanlara tavsiyem particiliği bir yana bırakıp şehrimize ve ilçelerine hizmet edebilmek için uyum içerisinde belediyeleri yönetip halka hizmet etsinler. Bu konuda üzerimize düşen bir şey olursa elimizden gelen her şeyi yapmaya hazırız. Neticede bu şehir hepimizin yaşadığı, ekmek yediği ve çoluk çocuğunun geleceğine yatırım yaptığı bir şehir. Elimizden gelen ne varsa yapalım ama geçmişi de sorgulamak hakkımız olduğunu da unutmayalım. Neticede yapılan hataların bedelini de bu şehirde yaşayanlar ödüyoruz. Gündemi takip ederek gelişmeleri paylaşmak üzere yazıma şimdilik son veriyorum, kalın sağlıcakla.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
17 Yorum
Adnan Bahadır Arşivi
SON YAZILAR